BRÜKSEL —
Son bir haftada yaşanan gelişmelerle durumun tamamen farklı bir boyut aldığı Ukrayna'da Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç devre dışı bırakılsa da ülkenin önünde aşılması gereken çok ciddi sorunlar var. Uluslararası yardım olmaması halinde iflas etme olasılığı çok yüksek görülen Ukrayna için Avrupa Birliği de mali açıdan devreye grime hazırlığı içinde.
Avrupa Birliği, 2014-2015 için finansal destek ihtiyacı 35 milyar doların üzerinde hesaplanan Ukrayna için kısa ve uzun vadeli olmak üzere iki plan üzerine odaklanmış durumda.
Şu aşamada bu miktarın karşılanması pek mümkün görülmemekle birlikte Avrupa Birliği’nin ilk aşamada ikili anlaşmalarla “küçük” denebilecek boyutta da olsa kaynak aktarması, 25 Mayıs’ta Ukrayna’da yapılacak seçimlerin ardından ise Uluslararası Para Fonu’nun da dahil olacağı bir yaklaşımla daha kapsamlı bir paketin devreye sokulmasını sağlaması bekleniyor.
Bu çerçevede kaynak sağlayabileceğine inanılan ülkelerle temaslar yoğunlaştırılmış durumda. Avrupa Birliği’nin bu bağlamda temas kurduğu ülkeler arasında ABD, Çin, Japonya, Kanada ve Türkiye de yer alıyor.
Avrupa Birliği Komisyonu sözcülerinden Olivier Bailly bir opsiyonu öne çıkarmak için çok erken olduğunu ve Ukrayna’ya ekonomik katkı sağlayabilecek hiçbir opsiyonun dışlanmadığını söyledi.
Avrupa Birliği, geçen yıl kasım ayında düzenlenen Doğu Ortaklığı Zirvesi sırasında Ukrayna ile Ortaklık Anlaşması ile Derin ve Kapsamlı Serbest Ticaret Anlaşması imzalamaya hazırlanırken yedi yıla yayılan ve hem kredi hem de hibeden oluşacak 19 milyar euro tutarında bir öneri sunmasına rağmen Kiev’i ikna edememişti.
Ukrayna’nın, öneriyi reddetme gerekçesi olarak toplam miktarın uzun vadeye yayılmış olması ve Uluslararası Para Fonu kredisi için sıkı şartların yerine getirilmesinin gerekmesi gösterilmişti.
Seçimler sonrasında Ukrayna’nın Uluslararası Para Fonu’yla yarıda kestiği müzakerelere yeniden başlaması beklenirken Rusya’nın bu ülkeye yönelik 15 milyar dolarlık taahhüdünün kalan ödemelerine ilişkin kısa ve orta vadede nasıl bir tavır takınacağı devreye sokulacak opsiyonlar açısından belirleyici olacak.
Avrupa Birliği, 2014-2015 için finansal destek ihtiyacı 35 milyar doların üzerinde hesaplanan Ukrayna için kısa ve uzun vadeli olmak üzere iki plan üzerine odaklanmış durumda.
Şu aşamada bu miktarın karşılanması pek mümkün görülmemekle birlikte Avrupa Birliği’nin ilk aşamada ikili anlaşmalarla “küçük” denebilecek boyutta da olsa kaynak aktarması, 25 Mayıs’ta Ukrayna’da yapılacak seçimlerin ardından ise Uluslararası Para Fonu’nun da dahil olacağı bir yaklaşımla daha kapsamlı bir paketin devreye sokulmasını sağlaması bekleniyor.
Bu çerçevede kaynak sağlayabileceğine inanılan ülkelerle temaslar yoğunlaştırılmış durumda. Avrupa Birliği’nin bu bağlamda temas kurduğu ülkeler arasında ABD, Çin, Japonya, Kanada ve Türkiye de yer alıyor.
Avrupa Birliği Komisyonu sözcülerinden Olivier Bailly bir opsiyonu öne çıkarmak için çok erken olduğunu ve Ukrayna’ya ekonomik katkı sağlayabilecek hiçbir opsiyonun dışlanmadığını söyledi.
Avrupa Birliği, geçen yıl kasım ayında düzenlenen Doğu Ortaklığı Zirvesi sırasında Ukrayna ile Ortaklık Anlaşması ile Derin ve Kapsamlı Serbest Ticaret Anlaşması imzalamaya hazırlanırken yedi yıla yayılan ve hem kredi hem de hibeden oluşacak 19 milyar euro tutarında bir öneri sunmasına rağmen Kiev’i ikna edememişti.
Ukrayna’nın, öneriyi reddetme gerekçesi olarak toplam miktarın uzun vadeye yayılmış olması ve Uluslararası Para Fonu kredisi için sıkı şartların yerine getirilmesinin gerekmesi gösterilmişti.
Seçimler sonrasında Ukrayna’nın Uluslararası Para Fonu’yla yarıda kestiği müzakerelere yeniden başlaması beklenirken Rusya’nın bu ülkeye yönelik 15 milyar dolarlık taahhüdünün kalan ödemelerine ilişkin kısa ve orta vadede nasıl bir tavır takınacağı devreye sokulacak opsiyonlar açısından belirleyici olacak.
