Erişilebilirlik

Berlin Film Festivali'nde 'Altın Ayı' İsrail Filminin


İsrailli yönetmen Nadav Lapid (ortada) ve Altın Ayı ödüllü "Synonymes" filminin oyuncuları
İsrailli yönetmen Nadav Lapid (ortada) ve Altın Ayı ödüllü "Synonymes" filminin oyuncuları

Uluslararası Berlin Film Festivali'nde ödüller Berlinale Palast'ta düzenlenen törenle sahiplerini buldu. 7 Şubat'ta başlayan ve 69‘uncu kez düzenlenen festivalde 400'ün üzerinde film gösterilirken, 16 film 'Altın Ayı' ve 'Gümüş Ayı' için yarıştı.

Berlinale'in en büyük ödülü olan 'Altın Ayı' ödülünü İsrailli yönetmen Nadav Lapid’in 'Synonymes' (Eşanlamlılar) adlı filmi aldı. İsrail'den Paris'e gelen ve İsrailli kimliğinden sıyrılıp, bir Fransız olmak için mücadele veren bir eski askerin yaşamını ele alan film, Uluslararası Film Eleştirmenleri Federasyonu (FIPRESCI) ödülünü de kazandı.

Fransız sinema oyuncusu Juliette Binoche’un jüri başkanlığını yaptığı festivalde, en iyi ikinci filme verilen Jüri Büyük Ödülü'nün sahibi, Fransız yapımı 'Grâce à Dieu' (Tanrı’nın Yardımıyla) oldu. Gerçek bir olaydan yola çıkan ve yönetmenliğini Francois Ozon’un yaptığı film, 1990’lı yıllarda Fransa’nın Lyon kentinde 70 çocuğa cinsel tacizde bulunan bir papazı işliyor.

Uluslararası jürinin en iyi yönetmen ödülüne ise festivalde 'Ich war zu hause, aber' (Evdeydim, ama) adlı filmiyle yarışan Alman yönetmen Angela Shalenec layık görüldü. Film, 13 yaşında bir çocuğun bir hafta boyunca ortadan kaybolduktan sonra çıkagelmesiyle gelişen olaylar üzerine kurulu.

Festivalin en iyi kadın ve erkek oyuncu ödüllerini de Wang Xiaoshuai’nin 'Di Jiu Tian Chang' (Elveda Oğlum) adlı filmdeki rolleri için Yong Mei ve Wang Jingchun aldılar. Çin’in 1980’lerden bu yana geçirdiği değişimi anlatan film, eleştirmenler tarafından festivalin yarışmalı bölümünün gizli favorisi olarak tanımlanıyordu.

Yarışmada yer alan Türk yönetmenlerin filmleri ise ödül alamadı. 2004 yılında ‘Duvara Karşı filmiyle Altın Ayı’yı kazanan Fatih Akın’ın ‘Goldene Handschuhe’ (Altın Eldivenler) filmi, sert ve tiksindirici şiddet sahneleri nedeniyle ağır eleştiri almıştı.

Ancak zengin ailelere evlatlık verilmiş üç kız kardeşin, farklı sebeplerle köylerine geri gönderilmesini ve şehre dönmek için buradan kaçmaya çalışmalarını anlatan Emin Alper'in üçüncü filmi 'Kız Kardeşler' filmi beğeni toplamış ve kadın oyuncu ve senaryo dallarında ödüle yakın olarak tanımlanmıştı.

Oyuncu Bruno Ganz’ın ölümü festivali gölgeledi

Bu arada festivalin son gününe, Almanca sinemanın dünya çapında tanınan isimlerinden Bruno Ganz’ın hayatını kaybetmesi haberi damga vurdu. 'Çöküş' adlı filmde oynadığı Adolf Hitler karakteriyle Türkiye’de de tanınan İsviçreli aktör 77 yaşında hayatını kaybetti. 1941'de doğan aktör, uzun yıllar Almanya’da tiyatro oyuncusu olarak çalıştıktan sonra, 1987 yılında Wim Wenders’in 'Der Himmel über Berlin' (Berlin Üzerindeki Gökyüzü) adlı filmiyle sinemaya geçiş yaptı. Ganz son olarak 2018'de vizyona giren, Danimarkalı yönetmen Lars von Trier'in korku filmi 'The House That Jack Built'te rol almıştı.

Ganz’ın ölümüyle ilgili bir açıklama yapan Federal Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, oyuncunun sahnede ve beyazperdede kendisini izleyenleri büyüleyen bir güce sahip olduğunu ve Almanya’nın kültürüne büyük katkı sunduğunu söyledi.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG