Erişilebilirlik

Türkiye'de Yüce Divan Gerginliği


TBMM Soruşturma Komisyonu'nun yolsuzluk ve rüşvetle suçlanan 4 eski bakan hakkında ilk kararı alacağı toplantı öncesi gazetelerde Yüce Divan'ı "darbeci "olarak adlandıran ilan tartışma yarattı

Türkiye'de 4 eski bakan hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları nedeniyle TBMM Soruşturma Komisyonu, bugünkü son toplantısında 4 eski bakan hakkında Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'nde yargılanıp yargılanmayacakları konusunda ilk kararı alacak. Üyelerinden 11'i AKP'li, 4'ü CHP'li ve 1'i MHP'li olan TBMM Soruşturma Komisyonu'nun kararı arifesinde gazetelerde Anayasa Mahkemesi'ni "darbeci" olarak suçlayan ilan ise tartışma yarattı.

Bugüne nasıl gelindi?

Türkiye, geçen yıl 17 Aralık’ta İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda yürütülen soruşturmada, İran kökenli Rıza Sarraf’ın da bulunduğu iş adamları ile AKP Hükümeti’nin ilişkilerinde yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ortaya çıkmasıyla sarsılmıştı. O dönem Youtube ve Twitter aracılığıyla paylaşılan telefon dinleme kayıtlarıyla desteklenen yolsuzluk ve rüşvet iddiaları üzerine aylarca bu sosyal medya sitelerine de erişim yasağı getirilmişti.

O dönem, bugün Cumhurbaşkanlığı makamındaki olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, oğlu Bilal Erdoğan ile konuşmalarındaki maddi unsurlar yanı sıra medya kuruluşları yöneticilerine talimatlar vermesi, Danıştay’a başkan seçimine müdahalesi, imar değişikliği talepleri gibi pek çok iddia gündeme gelmişti.

O iddialarda o dönemki Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, AB Bakanı Egemen Bağış, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile İçişleri Bakanı Muammer Güler itham edilen isimlerdi. Bu iddialar üzerine 26 Aralık’taki kabine değişikliğinde bakanlık görevlerine sona eren bu 4 eski bakan hakkında Türkiye’deki mevzuat üzere sivil yargıda soruşturulamadığı için aylar sonra TBMM’de Soruşturma Komisyonu kurulmuştu. Şimdi TBMM Soruşturma Komisyonu, bugün son toplantısı ve 9 Ocak'ta TBMM Başkanlığı'na teslim edilecek Rapor ile görevinde sona geldi.

Kararda, AKP imzası olacak

TBMM Genel Kurulu, 5 Mayıs 2014'te Soruşturma Komisyonu kararlaştırılmıştı ve AKP o gün "4 eski bakan soruşturulmalı" yönünde oy kullanmıştı. Ancak Erdoğan, 17 Aralık Operasyonu ve sonrasındaki tüm yolsuzluk-rüşvet iddialarını "paralel yapı" dediği Fethullah Gülen Cemaati'nin gerçekleştirdiği "sivil darbe girişimi" olarak ilan etti. Erdoğan'ın bu yaklaşımı nedeniyle de AKP'deki eğilim, değişim gösterdi.

Bugün TBMM Soruşturma Komisyonu'nda 4 eski bakan hakkındaki kararı, Komisyon çoğunluğunu oluşturan AKP'li milletvekilleri Hakkı Köylü, Mustafa Akış, Yusuf Başer, Kemal Şerbetçioğlu, Bilal Uçar, İlknur İnceöz, Ayşe Türkmenoğlu, İsmet Su ve Yılmaz Tunç belirleyecek.

Gözler TBMM Genel Kurulu'na çevrilecek

Bugün TBMM Soruşturma Komisyonu'nun vereceği karar, nihai olmayacak. Yolsuzluk, rüşvet, görevini kötüye kullanmak gibi suçlamalarla karşı karşıya olan 4 eski bakan hakkında son sözü, TBMM Genel Kurulu söyleyecek.

TBMM Soruşturma Komisyonu, bugünkü ilk karar ardından Rapor'unu ve CHP ile MHP de muhalefet şerhlerini en geç 9 Ocak'ta TBMM Başkanlığı'na teslim edecek. Bunun ardından ikinci aşamada, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, tüm milletvekillerine Komisyon Raporu ile muhalefet şerhi metinlerini en geç 10 içerisinde iletecek. Üçüncü aşamada, Çiçek, 19 Ocak'tan itibaren 10 gün içerisinde TBMM Genel Kurulu'nu 4 eski bakan hakkında karar vermek üzere toplantıya davet edecek.

Son aşamada, 311 sandalyeli TBMM Genel Kurulu'nda ilk önce 4 eski bakanlar Egemen Bağış, Erdoğan Bayraktar, Zafer Çağlayan ve Muammer Güler kürsüden kendilerini savunacak. Savunma ardından TBMM Genel Kurulu'nda her bakan hakkında tek tek Yüce Divan'a gönderilip gönderilmemesi için gizli oylama ile karar verilecek.

4 eski bakan hakkında Yüce Divan'da yargılanma kararı verilebilmesi için TBMM salt çoğunluğu olan 276 oy gerekiyor. Ancak CHP, MHP, HDP ve bağımsız milletvekilleri ile birlikte muhalefet oyu 223'de kalıyor. Bu nedenle en az 53 AKP'li milletvekilinin Yüce Divan için "evet" demesi gerekiyor.

SDP ilanı tartışma yarattı

Bu arada bugün Türkiye'deki gazetelerde, tam sayfa Sivil Dayanışma Platformu imzasıyla bir ilan yayımlandı. İlanda, Atatürk Orman Çiftliği arazisine Danıştay'ın aleyhte kararlarına rağmen inşaa edilen 1150 odalı Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile ellerinde AKP bayrakları olan vatandaşlar görüntüsü yer aldı. İlanda, 4 eski Bakan hakkında Yüce Divan'a gönderme kararı verilmesi ihtimali için "darbe girişimini Anayasa Mahkemesi'nde sonuçlandırma çabası" denildi. "Anayasa Mahkemesi kapanma yeri değildir" denilen ilanda, Türkiye'deki yargı sistemindeki bu yüksek mahkeme kurumu "vesayet rejimi kalıntısı" olarak suçlandı.

CHP ve MHP sert çıktı

SDP'nin ilanı, Türkiye'de CHP ve MHP'de sert tepkiye neden oldu.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, düzenlediği basın toplantısında, "Bu ne rezalettir. Böyle bir ilan nasıl verilebilir? Böyle bir ilan nasıl yayınlanabilir? TBMM’yi tehdit ediyor. Anayasa Mahkemesi’ni darbeyi sonuçlandırıcı odak olarak gösteriyor. Böyle bir ilan, her şeyden önce demokrasimize ve hukuk devletimize yönelik bir darbedir" dedi.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e Meclis iradesine müdahale edilmesi nedeniyle suç duyurusunda bulunması için yazılı dilekçe de sunan Vural, "Görüyoruz ki, yeni dönemde ilanlarla mahkemeler tehdit ediliyor. İlanlarla TBMM tehdit ediliyor. İlanlarla milletvekilleri aşağılanıyor. Asıl darbeci zihniyet bugün bu ilanı verenlerdir" diye konuştu.

Vural, ayrıca darbeci diye suçlanan Anayasa Mahkemesi'nin 17'sinden 13'ünün 12 yıllık AKP iktidarı Döneminde atandığına dikkat çekti. Vural, "10'u sayın Abdullah Gül tarafından atanmıştır. Kendi üyelerini atadığı mahkeme Üyelerine dahi güvenmeyen bir zihniyetinize karşı karşıyayız" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ise, SDP'nin kim olduğunu ve kaynağını Meclis Başkanlığı'na sorduğunu kaydetti. Tanrıkulu, "Bu paranın kaynağı ne? Kendi kayıtlarında gözüküyor mu? Bu paralar tapelerde geçtiği gibi Başbakanlık'tan mı kaynaklanıyor? Yüce Divan bir yargı makamıdır, aynı zamanda bir aklanma makamıdır. Halen de Anayasa'ya göre bir yargı yeridir. Burdan kaçmak demek aklanmaktan kaçmaktır. Yargı süreci başlamayacağı için kimse masumiyet karinesinden faydalanamaz. Adalet ve Kalkınma Partisi'ndeki AK kelimesi, bu kara leke ile örtülecektir. Bu kara leke AK'ın önüne geçecektir" dedi.





  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Biden’dan Netanyahu’ya Refah uyarısı – 6 Mayıs 2024
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG