New York Times, bu yaz dünyanın birçok yerinde hava sıcaklıkların rekor düzeyde seyretmesinin iklim değişikliği çağının artık kapıya dayandığını gösterdiğini yazıyor. Gazete, tüm dünyanın artık çok daha sıcak bir gezegende yaşama hazırlıksız yakalandığı yorumunda bulunuyor. Habere göre California eyaletinde halen 18 bölgede devam eden ve eyalet tarihinin en büyüğü haline gelen dev orman yangınlarının kontrol altına alınamaması, bunun bir örneği. Öte yandan İsveç’ten El Salvador’a birçok ülkede buğday ve mısır gibi tarım ürünlerinin rekoltesinde çok ciddi düşüşler yaşanması bekleniyor. Dört kıtayı birden vuran sıcak hava dalgalarının elektrik ağlarını çökertmesi, Avrupa’daki nükleer enerji reaktörlerini soğutmada kullanılan nehir sularının aşırı derecede ısınması nedeniyle reaktörlerin kapatılması da bu yaz yaşanan olumsuzluklardan bazıları. Gazete, sıcaklıkların yükselmeye devam ettiğini ve aşırı ısınmayı kontrol altına alma çabalarının şimdilik sonuçsuz kaldığını bildiriyor. Uzmanlarsa şimdiye kadar iklim değişikliği olgusu üzerinde araştırmalar yapılırken bu yıl bu olgunun birebir tecrübe edildiği görüşünde. Öte yandan endüstriyel karbondioksit salımının üç yıl boyunca sabit düzeyde seyretmesinin ardından 2017’de rekor düzeyde yükseldiği bildiriliyor.
Washington Post ise Başkan Yardımcısı Mike Pence’in dün açıkladığı Uzay Gücü planının ayrıntılarına yer veriyor. Gazete, Amerikan Ordusu’nun altıncı kolu olarak 2020 yılına kadar oluşturulması planlanan Uzay Gücü’nün İkinci Dünya Savaşı’nın bitmesinden sonra 1947’de kurulan Amerikan Hava Kuvvetleri’nden sonra orduya katılacak ilk yeni güç olduğunu yazıyor. Pence, dün yaptığı açıklamada, Amerika’nın çağlar boyu olduğu gibi şimdi de yeni bir cephe olan uzaydaki tehditleri bertaraf etmek ve uzayda Amerikan egemenliğini yeniden kurmak için harekete geçtiğini söyledi. Öte yandan habere göre orduda yeni bir güç kurmak için Kongre onayının yanı sıra çok geniş mali kaynak gerekiyor. Savunma Bakanlığı ise Uzay Gücü kurulması fikrine sıcak bakmıyor. Bunun bir nedeni, Uzay Gücü’nün Hava Kuvvetleri’nin bazı sorumluluklarını elinden alacak olması. Savunma Bakanı Jim Mattis geçen yıl yaptığı bir açıklamada, savaş güçlerinin birleştirilmeye ve masrafların genel olarak azaltılmaya çalışıldığı bir dönemde orduda yeni bir güç kurma fikrine karşı olduğunu kaydetmişti. Kimi Kongre üyeleriyse bunun tam tersini savunuyor ve uzayın artık başkalarının erişim sağlayamadığı bir sığınak olmaktan çıktığı, daha çok kaynak ayrılması gereken bir çekişme sahası haline geldiği uyarısında bulunuyor.
Wall Street Journal ise Amerika’nın Mart ayında İngiltere’de eski bir Rus ajanı ve kızına kimyasal silahla saldırdığı gerekçesiyle Rusya’ya karşı uygulamaya koyduğu yeni yaptırımların Rus para birimi ruble ve borsaya darbe indirdiğini bildiriyor. Gazete, dün rublenin dolar karşısında yüzde 5 değer kaybına uğradığını, özellikle teknoloji firmalarının hisselerinin yüzde 9 oranında değer kaybettiğini yazıyor. Habere göre bazı Rus yetkililer, yeni yaptırımları, Rusya’nın Amerika tarafından “linç edilmesi” olarak tanımladı. Amerika ise Rusya’nın kimyasal ve biyolojik silah kullanımını durdurduğunu, bu silahları gelecekte kullanmayacağına dair Amerika’ya güvence verdiğini ve uluslararası denetçilere erişim sağlayacağını kanıtlamadığı takdirde üç ay içinde yeni dalga yaptırımların devreye gireceğini bildiriyor. Rusya’nın bu kriterleri yerine getirememesi durumunda Başkan Trump’ın yeni yaptırımların ne kadar ağır olacağını belirleme yetkisi bulunuyor. Buna göre Trump, altı ek yaptırım alanından en az üçünü devreye sokabilir. Bunlar arasında yabancı kalkınma bankalarının ve Amerikan mali kurumlarının Rusya’ya borç vermesini engellemek, Rusya’ya teknoloji ihracatını yasaklamak, Rusya’yla diplomatik ilişkileri kısıtlamak ya da askıya almak ve Rus uçaklarının Amerika’ya giriş-çıkışlarını durdurmak yer alıyor.