Son yıllarda gerilen Türkiye Fransa ilişkileri, önümüzdeki yaz aylarından itibaren yeni bir döneme giriyor. Fransa’da Temmuz 2009- Mart 2010 tarihleri arasında 9 ay boyunca 300 kültürel ve sanatsal etkinlik düzenlenecek. Amerika’nın Sesi’ne konuşan sezonun Türkiye sorumlusu Kültür Müşaviri Stanislas Pierret, sezon sonrasında iki halkın yakınlaşmasının kazanılabilecek en büyük başarı olduğunu söyledi.
Türkiye’de 2006 yılında düzenlenen ‘Fransız Baharı’ndan ilham alan ‘Fransa’da Türkiye Mevsimi’ için çalışmalar bütün hızıyla devam ediyor. Başkent Paris’in yanısıra Bordeaux, Lille, Lyon, Nantes gibi büyük kentler başta olmak üzere tüm Fransa’da pek çok etkinlik gerçeklecek. Temmuz 2009-Mart 2010 tarihleri arasında yapılacak etkinlikler belirlendi, ekipler oluşturuldu, çalışmalar hızlı bir tempoyla devam ediyor.
Türkiye’de İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın üstlendiği organizasyon çalışmalarının Fransa ayağına uzun yıllar Fransa’nın Türkiye büyükelçiliğinde Kültür Müşaviri olarak görev yapan Stanislas Pierret başkanlık ediyor. Kültür sezonu boyunca, sanatsal, akademik, kültürel, bilimsel, ticari, turistik ve gastronomi alanlarında 9 ay boyunca, Fransız halkına Türkiye’yi daha yakından tanıtacak 300’e yakın etkinlik yer alacak.
Çalışmaları kendi deyimiyle “kardeş gibi” bir uyum içinde götürdüklerini anlatan Pierret Türkiye’deki ekibin de son derece titiz bir çalışma yürüttüğünü belirtti. Sezon boyunca en çok ses getirecek etkinliğin dünyaca ünlü sergi sarayı Grand Palais’de yapılacak ‘İstanbul’un kültür hayatı ve tarihi’ konulu sergi olacağını söylüyor. Pierret’nin verdiği bilgelere göre kültür sezonları genel olarak Paris’te geçiyor ama Türkiye için farklı bir uygulama olacak. Fransa’nın pekçok kentinde çok sayıda etkinlik aynı anda yer alacak.
Örneğin Türkiye’ye yakınlığı ile bilinen Nantes Belediye Başkanı ve Sosyalist Parti Grup Başkan vekili Jean Marc Ayrault, Fransa’nın kurtuluş günü 14 Temmuz kutlamalarına Türkiye’den üç ayrı ekip davet etmiş.
Ayrıca genelde ekonomik olarak etkinlik düzenlenmediğine dikkat çeken Pierret, Türkiye açısından bu konuda da farklı bir uygulamaya gideceklerini belirtiyor. İşveren Derneği TUSIAD ile Fransa’nın TUSIAD’ı diyebileceğimiz MEDEF arasında Türkiye’de yatırım ve ikili ekonomik ilişkiler başta olmak üzere pek çok konuda paneller, toplantılar düzenlenecek.
Pierret, Paris’in en büyük fuarlarından Kitap Fuarı’nda da “Türk Edebiyatı” konulu bir stand açmak için girişimlerinin sürdüğü haberini de veriyor. Galatasaray Üniveristesi başta olmak üzere üniversitelerarası etkinlikler, gençlerin katılacağı kültürel ve sportif etkinlikler, fikir tartışmaları, paneller, konferanslar, gençlik değişik programlarıyla dopdolu bir 9 ay geçirmeyi hedeflediklerini aktarıyor.
İki halkı yakınlaştıracak küçük projelere de Grand Palais ve Louvre sergileri kadar önem verdiklerini aktaran Stanislas Pierret, “Eğer Fransızların Türkiye’yi daha iyi anlamasını sağlarsak, projeler sezon sonrasında da devam edebilirse, bizim için asıl başarı bu olacaktır” diyor. Kültürel işbirliğine politik gelişmelerden daha çok önem verdiklerini anlatan Pierret, bu tür çabaların daha uzun vadeli ve kalıcı olduğuna dikkat çekiyor.
Pierret, kültürel sezonun pekçok Fransız’ın kafasındaki önyargıları gidermeye yardımcı olabileceğini savunuyor. Üstelik sezon sonunda Fransa’dan Türkiye’ye önemli bir turizm akımının yaşanacağını iddia ediyor. Hem de krize rağmen.
Fransa’daki Türkiye sezonunun ardından İstanbul’un 2010 Avrupa Kültür Başkenti seçilmesi dolayısıyla, kültürel etkinliklere ev sahipliği yapma sırası Türkiye’ye gelecek.
