Erişilebilirlik

14 Ocak 2004 - 2004-01-14


Irak’ın geleceği ve iktidarın devriyle ilgili tartışmalara New York Times yazarı William Safire da, “Kürt Sorunu” başlıklı yazısıyla katılıyor. Amerika’nın görevinin, Kürtleri Irak’ın bölünmesine yol açabilecek bir özerklik talebinden vazgeçmeye ikna etmek olduğunu belirten Safire, en önemli sorunun Kerkük’ün statüsü olduğunu savunuyor:

"Temel sorun, Iraklı Kürtlerin başkent olarak kabul ettikleri Kerkük. Petrol zengini bir Kürdistan’ın Türkiye Kürtlerini cezbetmesinden kaygılanan Türkiye kadar, Arap yerleşimciler ve bölgedeki Türkmenler de buna karşı çıkıyor. Kerkük, Irak petrollerinin yüzde 40’ını oluşturan bir petrol denizinin üstünde duruyor. Bulunacak çözümün Kürtlerin dönüşüyle birlikte yerlerinden olan Araplara ödenecek tazminatı, Kerkük’ün Kürt bölgesinde mi yoksa Irak’ın başka bir idari bölümünde mi yer alacağına ilişkin bir referandumu, Kerkük’teki Türkmen, Hristiyan ve diğer azınlıkların korunmasına ilişkin yasal önlemleri ve peşmergelerin Irak ulusal ordu komutası içindeki yeri konularını içermesi gerekiyor."

Christian Science Monitor ise Amerikan ordusunda reforma gidilmesi gerektiğini savunuyor. Afganistan ve Irak operasyonlarının sürdüğünü hatırlatan gazete, gerekirse asker sayısında artışa gidilmesini öneriyor:

"Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, modern savaşın gereklerine daha uygun bir şekilde ordunun yapısının değişmesinden bahsediyor. Bakan, şu anda yedekler ve ulusal muhafızlar tarafından yerine getirilen inzibat ve mühendislik gibi muharip nitelikte olmayan görevlerin silah altındaki askerler tarafından üstlenilmesini istiyor. Bazı askeri uzmanlar da orduya birkaç tümen daha eklenmesi gerektiğini söylüyor. Eğer gereken buysa, Savunma Bakanlığı bu yönde harekete geçmekten çekinmemelidir. Savaş, az sayıda personelle yapılamayacak kadar ciddi bir iştir."

New York Post gazetesi ise Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in İran gezisi nedeniyle Tahran yönetiminin Mısır büyükelçiliğinin bulunduğu caddenin ismini değiştirmesini takiye olarak yorumluyor. Gazete, Mısır’ın eski devlet başkanı Enver Sedat’a suikast düzenleyen Halid Ahmet İslambuli’nin adını taşıyan caddeye İntifada adı verilmesinin, İran’ın politikalarında ciddi bir değişikliğin işareti olarak algılanmaması gerektiğini savunuyor:

"Humeyni, 1998 yılında Irak’la sekiz yıldır süren savaşı bitiren ateşkesi kabul ettiği zaman da aynı taktiği kullanmıştı. Mollalar, aynı yöntemi 1998’de Selman Rüştü olayında kullandı. Takiye yöntemini geçen yıl da nükleer silah programı konusunda yaşadık. Ama Mısır, bir bölge ülkesi olarak bu yöntemleri iyi biliyor. Mısır, sağlam ve ilkeli bir politikayla Tahran’da, Humeyni rejiminin 20 yıldır sürdürdüğü bu yıkıcı diplomasiye gerçekten son vermek isteyenlere yardımcı olabilir."

Boston Globe ise, Kasım’daki Amerikan başkanlık seçimlerinde seçmenlerin tercihinde en önemli etkenin ulusal güvenlik konusu olacağı yorumunda bulunuyor. Gazete, Demokratların tartışma eksenini ekonomik konulara çekme çabasını boş bir girişim olarak değerlendiriyor:

"Demokratlar ekonomik meselelerle kazanabileceklerini düşünüyor olabilirler. Ancak ortada bir gerçek var ki, Demokratlar seçmenlerin büyük bir kısmını gereken her cephede terörle savaşmaya kararlı olduklarına, en az Bush’un programı kadar saldırgan, hırslı ve kararlı bir planları bulunduğuna ve bu mücadelede tereddüt etmeyeceklerine ve yenilmeyeceklerine ikna edemezlerse, çoğunluğun tercihi olmayı başaramayacaklardır."

XS
SM
MD
LG