Erişilebilirlik

Bosna'da Seçimler Birlik Sağlamayabilir


Bosna Hersek, 1 Ekim’de dört yıldır ilk kez yapılacak parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanıyor. Uzmanlar, seçimlerin, eski Yugoslavya’nın parçası olan Bosna Hersek’te ulusal bütünlüğü sağlayıp etnik çekişmeleri sona erdiremeyeceği görüşünde.

Bosna Hersek’te birbirine rakip üç etnik gruba bağlı partilerin yürüttüğü kampanyalar seçim öncesi hız kazanırken milliyetçi duygularda da artış gözleniyor. Tufts Üniversitesi’nden profesör Bruce Hitchner, seçim kampanyalarının oldukça çirkin bir çehreye sahip olduğunu, ancak bunun şaşırtıcı olmadığını söylüyor.

Bosna Hersek’teki en büyük etnik grup olan Bosnalı Müslümanlar, 1995 yılında iç savaşa son veren Dayton Anlaşması gereği oluşturulan Bosnalı Sırp grubun varlığının sona erdirilmesini istiyor. Bazı Bosnalı Sırp siyasetçilerse, Sırbistan’a katılma yönünde referandum düzenleme tehdidinde bulunuyor. Uzmanlar, böyle bir referandumun Dayton Anlaşması’na aykırı olacağını hatırlatıyor.

Profesör Hitchner, Bosnalı siyasetçilerin Dayton Anlaşması’nda değişiklik öngörürken dikkatli davranmaları gerektiğini vurguluyor:

"Dayton Anlaşması’nı bir kenara itmek, 10 yılda katedilen yolu hiçe saymak anlamına gelir. Bölgede başarıya ulaşacak bir süreç başlatmak için tarafların bazı ödünler vermeleri gerekiyor."

Bosna’da istikrar, NATO ve Avrupa Birliği’ne bağlı barış gücü tarafından sağlanıyor. Bu yılın başında Avrupa Birliği’ne üye olmak için başlatılan ön müzakereler ve rakip siyasetçilerin, anayasal reform ve güçlendirilmiş merkezi hükümetle ilgili planları, Bosna’da ilerleme sağlandığına işaret ediyordu. Ancak reform paketi, parlamentonun onayını alamadı. Etnik grupları bir araya getiren yeni bir siyasi partinin kurucusu olan Bosnalı Sırp siyasetçi Ranko Bakic, Bosna’nın karşı karşıya olduğu en büyük sorunun korku olduğunu söylüyor. Washington’daki Wilson Merkezi’nde konuşan Ranko Bakiç, ülkedeki siyasetçilerin sınıfta kaldığını öne sürüyor:

"Kendi kendimizi ayakta tutabilecek bir ekonomiye sahip değiliz. Ülkedeki suç ve yolsuzluk oranı son derece yüksek. Bölgedeki en yoksul ülkelerden biri haline geldik."

Tufts Üniversitesi profesörlerinden Bruce Hitchner, en büyük tehlikenin, Müslüman-Hırvat federasyonunda ve Sırplar arasında milliyetçi duyguların seçimler nedeniyle körüklenmesi olduğunu söylüyor. Hitchner’a göre bu durum, tarafların bazı ödünler vermesini iyice zorlaştırabilir:

"Şiddet olaylarının yeniden hortlaması, beni çok korkutmuyor. Beni korkutan, şu an devam eden siyasi faaliyetleri bile durdurabilecek bir çıkmaza girmek."

Balkanlarda istikrarın sağlanması için çaba gösteren diplomatlar, Bosna’da seçim öncesi durumdan kaygı duyuyor; ancak bu durum, onları henüz korkutmuyor. Komşu Karadağ’ın Sırbistan’la bağını koparması ve bağımsız bir ülke konumuna gelmesiyle kısa süre önce bölgede oldukça büyük bir değişim yaşandı. Kosova’nın nihai statüsü ise bu yılın sonlarına doğru açıklık kazanacak. Kosova’da nüfusun yüzde 90’ını oluşturan Arnavutlar bağımsızlık istiyor ancak Sırp azınlık ve Belgrat Hükümeti, buna şiddetle karşı çıkıyor.
XS
SM
MD
LG