Güney Afrika’daki Dünya Kupası’nda geçen haftalarda başarıdan, başarıya koşan ve yarında üçüncülük için sahaya çıkacak olan Alman Milli Takımı’nın 23 kişilik kadrosundan 11 futbolcu göçmen kökenli, özellikle Türk kökenli Mesut Özil’in performansı Almanya’daki Türkler için gurur kaynağı oldu.
Almanya son aylarda siyasi açıdan son derece grilimli bir dönem geçirdi. Koalisyon hükümetinde yaşanan anlaşmazlık, Horst Köhler’in Cumhurbaşkanlığı görevinden istifası, Yunanistan’daki finans krizinin Almanya’ya olumsuz yansımaları, ekonomik daralma ve bununla da bağlantılı radikal tasarruf planı ülke gündemini belirleyen ve halkın keyfini kaçıran konular oldu. Bu yüzden Alman Milli Takımı’nın geride kalan dört haftada Güney Afrika’daki Dünya Kupası’nda sürpriz bir şekilde İngiltere ve Arjantin gibi takımları sürklase etmesi ve kısır geçen kupayı gollerle aydınlatması Almanya’da yaşayanlara ‘ilaç’ gibi geldi. Turnuva öncesinde genç ve deneyimsiz kadrosu nedeniyle şans tanınmayan Almanya’nın başarısı kamuoyuna son zamanların bunaltıcı siyasi gündemini unutturarak, insanların Alman medyasında ‘bir yaz rüyası’ olarak tanımlanan bir dönem geçirmesine neden oldu. Gerçi Almanlar geçen Çarşamba İspanya’ya boyun eğmek zorunda kaldı ve yarın sadece üçüncülük için Uruguay’la karşılacak. Ancak şampiyonada sahaya çıkan takımın Alman futbolunu ve genel olarak Almanya’yı kalıcı olarak değiştireceğini söylemek mümkün. Bunda da en büyük pay, takımda oynayan göçmen kökenli oyuncuların. Futbol otoriteleri tarafından ‘Panzerler’ olarak tanımlanan Almanlar etnik ve dini farklılıkların uyumu ile büyük başarıların elde edilebileceğini gösterirken, geride kalan maçlar Almanların ve Türklerin futbol üzerinden buluşmasına ve kucaklaşmasına da yol açtı. Alman takım ruhu göçmenlerle güçlenirken, göçmen kökenli futbolcular arasında Mesut Özil zirveye çıktı. Alman futbol uzmanları Mesut Özil’in tekniğiyle maç izleyenleri büyülediğini yazarken, ülkenin ünlü haber dergisi Stern, genç oyuncuyu kapağına taşıdı ve yeni Almanya’nın simgesi ilan etti.
Görevine yeni seçilen Cumhurbaşkanı Christian Wulff, Mesut Özil’i uyumun en iyi örneği olarak tanımladı. Özil’li Almanya, ülkede yaşayan Türk kökenlilerin belki de ilk defa Almanya’nın başarısına, sevincine bu yoğunlukta ortak olmasına neden oldu. Kazanılan maçlar sonrasında, caddelerde coşku yaşayan yüzbinlerce Alman taraftara, Türk kökenliler Türk yada Alman bayrağındaki kırmızı şeride ay yıldızı yerleştirerek yaptıkları özel bayraklarla eşlik ettiler. Yarınki maç öncesinde de Berlinli Türklerin kalbi, Almanya için atıyor, sokaktaki vatandaş finali kaçıran panzerlerin üçüncülüğü alarak geri dönmesini arzuluyor.
;
Futbol otoriteleri İspanya maçında aldıkları yenilgi sonrasında büyük bir üzüntü yaşayan Almanların yarın akşanki Uruguay maçında yeniden iyi bir performans sergileyeceklerinden ve Uruguay'ı farklı bir skorla yenerek geri döneceklerinden yola çıkıyorlar.
