Erişilebilirlik

Nobel Ödülü Sahibi İlk Türk


Nobel Edebiyat Ödülü Orhan Pamuk'a verildi.

İsveç Kraliyet Akademisi'nin ödülle ilgili açıklamasında, "Pamuk yaşadığı ve doğduğu kentin melankolik ruhunu ararken, kültürlerin çatışması ve karışmasında yeni semboller buldu" deniliyor.

1952 doğumlu Pamuk, aynı zamanda 1 milyon 360 bin dolar tutarında para ödülünün de sahibi oldu.

Orhan Pamuk, bir İsviçre gazetesine verdiği ve Türkiye'de Ermenilerin öldürüldüğü yolundaki demecinden dolayı geçen yıl İstanbul'da mahkemeye çıkarılmış, ancak ilk duruşmada suçsuz bulunmuş ve dava düşürülmüştü.

Orhan Pamuk yaşadıklarına rağmen, kendisini siyasi gündemi olmayan bir roman yazarı olarak görüyor. Pamuk, Müslüman dünyasında İngiliz yazar Salman Rüşdi hakkında çıkarılan ölüm fetvasını kınayan ilk yazardı.

Orhan Pamuk'un Türkçe dışında İngilizce, Almanca, Fransızca ve İsveççe'ye çevrilen 10 kitabı bulunuyor. Cevdet Bey ve Oğulları'yla roman yazmaya başlayan Pamuk daha sonra Sessiz Ev, Beyaz Kale, Kara Kitap, Yeni Hayat, Benim Adım Kırmızı, Kar ve İstanbul: Hatıralar ve Şehir Kitabı adlı kitaplara imza attı.

'Duyduğumda Uyuyordum'

Orhan Pamuk Nobel ödülünü kazanmasının ardından ilk demecini Nobel kuruluşunun Web Sayfası editörü Adam Smith ‘e verdi.

Nobel Edebiyat Ödülü alan ilk Türk yazar olan Orhan Pamuk, Nobel’in İnternet sayfasının editörü Adam Smith’in sorularını yanıtlarken ödülü kazandığını nasıl öğrendiğini şöyle anlattı:

Pamuk, “Uyuyordum. Telefonla uyandım. Birisi bana Nobel ödülünü kazandığımı bildirdi. New York’ta saat daha sabah 7:30'du. Şaşırdım ama çok mutluyum. Türkiye için çok iyi bir olay. Ama çok hassas bir politik ortamda gerçekleşti. Siyasi gerginlik olumsuz bir etken” şeklinde konuştu.

Kitaplarında geniş şekilde işlediği İstanbul’la ilgili bir soru üzerine, İstanbul’u esrarengiz, garip, tarihin ilk modern kentlerinden biri olarak tanımlayan Orhan Pamuk, bu özelliklerinin kente melankolik bir ruh verdiğini belirtti. Pamuk, İstanbul’un Doğu ile Batı’nin birleştiği, farklı kültürlerin buluşma yeri olduğunu vurgularken romanlarındaki kahramanların da aynı özellikleri taşıdığını söyledi.

Orhan Pamuk, Nobel’i kazanmasından sonra ilk kez romanlarına ilgi duyacaklara nasıl bir yol izlemeleri gerektiği konusunda ise önce Benim Adım Kırmızı, ardından Kara Kitap, daha sonra da Kar adlı romanlarını okumaları tavsiyesinde bulundu.

Orhan Pamuk, daha sonra da CNN televizyonuna ilk ropörtajını verdi.

Pamuk En Çok Okunan Uluslararası Yazarlardan Birisi

PEN Yazarlar Derneği Yazar Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat Ödülü’nü almasıyla ilgili bir açıklama yaptı. Derneğin Uluslararası Yazma Özgürlüğü Komitesi Başkanı Larry Siems, “Orhan Pamuk’un bu ödülü kazanması bizim için de büyük bir mutluluk. Pamuk, hem çok iyi bir yazar hem de çok önemli bir ifade özgürlüğü savunucusu. Bu ödül için kendisinden daha iyi bir düşünülemez,” diye konuştu.

PEN Yazarlar Derneği, geçtiğimiz Mayıs ayında düzenlediği Dünya Sesleri Edebiyat Festivali’ne Pamuk’u onur konuğu olarak çağırmış, Pamuk da hakkında Türklüğü alenen aşağılamak suçlamasıyla açılan davanın düşmesinden sonra Amerika’ya ilk kez bu festivale katılmak için gelmişti.

Siems, Orhan Pamuk’un geçtiği zorluklardan birçok Türk yazar, gazeteci, aydın ve yayınevi sahibinin de geçtiğini hatırlattı; fakat açılan davaların Türk halkının azınlığının görüşünü yansıttığını düşündüklerini belirtti.

PEN Uluslararası Yazma Özgürlüğü Komitesi Başkanı, Orhan Pamuk’un ödülünün siyasi olduğuna inanmadıklarını da vurguladı. Siems, “Pamuk, en çok okunan uluslararası yazarlardan birisi. Siyasal duruşunun yanısıra edebiyatçı kimliğiyle parlayan bir isim. Kendisi Türk kimliğinin zorunlu bir parçası olan çok kültürlüğe dünyanın ilgisini çekmiştir” dedi.

Türk halkının bu ödülden büyük bir gurur duyması gerektiğine belirten Siems, bu ödülle beraber Türkiye’de konuşulan ve yazılan herşeyi, dünyanın artık okuduğunu ve konuştuğunu söyledi.

Doğan Hızlan: 'Türk Edebiyatının Kazancı'

Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat Ödülü’nü almasına, ‘Türk Edebiyatı’nın bir kazanımı’ olarak bakılıyor. Hürriyet Gazetesi edebiyat eleştirmeni Doğan Hızlan da, dünyanın ilgisinin Türk Edebiyatı’na yöneleceğini söylüyor.

Alparslan Esmer’in sorularını yanıtlayan Hızlan, “Bir Türk olarak çok seviniyorum," diye konuştu. Doğan Hızlan'la yapılan söyleşiye yukarıdaki Windows Media bağlantısı üzerinden ulaşabilirsiniz.

Orhan Pamuk, Edebiyat dünyasının en itibarlı ve nüfuzlu kulübüne kabul edilen ilk Türk oldu. 105 üyeli bu kulüpte kimler yok ki? Günter Grass, Necip Mahfuz, Gabriel García Márquez, Saul Bellow, Heinrich Böll, Pablo Neruda, Alexandr Solzhenitsyn, Jean Paul Sartre, John Steinbeck, Boris Pasternak, Albert Camus, Ernest Hemingway, Bertrand Russell, William Faulkner, Hermann Hesse, Pearl Buck...

Nobel Edebiyet Ödülü ilk kez 1901 yılında Fransız yazar Sully Prudhomme’a verildi. Ödül jürisinden yapılan açıklamada Prudhomme’in eserlerinde şiirsel kompozisyonun dikkati çektiği belirtiliyor; idealizm ve sanatı mükemmelleştirme arzusunun zihinsel ve entellektüel zenginliklerle desteklendiği belirtiliyordu.

Pamuk’la ilgili açıklamada ise yazarın özellikle İstanbul’la ilgili yazıları üzerinde duruluyor. Pamuk'un, İstanbul'un melankolik ruhunu araştırırken, kültürlerin çatışmaları ve birbirleriyle kaynaşmalarından yeni semboller çıkardığı belirtiliyor.

Tuğrul Eryılmaz: "İstanbul Gizemli Bir Şehir"

Mehmet İlhan Milliyet Sanat Dergisinin baş editörü ve Radikal II editörü Tuğrul Eryılmaz’dan bu açıklamayı yorumlamasını istedi. Eryılmaz'la söyleşiyi yukarıdaki Windows Media bağlantısından dinleyebilirsiniz.

XS
SM
MD
LG