Erişilebilirlik

Alman Hükümetinde Çin Krizi


BERLİN - Çin'in deniz taşımacılığı devi COSCO'nun Avrupa’nın en önemli ticaret limanlarından Hamburg limanına büyük oranda ortak olmayı planladığının ve Başbakan Olaf Scholz’un buna onay verdiğinin ortaya çıkması, Alman hükümetinde yeni bir krize neden oldu.

Yeşiller ve liberal FDP partisinin yanısıra, konuyla ilgili en az yedi bakanlık, istihbarat örgütü Federal İstihbarat Dairesi ve Avrupa Birliği Komisyonu, Çin’in Almanya'daki çok kritik altyapının bir bölümüne daha erişim izni verilmesine karşı çıkıyor.

Ancak Başbakan Scholz’un COSCO’yla anlaşılmasına izin vermeye kararlı olduğu ve bunu 4 Kasım’da başlayacak Çin ziyareti kapsamında açıklayacağı öğrenildi.

Limanın lojistiğini yöneten HHLA şirketi, yüzde 35 azınlık hissesinin COSCO Nakliye Limanları Limited Şirketi'ne satılmasının planlandığını açıkladıktan sonra, Yeşiller Partisi’nden Ekonomi Bakanı Robert Habeck, anlaşmaya izin vermeme eğiliminde olduğunu söylemişti.

Hükümet ortağı FDP de Çin hükümetinin yıllardır kararlı bir biçimde sadece kendi çıkarlarını her alanda savunduklarını öne sürerek, bu denli duyarlı bir alanda Çin’le işbirliği yapılmaması uyarısında bulundu.

Bu konuya yönelik olduğu sonradan anlaşılan bir açıklama ise bu hafta başında Yeşiller Partili Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’tan geldi.

Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ortaya çıkan sorunlardan dersler çıkarılması gerektiğine dikkat çeken Baerbock, Çin ile ekonomik ilişkilerde dikkatli olunması çağrısında bulunarak, "Ekonomik bağımlılık, bizi siyasi olarak şantaja maruz bırakıyor" dedi.

Savaş nedeniyle ülkesinin Rusya politikasındaki hatalarına değinen Baerbock, "Kendimizi artık değerlerimizi paylaşmayan hiçbir ülkeye bağımlı kılmamamız gerekiyor. Rusya’da yaptığımız hatayı ikinci kez yapmamalıyız" şeklinde konuştu.

Scholz 4 Kasım’da Çin’e gidiyor

Koalisyon ortaklarından gelen uyarıya rağmen, Scholz’un Çinli firmanın teklifine onay vereceği haberi, Alman medyasında Başbakan'ın Pekin’e gerçekleştireceği ziyaretle ilişkilendirildi.

Scholz’un 4 Kasım’da geniş kapsamlı bir ekonomi heyetiyle Pekin’e yapacağı ilk resmi ziyarette konuyla ilgili anlaşmayı imzalamayı hedeflediği belirtilirken, hem bu anlaşmanın hem de ziyaretin Çin’in Tayvan ve Uygurlar'a baskı politikasına destek anlamına geleceğine dikkat çekildi.

AB’nin de Scholz’un Pekin ziyaretine pek sıcak bakmadığı vurgulandı.

Scholz’un Çin ile anlaşmayı benimsemesinin hükümetteki ortakları, Yeşiller ve FDP ile yeni bir anlaşmazlığı gündeme getireceği ve Berlin'i Avrupa’da daha fazla yalnız bırakabileceği iddia ediliyor.

Scholz, başbakanlık koltuğuna oturduktan sonra Angela Merkel’in Çin’le yakın ilişkiler politikasını sürdüreceğini açıklamıştı.

Merkel döneminde Volkswagen, BMW ve kimya devi BASF gibi Alman işletmeleri Çin’de büyük yatırımlar yaparken, ülke 213 milyar Euro değerinde ithalat ve ihracatla Almanya’nın en büyük ticaret ortağı haline geldi.

Olaf Scholz, Hamburg Eyaleti Başbakanlığı yaptığı 2011- 2018 yıllarında da Çin'le çok yakın ilişkiler kurmasıyla dikkat çekti ve Hamburg’u "Çin’in Avrupa'ya açılan kapısı" olarak tanımladı.

Daha sonra Merkel hükümetinde Maliye Bakanı olduğu dönemde 2019'da Çin'i ziyaret eden Scholz, bu gezide Çin’deki insan hakları sorunlarını gündeme getirmediği için eleştirilmişti.

Hamburg limanı Çin için neden önemli?

Hamburg limanı, dünyanın en işlek limanlarından birisi.

100 bin işyeri sağlayan liman, Avrupa'da Rotterdam limanından sonra ikinci, dünyanın en büyük limanları listesinde de 14'üncü sırada yer alıyor.

Limandaki deniz ticaretinin önemli bir bölümü Çin’le gerçekleşiyor. Her üç konteynerdan biri Çin'e gidiyor ya da oradan geliyor.

Büyük konteyner gemilerinin Çin’den getirdiği teknolojik ürünler başta olmak üzere çeşitli mallar buradan küçük gemiler, demiryolu ya da kamyonlarla Almanya’nın yanısıra Avrupa’nın diğer ülkelerine taşınıyor.

Öte yandan, 500'ten fazla Çinli şirket kentin ticaret siciline kayıtlı ve 700'den fazla Hamburglu şirket Çin ile deniz ticareti yapıyor.

Çin’le işbirliği yapan şirketler ve Hamburg’daki Çin temsilcileri, "Hamburg ile Çin arasındaki lojistik işbirliği yalnızca iki ülke için değil, aynı zamanda küresel tedarik zinciri için de çok önemli" şeklinde görüş belirtiyor.

Hamburg limanı CEO’su Axel Mattern, "Çin'in teklifini geri çevirmenin sadece liman için değil Almanya için de bir felaket olacağını" öne süren bir açıklama yaptı.

STÜDYO VOA

Mehmet Şimşek’ten “harcamaları azaltma” mesajı - 18 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG