Washington Post, Başkan Trump’ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la yaptığı temasların sonucunda İran nükleer anlaşmasını yeniden gözden geçirmeye istekli olabileceğinin sinyallerini verdiğini yazıyor. Ancak gazete, Trump’ın yine de “saçmalık” olarak tanımladığı anlaşmanın şartlarını şiddetle eleştirmekten geri kalmadığını bildiriyor. Habere göre Trump ayrıca Macron’la düzenlediği ortak basın toplantısında Amerika’yı tehdit etmesi halinde İran’ın çok ağır bir bedel ödeyeceğini kaydetti. Öte yandan Amerika ziyareti sırasında Macron’un İran nükleer anlaşmasını savunmak yerine anlaşmanın bazı şartlarını yeniden gözden geçirip destekleyici bir anlaşma daha imzalayarak Trump’ın kaygılarını gidermeye odaklandığı dikkatlerden kaçmıyor. Gazeteye göre Trump’ın kendisini “alışılmışın dışında bir iş bitirici” olarak gördüğüne inanan Macron, bunun avantajını kullanıp Trump’ı ikna etme yolunu deniyor. Macron’un basın toplantısı sırasında “Mesele anlaşmayı yırtıp atmak değil, tüm kaygılarımızı giderecek bir yan anlaşma oluşturmak” şeklinde kullandığı ifade, Fransa Cumhurbaşkanı’nın İran anlaşmasına ilişkin tavrının özeti niteliğinde. Habere göre Amerika ve Avrupa arasında varılacak yan anlaşmalar, İran’ın askeri tesislerinin denetimini ve füze denemelerinde belli bir eşiği aşması durumunda yaptırım uygulanmasını öngörebilir. Ancak olası yan anlaşmaların, varılan uluslararası kararı değiştirmesi ve Rusya ve Çin açısından bağlayıcı olması beklenmiyor. Trump’ın anlaşmayı en azından şimdilik korumasını sağlamak, söz konusu yan anlaşmaların temelini oluşturuyor.
Amerikan basını Trump-Macron görüşmelerinin yanı sıra bugün ayrıca Başkan Trump’ın Eski Muharipler Bakanlığı’na aday gösterdiği Beyaz Saray Baş Hekimi Tuğamiral Ronny Jackson’la ilgili tartışmalara yer ayırıyor. Bu konudaki haberi ana sayfasına taşıyan New York Times, Trump’ın bakan olarak aday gösterdiği Jackson’la ilgili bazı iddiaların gündeme gelmesi nedeniyle bugün Senato’da yapılması gereken onay oturumunun süresiz olarak ertelendiğini bildiriyor. Habere göre Jackson’la ilgili bazı iddialar arasında görev başında alkol tüketmesi, yanında çalışan elemanlara yönelik küçümseyici ve hatta aşağılayıcı davranışlar sergilemesi ve reçeteyle erişilen bazı ilaçları gereğinden fazla yazması var. Trump, dün Fransa Cumhurbaşkanı Macron’la düzenlediği basın toplantısı sırasında Jackson’la ilgili iddialara da değindi ve “ben onun yerinde olsam çekilirdim, kamuoyunun gözü önünde bu kadar çok istismara maruz kalmayı kabul etmezdim” dedi. Ancak gazete, Jackson ve Trump’ın dün akşama doğru yaptıkları görüşmeden sonra Trump’ın farklı bir tavır sergileyerek adayının arkasında durduğunu açıkladığını bildiriyor. Jackson’ın adaylığıyla ilgili iddiaların gün yüzüne çıkmasından sonra Kongre’de sadece Demokratlar’ın değil, her iki partinin de çekince içinde olduğu gözleniyor. İddialar, Senato Eski Muharipler Komisyonu’nun Jackson’la birlikte görev yapan 20’den fazla bakanlık yetkilisiyle yaptığı görüşmeler sonrasında ortaya çıktı. Kongre üyeleri aynı zamanda Savunma Bakanlığı’ndan sonraki en büyük federal daire olan, 360 bin kişinin çalıştığı, 186 milyar dolar bütçeli Eski Muharipler Bakanlığı’nın Jackson gibi yöneticilik deneyimi kısıtlı biri tarafından yönetilmesine de sıcak bakmıyor.
Los Angeles Times ise Çevre Koruma Dairesi EPA Başkanı Scott Pruitt’in çevreyi korumaya, hava ve su temizliği sağlamaya yönelik yeni kısıtlamalar getirilirken bilimsel çalışmaların göz önünde bulundurulmasının yasaklanması şeklinde bir öneri getirdiğini bildiriyor. Habere göre Amerika’nın önde gelen araştırma kuruluşları, Pruitt’in bilimsel verileri göz ardı etme önerisine sert tepki gösterdi. Kuruluşların yaptığı açıklamada, federal hükümetin hayati önem taşıyan bilimsel verilere erişiminin kesilmesinin, bilimi siyasi manipülasyona açmak anlamına geldiği ifadesi yer aldı. EPA’in en çok çevre politikalarının insan sağlığı üzerindeki etkilerini inceleyen araştırmalara erişimi hedef aldığına dikkat çeken gazete, bugünkü başyazısını da bu konuya ayırmış. Gazete, “Pruitt Denetlemesi Gerekenlere Hediye Veriyor” başlıklı yazıda Çevre Koruma Dairesi’nin bilimsel verilere ilişkin sisteminin ayrıntılarını aktarıyor ve daire başkanının görevini nasıl kötüye kullandığını açıklıyor. Başyazı şöyle devam ediyor: “Hava ve suyu kirleten faktörlerin insan sağlığı üzerindeki etkilerini inceleyen mevcut araştırmalar, bireylerin gizli sağlık kayıtlarına dayandırılıyor. Oysa Pruitt, bireysel gizliliğe dayalı araştırmaların kullanılamayacağı önerisi getiriyor. Pruitt, şeffaflıktan yana olduğu için bu öneriyi getirdiğini iddia ediyor. Pruitt bir süre önce de motorlu araçların daha yüksek emisyon standartlarına uyması dahil çoğu Obama dönemine ait 20’den fazla kural ve kısıtlamayı geri çekme önerisi getirmişti. Bunların yanı sıra vergi mükelleflerinin cebinden lüks seyahatlere çıkan, özel işleri için bile koruma ordusu talep eden, petrol lobicilerinden fayda sağlayan Pruitt, görevi bırakmalı.”