Corona virüsü aşısının ne zaman geleceği, aşının kimlere yapılacağıyla ilgili tartışmalar sürerken, vatandaşlar da verilecek kararı merakla bekliyor. Aşıyı merakla bekleyenler arasında Diyarbakırlılar da var.Ancak Diyarbakırlılar’ın kafası aşı konusunda bir hayli karışık. Bazıları tereddütsüz aşı yaptıracağını söylerken, bazılarının gözü devleti yönetenlerde. Yöneticilerin yapması halinde aşı olacağını söyleyenler olduğu gibi aşının gelir kapısı olduğunu düşünenler de var.
Peki, sağlık örgütleri bu durumu nasıl yorumluyor? Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Üyesi Dr. Halis Yerlikaya, çekincelere rağmen aşı yapılmasını savunuyor. VOA Türkçe’ye konuşan Yerlikaya, “Bizim bir sloganımız var, aşı candır hayat kurtarır. Bu, Corona virüsü için de geçerlidir. Bizlerin hem hekimler olarak, hem Türk Tabipler Birliği olarak, hem sağlık örgütleri olarak aşıyı mutlak bir şekilde, insanların tereddütsüz bir şekilde kabul etmesi, aşının yanında saf tuttuğumuzu ifade etmemiz gerekiyor. Ama nasıl?” dedi.
Dr. Yerlikaya, ‘Nasıl?’ diye sorarak endişelerine dikkat çekti. Yerlikaya, vurgu yaptığı endişelerini şu cümlelerle dile getirdi: “Faz 3 dediğimiz çalışmalar sonucunda, yan etkisi ortaya çıkmış ve yayınlanmış aşıların kabul edilmesi gerektiğini söylüyoruz. Daha önce de açıkladık bu süreçlerin tamamen şeffaf yürütülmesi gerekiyor. Faz 3 dediğimiz, gönüllüler üzerindeki araştırmalar sonucunda, aşının etkili olduğu ve yan etkilerinin kabul edilebilir ölçüde olduğu bu nedenle insanların aşıları tereddütsüz bir biçimde kabul etmelerini öneriyoruz. Türkiye'deki tartışma şu; sadece bir firmayla, sadece bir ülkenin aşısı ile yapılan bir anlaşma var ve 50 milyon doz aşının geleceği söyleniyor. Bu aşıyla ilgili faz 3 dediğimiz araştırmalar, kanıtlanmış veriler ortaya konulmadan, bu aşının faz 1 ve faz 2 verilerine dayanarak yapılacağı söyleniyor. Bizim karşı çıktığımız nokta burası, araştırma sonuçları yayınlansın, bu sonuçlardan etkili olduğu ortaya çıksın, ondan sonra insanlara bu aşıyı uygulayalım. Araştırma sonuçları ortaya çıkmadan bu aşının insanlara uygulanacak olmasına karşı çıkıyoruz.”