18 Ekim 2017’de gözaltına alındıktan sonra 16 aydır cezaevinde bulunan işadamı Osman Kavala’yla ilgili iddianame hazırlandı.
657 sayfalık iddianamede Kavala ile birlikte gazeteci Can Dündar, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Yöneticisi Mücella Yapıcı, Türkiye’de faaliyetlerine son veren Açık Toplum Vakfı’nın eski yöneticileri Hakan Altınay ve Gökçe Yılmaz, Mimarlar Odası avukatı Can Atalay, İstanbul Şehir Plancıları Odası Eski Başkanı Tayfun Kahraman, Bilgi Üniversitesi kurucularından Yiğit Ali Ekmekçi, İnanç Ekmekçi, Mi Minör oyunu yazan Meltem Arıkan ile oyunda rol alan Pınar Öğün Alabora ve Memet Ali Alabora, Anadolu Kültür AŞ Danışmanı Çiğdem Mater, Bernard van Leer Vakfı Türkiye Temsilcisi Yiğit Aksakoğlu, ile birlikte Mine Özerden ve Hanzade Hikmet Germiyanoğlu da şüpheli olarak yer aldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada şüpheliler hakkında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, mala zarar verme, nitelikli mala zarar verme, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi, ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme, 6136 sayılı yasaya muhalefet, nitelikli yağma, nitelikli yaralama, 2863 sayılı yasaya muhalefet" suçlarından iddianame düzenlendiğini belirtti.
Gezi Parkı olaylarının finansmanı ve koordinasyonuyla suçlanan 16 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor
Açıklamada, iddianamede yer verilen 16 kişinin “Gezi Parkı kalkışması” finansmanı ve koordinasyonunda rol oynadığı kaydedildi.
İddianamede “Söz konusu olayı 2011 yılından itibaren yönlendirme ve başlatmaya çalışmaları, bu yönde hazırlık hareketlerinde bulunmaları ve yine 2013 yılında sahneye konulan bu kalkışma girişiminde olayların ve eylemlerin finansmanı ile koordinasyonun sağlanması hususundaki fiilleri iddianame konusu edinmiş olup yine şüphelilerin bu olayların tepe yönetiminde yer almaları sebebiyle bu kapsamda ülke genelinde meydana gelen şiddet olaylarında TCK'nın 312/2 (hükümeti devirmeye teşebbüs) kapsamında dolaylı fail olmaları sebebiyle haklarında iddianame tanzim edilmiştir” denildi.
Hükümet devirmeye teşebbüs ettiği iddia edilen 16 isim hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.
“Gezi yüz akımızdır, karalanamaz; her türlü suçlamaya yanıt vereceğiz”
İddianamede "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini devirmeye kalkışmak" suçlamasıyla hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Avukat Can Atalay, "iddianamenin Gezi iddianamesi" olduğunu söyledi.
VOA Türkçe’ye kısa bir değerlendirmede bulunan Avukat Can Atalay, “Bu iddianameyi henüz görmedim ama bana Emniyet’te yönlendirilen sorulardan biliyorum ki bu kamuoyunda adlandırıldığı şeklinde ‘Kavala iddianamesi’ değil, Gezi iddianamesidir. Üstelik iddianamede benimle birlikte anılanların bir bölümünü hiç tanımıyorum. Ama şunu söylemeliyim Gezi, bu toprakların gelecek umudu, bizim de yüzüm akımızdır. Gezi karalanamaz. Buradayız ve her türlü suçlamaya yanıt vereceğiz. Bunlar beyhude suçlamalar. Daha ayrıntılı bir değerlendirmeyi ancak iddianamenin bütününü gördükten sonra yapabilirim” dedi.
Tayfun Kahraman: “Akıl almaz bir suçlama, ciddi bir hukuksuzluk”
İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı olarak o dönem Taksim Dayanışması’nın içinde yer alan Tayfun Kahraman düzenlenen iddianamenin şokunu yaşıyor.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Kahraman, “Ne diyeceğimi bilemiyorum. Çok ciddi bir hukuksuzluk var. Şehir Plancıları Odası Başkanı olarak yer aldığım bir görevden ötürü hükümeti yıkmaya teşebbüs etmekle yargılanacağım. Bu gerçekten akıl alır bir şey değil. Akıl almaz bir suçlama” diye konuştu.
