Christian Science Monitor gazetesi nükleer programı nedeniyle yeni yaptırımlarla karşı karşı bulunan İran’ın uzaya roket fırlatmasını Tahran’ın küresel bir askeri güç olma niyetinin yeni bir işareti olarak yorumluyor. Gazete, Tahran’ın bu girişimini eski Sovyetler Birliği’nin 1957 yılında uzaya Sputnik füzesini göndermesine benzetiyor:
“İran’ın dün uzaya bir araştırma roketi göndermesi, muhtemelen bu ülkeye daha sert yaptırımlar uygulanması yönündeki çabaları daha da yoğunlaştıracaktır. Ancak Tahran’a yönelik baskıyı artırmak için Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi arasında bir uzlaşma sağlanması çok önemli. Tahran’a yönelik ikinci yaptırımlar dizisinde ortak bir cephe kurulması, İran’ın izlediği politikayı değiştirmesi, ekonomik sorunlarına odaklanması ve nüfuz arayışını başka biçimlerde sürdürmesi yönünde güçlü bir mesaj verecektir.”
New York Times Kosova’ya şartlı bağımsızlık verilmesini öngören ve Birleşmiş Milletler temsilcisi Martti Ahtisaari tarafından hazırlanan plana destek veriyor. Gazete, planın bir an önce hayata geçirilmesi çağrısında bulunuyor:
“Avrupa ülkeleri, Sırpların kızgınlığının azalacağı düşüncesiyle Kosova’nın bağımsızlığını defalarca erteledi. Ancak korkarız ki, daha fazla erteleme taraflar arasında bir uzlaşma sağlamayacaktır. Amerika ve Avrupa, Ahtisaari planının hemen onaylanması için Güvenlik Konseyi’ne baskı uygulamalıdır. Uluslararası topluluk ve NATO, konuyu gündemlerinde tutmaya devam etmelidir. Yedi yıllık bir sürenin ardından Kosova konusunun eskisi kadar ilgi çekmemesi normaldir. Ancak, dışarıdan daha fazla yardım olmadan, Kosova’da barışçıl bir demokrasi kurma ihtimali çok yüksek değil.”
Boston Globe Mısır’da bir gencin İnternet güncesinde İslamcıları ve yönetimi eleştirdiği için dört yıl hapis cezasına çarptırılmasını eleştiriyor. Cumhur.aşkanı Hüsnü Mübarek’i Firavun’a benzeten gazete, verilen cezayı ifade özgürlüğüne indirilen bir darbe olarak yorumluyor:
“Bu kişinin yargılanıp mahkum edilmesi, rejim açısından bir taşla iki kuş vurmak anlamına geliyor: Hem laik muhalifleri susturmuş oluyor hem de İslam’ı savunduğuna ilişkin bir şov yapmış oluyor. Ancak ifade özgürlüğü, bir toplumdaki en büyük güçleri bile eleştirme özgürlüğünü içermelidir. Mahkum edilen genç dünyadaki bütün demokratlar tarafından savunulmayı hak ediyor. Mısır, Birleşmiş Milletler’in 2009’da düzenleyeceği İnternet forumuna ev sahipliği yapmak istiyor. İnternet’te yayınladığı görüşlerinden ötürü bir üniversite öğrencisini 4 yıl hapse atan bir hükümete, özgür iletişimle ilgili bir toplantıya ev sahipliği yapma fırsatı asla verilmemelidir”.
USA Today gazetesi, İngiltere Prensi Harry’nin Irak’taki İngiliz birliklerine katılma kararını örnek bir davranış olarak yorumluyor:
“Prens Harry’nin askere gitmesi gerekmiyordu. Kraliyet ailesinden bir çok kişi orduya katılmış olsa da, bu onların kişisel tercihleriydi. Prens Harry, askere giderek ve daha sonraki tavırlarıyla, ayrıcalıklı kraliyet ailesi mensuplarının bile, örneğine pek de rastlanmayan kahramanlıklar yapabileceklerini gösterdi.”