Bahreyn’in İsrail Büyükelçisi ülkesine döndü
- By Reuters
Bahreyn bugün İsrail Büyükelçisi'nin ülkesine döndüğünü açıkladı. İsrail'in Manama Büyükelçisi'nin de ”bir süre önce” Bahreyn'den ayrıldığı kaydedildi.
Bahreyn hükümetinin açıklamasında, İsrail ile ekonomik bağların kesildiği doğrulanmadı. Oysa Bahreyn Meclisi daha önce İsrail ile olan ekonomik ilişkilerin kesildiğini kaydetmişti. Hükümet, iki ülke arasındaki uçak seferlerinin birkaç haftadır yapılmadığını bildirdi.
Açıklama, İsrail Büyükelçisi'nin Bahreyn'den sınırdışı edilip edilmediğine açıklık getirmedi.
İsrail ise söz konusu adımlardan haberdar olmadığını, Bahreyn ile olan ilişkilerinin “istikrarlı” olduğunu kaydetmişti.
Dış siyaset alanında yetki sahibi olmayan ve danışmanlık görevi yürüten Bahreyn Meclisi, açıklamasında, atılan adımların “Bahreyn'in Filistin davasına verdiği desteğin göstergesi olan tarihi tutumunu doğruladığını” belirtti.
Meclis açıklamasında, “Temsilciler Konseyi, İsrail Büyükelçisi'nin Bahreyn'den ayrıldığını ve İsrail Büyükelçisi'nin de ülkesine dönmesine karar verdiğini doğruluyor” denildi.
Açıklamada ayrıca, “Ekonomik ilişkilerin kesilmesine de karar verildi” denildi ancak kararın kime ait olduğuna açıklık getirilmedi.
İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamadaysa şöyle denildi: “Bahreyn hükümetinden ve İsrail hükümetinden ülkelerin büyükelçilerinin geri dönmesine ilişkin herhangi bir karar ya da bildiri alınmadığına açıklık getirmek istiyoruz. İsrail ve Bahreyn arasındaki ilişkiler istikrarlıdır.”
Doğrulanması durumunda İsrail ve Bahreyn arasında diplomatik ve ekonomik bağların askıya alınması, İsrail açısından ciddi bir başarısızlık işareti anlamına gelebilir.
ABD Donanması'nın Beşinci Filosu'na evsahipliği yapan Bahreyn, 2020 yılında İsrail ve bazı Arap ülkeleri arasında varılan ve karşılıklı ilişkilerin normalleşmesini amaçlayan İbrahim Anlaşmaları'nın imzacı ülkelerinden biri.
“Yaklaşık 80 Amerikan vatandaşı Gazze'den ayrıldı”
- By Reuters
Mısır ve Gazze arasındaki Refah Sınır Kapısı'nın kısıtlı tahliyelere açılması üzerine dün ve bugün toplam 79 Amerikan vatandaşının Gazze'den Mısır'a geçiş yaptığı bildirildi.
ABD Başkanı Joe Biden, Dominik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Luis Abinader'le görüşmesinin başında yaptığı açıklamada, “Müjdeli haber var, bugün 74 Amerikan vatandaşını çıkardık, çift pasaportlulardı” dedi.
Beyaz Saray, dün de 5 Amerikan vatandaşının Gazze'den ayrıldığını bildirdi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, yetkililerin Amerikan vatandaşlarının Mısır'daki ABD Büyükelçiliği'ne ve “başka uygun yerlere” götürülmesine yardım ettiklerini söyledi.
Kirby, “Mümkün olan en kısa sürede en fazla sayıda Amerikan vatandaşını Gazze dışına çıkarmaya odaklanmaya devam ediyoruz, bölgeden daha çok Amerikalı'nın çıkmasını hala umuyoruz” dedi.
Bugün ilerleyen saatlerde daha fazla sayıda Amerikalı'nın Gazze'yi terk edebileceğini söyleyen Kirby, bölgeden ayrılmak isteyen tüm Amerikalılar'ı tahliye etmenin kaç gün süreceğinin net olmadığını kaydetti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Senato'da bu hafta düzenlenen bir oturumda Gazze'de yaklaşık 400 Amerikan vatandaşı olduğunu ve bu kişilerin aileleriyle birlikte yaklaşık 1000 kişinin tahliye edilmek istediğini söylemişti.
Medecins du Monde’dan Gazze’de acil “ateşkes” çağrısı: “Gazze eskiden açık hava hapishanesiydi, şimdi açık hava mezarlığı”
- By Arzu Çakır
Merkezi Fransa’da bulunan tıbbi ve insani yardım derneği Medecins du Monde Başkan Yardımcısı ve Uluslararası Operasyonlar Direktörü Doktor Jean-François Corty, Gazze’de yaşanan insani durumun “aciliyetine” dikkat çekerek, “Binlerce kişinin bombardımanların yanı sıra, açlık, susuzluk, ilaçsızlık ve doktorsuzluktan ölmesini istemiyorsak kısa süre içinde insani yardımın başlaması gerekir” dedi.
Corty Gazze’deki durumu, “İnsani açıdan korkunç” bir seviyeye ulaşıldı. Gazze uzun süredir açık hava cezaevi olarak adlandırılıyordu, artık bir açık hava mezarlığıdır” sözleriyle tanımlıyor.
Gazze’deki 20 doktorluk ekibi yöneten ve bölgeden sürekli bilgi alabilen Jean-François Corty VOA Türkçe’ye, Cebaliye mülteci kampının vurulduğunu, Gazze halkının kitlesel olarak Mısır sınırına sürüldüğünü, doktorların hastanelerde uyuşturucu olmadan bacak, kol kesme çaresizliği yaşadığını ve insani yardımların Mısır kapısında biriktiğini belirterek, bombardımanlar nedeniyle Gazze halkına ulaşamadığını anlattı.
Paravan şirketler ve kripto para: ABD Maliye Bakanlığı Hamas’ın gelir kaynaklarını yaptırımlarla hedef alıyor
ABD Maliye Bakanlığı İsrail’e 7 Ekim’deki saldırının ardından Hamas’ı ve Hamas’ın başka ülkelerdeki finansman ağlarını hedef alan yaptırımları sıkılaştırdı. Hamas’ın kripto para gelir kaynağına dikkat çeken uzmanlar, çok karmaşık para sistemlerinden geçseler bile bunu yakından izleyen takip eden grupların olduğunu vurguluyor
ABD Maliye Bakanlığı Terörizm ve Mali İstihbarat Müsteşarı Brian Nelson, geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan ve Katar ziyareti sırasında bazıları Hamas’la iletişim kanalına sahip olan Körfez ülkelerinden daha güçlü işbirliği talep etti.
Müsteşar Nelson, ABD Maliye Bakanlığı’nın Türkiye’de bir şirket ve hissedarlarının da hedef alındığı yaptırımlarının açıklandığı gün CNBC’ye verdiği röportajda, “Şu anda harekete geçmemizin önemli sebeplerinden biri saldırının ardından para toplama faaliyetinde bir artış görüyor olmamız” ifadelerini kullanmıştı.
VOA Türkçe’ye Hamas’a yönelik yaptırımları değerlendiren Atlantik Konseyi uzmanlarından Brian O’Toole, “İsrail’dekiler de dahil pek çok kişi Hamas’ın bir miktar ılımlı hale geldiğini ve şiddete başvurmak yerine siyasi çözüm arayabileceğini düşündü. Odak da daha çok Rusya, İran ve Çin üzerindeydi. Bu yaptırımların sıkı takibinin yapılması gerekiyor çünkü paravan şirketleri değiştirmek çok kolay oluyor” diyor.