Erişilebilirlik

Trump’tan Kenosha’da Polise Destek Mesajı


Başkan Donald Trump itirazlara rağmen son şiddet olaylarının odağındaki Wisconsin eyaletinin Kenosha kentini ziyaret etti. Beyaz bir polisin yedi kez sırtından vurduğu Jacob Blake’in ailesiyle biraraya gelmeyen Trump güvenlik güçlerine destek verdi.

Başkan Trump, 23 Ağustos’ta sırtından vurulması sonucu belden aşağısı felç kalan Blake’i ya da ailesini ziyaret etmedi.

Trump Kenosha ziyareti sırasında Wisconsin’da kamu güvenliği için federal hükümetin 42 milyon dolar kaynak ayıracağını belirtti. Bu kapsamda Kenosha’nın güvenliğinin sağlanması için 1 milyon dolar, küçük işletmelere 4 milyon dolar destek sözü verdi.

Trump’ın bu adımı ABD’de polis şiddetinin ve ayrımcılığın protesto edildiği olaylar sırasında sol kanadın polis teşkilatlarının bütçelerinin kesilmesi çağrısında bulunmasına karşı bir adım olarak değerlendirildi.

2016 yılındaki seçimlerde Wisconsin eyaletini kılpayı kazanan Trump’ın, 3 Kasım’daki seçimleri kazanmak için eyaletin desteğini muhafaza etmesi önem taşıyor.

Trump: “Tehlikeli polis karşıtı söylemi kınamak zorundayız”

Başkan Trump, bölgede olaylar sırasında yanan bir mobilya dükkanını gezdi. Ulusal Muhafız’ın bölgede geçici olarak kurduğu komuta merkezini de ziyaret eden Trump, Ulusal Muhafız’ı övdü.

Trump, “Siyasi şiddeti durdurmak için radikal ideolojiye de karşı koymak zorundayız. Bu tehlikeli polis karşıtı söylemi kınamak zorundayız” dedi.

Jacob Blake’in sırtından yedi kez beyaz bir polis tarafından vurulduğu Kenosha kentinde 23 Ağustos’tan bu yana protesto gösterileri düzenleniyor. Kentte gösteriler sırasında çıkan olaylarda 2 kişi hayatını kaybetmişti.

ABD Başkanı Donald Trump kenti ziyareti öncesinde, 2 kişinin ölümüne yol açan ve sosyal medyadaki paylaşımlarından Trump destekçisi olduğu anlaşılan 17 yaşındaki Kyle Rittenhouse’u savunan açıklamalar yapmış, Demokrat Partili rakibi Joe Biden’ı olaylarda “anarşistler” ve “isyancıların” yanında yer almakla suçlamıştı.

Trump’ın ziyaretine yerel yönetim tepki göstermişti

Olayların yatıştırılması için Ulusal Muhafızlar’ı görevlendiren Wisconsin eyaletinin Demokrat Valisi Tony Evers, Başkan Trump’ın gerilimin daha da yükselmemesi için kenti ziyaret etmemesini istemişti.

Başkan Trump’a mektup yazan Vali Evers, “Ziyaretinizin yaralarımızı sarmamıza engel olacağı konusunda endişeliyim. Ziyaretinizin kutuplaşmanın üstesinden gelme sürecimizi geciktireceğinden kaygılıyım” ifadelerini kullanmıştı.

Portland’da Trump destekçisinin vurularak öldüğü olayın zanlısı Antifa destekçisi mi?

Siyah George Floyd’un geçen Mayıs ayında beyaz bir polis memuru tarafından öldürülmesinin ardından gösterilerle gerilimin tırmandığı Oregon’ın Portland kentinde haftasonu bir Trump destekçisi vurularak öldürülmüştü.

Cumartesi günü Portland’da Başkan Trump’ın destekçisi Aaron Jay Danielson’ın vurularak ölmesiyle sonuçlanan olayda ilk kez Antifa olarak nitelenen hareketin bir üyesi suçlanıyor.

Sol kanadın protesto hareketi olan Antifa, daha önce aşırı sağcı gruplara karşı şiddet içeren taktiklere başvurmuş ancak öldürücü yöntemler kullanmamıştı. Olayla ilgili soruşturmada henüz bir isim açıklanmadı.

Portland’da yayın yapan en büyük gazetelerden biri olan Oregonian ise 48 yaşındaki Michael Forest Reinoehl’un ateş açan kişi olarak belirlendiğini yazdı. Gazetenin haberine göre, Reinoehl’un görüşmediği kızkardeşi “Polisi aradık ve görüntülerde Michael’ı teşhis ettiğimizi doğruladık” dedi.

Federal Soruşturma Bürosu (FBI) da soruşturmaya destek veriyor.

“Öldürücü şiddete başvurulan olağan dışı bir vaka”

Reinoehl’un soruşturma kapsamında resmen suçlanması halinde, ilk kez bir Antifa destekçisi cinayetle suçlanmış olacak.

California Eyalet Üniversitesi Nefret ve Aşırıcılık Merkezi’nin direktörü Brian Levin, "Beyazların üstünlüğünü savunan gruplar, şiddeti öven ve azınlıklar ya da düşmanlara karşı küçük hücrelerle faaliyet gösteren aşırı sağın aksine, aşırı sol grupların başvurduğu yöntemler genel olarak bu kadar öldürücü değil ve daha çok mala, ırkçılara ve daha düşük boyutta da olsa polis ve gazetecilere yönelik" diyor.

Maryland Üniversitesi Kriminoloji Bölümü Başkanı Gary LaFree de, söz konusu davanın üniversitenin Antifa ile bağlantılı ilk terör olayı olarak veri tabanına geçebileceğini söylüyor.

Antifa nedir?

Avrupa’da faşizmin yükseldiği yıllarda ortaya çıkan Antifa, beyazların üstünlüğünü savunan ırkçı harekete karşı şiddete başvuran bir hareket.

Antifa hareketi, destekçilerinin 2017 yılında Virginia eyaletinin Charlottesville kentinde İç Savaş sırasında köleliği savunan güney eyaletlerinin komutanlarından birinin heykelinin kaldırılmasını protesto eden aşırı sağcı gruplarla çatışması sonrası gündemde sıklıkla yer aldı.

Geçen Cumartesi gününe kadar, bu hareket adına bir cinayet işlendiği olmadı.

Patriot Prayer adlı grubun lideri (solda) Joey Gibson
Patriot Prayer adlı grubun lideri (solda) Joey Gibson

Vurulan Trump destekçisi “Patriot Prayer” şapkası takıyordu

Portland’daki olaylarda gündeme gelen Patriot Prayer (Vatansever Duacı) grubu ise uzun süredir Portland gibi kentlerde yürüyüş ve miting düzenleyen aşırı sağcı bir grup olarak tanımlanıyor.

Bu grup siyasi rakiplerine karşı sık sık şiddete başvuran bir grup olarak niteleniyor.

Portland’da yaşanan olaya ilişkin görüntülerde, vurularak ölen Danielson’ın Patriot Prayer arması taşıyan bir şapka taktığı görülüyor. Merkezi Portland’da olan bu grup kendisini ifade özgürlüğü ve hükümet müdahalesine karşı çıkan bir grup olarak tanımlıyor.

Patriot Prayer adlı grubun Donald Trump’a destek veren mitingler ve ağırlıklı olarak liberal eğilimli bölgelerde aşırı sağcı protestolar düzenlediği biliniyor.

Beyazların üstünlüğünü savunan Proud Boys (Gururlu Çocuklar) gibi grupların Patriot Prayer’ın düzenlediği mitinglere katıldığı belirtiliyor.

Portland’da yaşanan olay sırasında cep telefonuyla çekilen bir görüntüde, hem Danielson hem de kendisine saldıran kişi karanlık bir caddede görülüyor. En az üç el silah sesi duyuluyor. Daha sonra da Danielson’ın yere düştüğü ve arkadaşı Chandler Pappas’ın “Jay, Jay” diye bağırdığı duyuluyor.

Arkadaşı Pappas, Danielson’ı “İyi bir insandı. Anlamsız şekilde yok yere öldürüldü. Yalnızca onlardan farklı düşündüğü için öldürüldü. İnançlı bir Hıristiyandı. Muhafazakardı” sözleriyle anlattı.

Oregon valisinin güvenlik planına şeriflerden tepki

Yaklaşık 100 gündür gösteriler ve şiddet döngüsüyle sarsılan Oregon eyaletinin Demokrat Valisi Kate Brown, en son yaşanan olayın ardından bölge ilçelerden şerif yardımcıları ve güvenlik güçlerinin geçici olarak görevlendirilmesi planını gündeme getirmişti.

Ancak güvenlik yetkilileri kentteki şiddet döngüsünü sonlandıramayacağını savunarak planı sert bir dille eleştirdi. İki ilçede görevli şerifler ise Portland’a güvenlik güçlerini göndermeyeceklerini belirtti.

Bu açıklamadan kısa bir süre sonra, Portland kentinde bir işyerinin soyulduğu ve yerleşimin olduğu bir binanın ateşe verildiği bir olay daha yaşandı. Güvenlik güçleri olaylar sırasında 19 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.

Şerifler, Portland’ın yeni seçilen bölge savcısının şiddet içermeyen düşük seviyeli suçlardan dolayı gözaltına alınan göstericilere yönelik yüzlerce suçlamayı düşürmesi sebebiyle bölgeye daha fazla sayıda güvenlik gücü gönderilmesinin işe yaramayacağını savundu.

Clackamas County Şerifi Craig Roberts, “Her gece gözaltına alınan suçlular ertesi gün mahkeme tarafından serbest bırakılıyor ve haklarında herhangi bir suçlama da olmuyor. Bir sonraki gece yine hem güvenlik güçlerinin hem de toplumun hayatını tehlikeye atarak yeniden sokaklara çıkıyorlar. Ceza yargılama sisteminin üzerine düşeni yapması ve suç işleyenlerin hesap vermesinin sağlanması gerekiyor” dedi.

Vali Brown’un planına şeriflerin sıcak bakmaması, Trump destekçisi Aaron J. Danielson’ın vurularak öldürülmesinin ardından bölgede olayları yatıştırma çalışmalarında sorumluluğun eyalet ve kent polisinde olduğu anlamına geliyor.

39 yaşındaki Danielson, göstericilerin kenti karavanla dolaşan Trump destekçileriyle çatıştığı Cumartesi gecesi göğsünden vurulmuştu.

Portland kentindeki olaylar ve Demokrat partili yönetim, Başkan Trump’ın seçim kampanyasında sık sık kullandığı kanun ve nizam temasının odağında yer alıyor.

Başkan Trump hem belediye hem de eyalet yönetimine Ulusal Muhafızlar’ın görevlendirilmesi çağrısında bulundu. Şimdiye kadar Ulusal Muhafızlar’ı Portland’a göndermeyi reddeden Vali Kate Brown ise Patriot Prayer gibi sağcı grupların Portland’a gelerek çatışma çıkardığını belirtti.

Portland polisi olay günü karşıt grupları birbirinden uzakta tutamadığı ve durumun kontroldan çıkmasını engelleyemediği gerekçesiyle eleştirilerin odağında.

Polis Şefi Chuck Lovell, güvenlik güçlerinin arkasında durarak göstericiler ve Trump destekçileri arasındaki çatışmaların kentte pek çok bölgeye yayıldığını, ateş açılan olayın saniyeler içinde olduğunu savundu.

STÜDYO VOA

ABD Ordusu, Gazze açıklarında geçici iskeleyi kurdu - 16 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG