Erişilebilirlik

28 Kasım 2005: Irak'taki Son Durum ve Avrupa'dan Gelişmeler


New York Times, Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in Amerikan ordusunu geleneksel muharebe görevinin yanı sıra istikrar gücü olarak da eğitmeye yönelik çalışmalar başlatmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyor. Amerikan birliklerinin Irak’ta Saddam Hüseyin rejimini devirmekte zorlanmadığını belirten gazete, buna karşılık güvenlik ve istikrarın bir türlü sağlanamadığına dikkati çekiyor.

"Elbette Rumsfeld’in bu çabasının ne kadar ciddi olduğunu zaman gösterecek. Ancak her halükarda Amerikan ordusunun bu amaca uygun biri hale getirilmesi yıllar alacaktır. İstikrar operasyonları her derde deva değildir. Ancak bu operasyonlar doğru biçimde yapılırsa, içinden bir türlü çıkılamayan bataklıklara düşmek yerine görevin başarıyla sonuçlandığını görebiliriz."

Fransa ve Hollanda’da Avrupa Anayasasının reddedilmesi, Fransa’da patlak veren şiddet olayları ve Londra’da düzenlenen bombalı saldırıları hatırlatan Christian Science Monitor, 2005’in Avrupa birliği için zor bir yıl olduğu görüşüne yer veriyor. Gazete, Avrupa’nın ekonomik, toplumsal, kültürel ve siyasi entegrasyon sürecinde yaşanan tıkanıklığı sorunların temel nedeni olarak gösteriyor ve çözüm için entegrasyon sürecinin hızlandırılmasını öneriyor.

"Bütünleşmeyi sağlayacak iki temel unsur var. Birincisi, dünyanın küçülmesi olarak da yorumlanabilecek olan küreselleşmeye ayak uydurmaktır. Daha sağlıklı bir Avro ve küresel rekabet gücü için tek yol malların, hizmetlerin ve emeğin Avrupa’ya kolayca girmesine izin vermektir. İkincisi ise, gerçekleri kabul etmektir. Avrupa artık ne milyonlarca Müslüman’ı ne de on yeni üye ülkeyi yok sayabilir, ne de Avrodan vazgeçebilir. Avrupa, artık yolun yarısına gelmiş durumda ve ileri gitmekten başka çaresi yok."

USA Today, Çin hükümetinin, zehirli kimyasal atıkların nehir suyuna karışması olayındaki rolünü sert bir dille eleştiriyor.Hükümetin kazayla ilgi bilgileri bir hafta gizli tuttuğunu hatırlatan gazete yetkililerin sonunda gerçekleri açıklamak zorunda kaldığına dikkat çekiyor.

"Sovyetler Birliği, Çernobil felaketi sonrasında, olayın gerçek boyutlarını özellikle kendi vatandaşlarından aylarca gizlemişti. Ancak Çin bunu başaramadı. Çünkü, 21. yüzyıl İnternet ve cep telefonu çağıdır. Haberler hızla Harbin’den bütün Çin’e ve dış dünyaya yayıldı. Çin, ekonomik özgürlüklere izin verirken siyasi denetim elinde tutarak toplumu kontrol edebileceğini savunuyor. Ancak haberleşme olanakları, Pekin’i daha sorumlu davranmaya zorladı. İşte Harbin’deki olayın asıl umut verici yanı budur."

New York Post ise, terörist olarak tanımladığı Hamas ve Hizbullah gibi örgütlerin siyasi sürece çekilerek şiddet eylemlerinden uzaklaştırılması anlayışına karşı çıkıyor. Gazete, bu örgütlerin zorla silahsızlandırılmasının tek doğru yol olduğunu öne sürüyor.

"Eğer bir terör örgütünü silahsızlandırmanın yolu, onu bir siyasi partiye dönüştürmekten geçiyorsa, Hizbullah’ın hala saldırılarını sürdürmesi nasıl açıklanabilir. Terör örgütleri uysallaştırılamaz. Bu örgütleri siyasi sürece dahil etmek, sadece şiddet yanlılarına cesaret vermeye ve hükümetlerin uzun vadeli istikrarını riske sokmaya yarar."

XS
SM
MD
LG