Washington Post, Suudi Arabistan'ın gazeteci Cemal Kaşıkçı kılığına giren bir dublör kullandığına ilişkin güvenlik kamerası görüntülerinin, Kaşıkçı'nın ölümünü örtbas etmeye çalıştığının kanıtı olduğunu yazıyor.
Gazete, yayınlanan görüntülerde Suudi bir ajanın konsolosluk binasından üzerinde Kaşıkçı'nın kıyafetleri, gözlükleri ve takma sakalla çıktığının görüldüğünü, bunun da işlenen cinayetin örtbas edilmesi girişimi olduğunu bildiriyor. Habere göre görüntülerin yayınlanması, Kaşıkçı'ya neler olduğunu açıklamaları için Suudi yetkililere baskı yapılması amacı taşıyor. Suudi Arabistan önce Kaşıkçı'nın öldüğünü yalanlamış, ancak Cumartesi günü ağız değiştirerek gazetecinin konsoloslukta çıkan arbedede yanlışlıkla öldürüldüğünü açıklamıştı.
Başkan Trump, Kaşıkçı'nın ölümüyle ilgili açıklamaları tatmin edici bulmadığını kaydederken, Suudi liderleri cezalandırarak bu ülkeyle yapılan anlaşmaları tehlikeye atmak istemediğini de söylemişti. CIA Başkanı Gina Haspel'in Türkiye'ye gitmesi de Amerika'nın Kaşıkçı soruşturmasını yoğunlaştırdığının göstergesi.
Gazete, Kaşıkçı'nın ölümüyle bağlantılı olarak dün iki gelişme daha yaşandığını bildiriyor. Türk yetkililer, Sultangazi'de bir otoparkta Suudi Konsolosluğu'na ait olduğunu söyledikleri bir araç buldu. Ancak Suudi yetkililer, polisin aracı inceleme altına almasını engelledi. Öte yandan bir televizyon kanalı, Suudi Arabistan Konsolosluğu bahçesinde bir grup Suudi yetkilinin bazı belgeleri yaktığına ilişkin görüntüler yayınladı. Uzmanlar, Türk yetkililerin Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili son günlerde bir dizi gelişmeyi sızdırmasının amacının, gerek Amerika gerek Suudi Arabistan üzerindeki baskıyı arttırmak olduğunu kaydediyor.
Washington Post bugün ayrıca Kongre ara seçimlerine iki hafta kala, Başkan Trump ve Cumhuriyetçi Parti'nin seçmen tabanını hareketlendirmek için, özellikle Orta Amerika ülkelerinden gelen göçmen konvoyuna yönelik ırkçı nitelikli söylemlere ağırlık vererek korku salma stratejisine başvurduğunu yazıyor.
Gazete, Trump'ın özellikle son zamanlardaki Twitter mesajlarında, kampanya mitinglerinde ve basın açıklamalarında, yönetiminin başarılarından bahsetmeyi bir kenara bıraktığını bildiriyor. Habere göre Trump, bunun yerine, Demokratlar'ın Kongre'nin kontrolunu ele geçirmesi durumunda gerçekleşmesi olası senaryolarla tabanına korku salmaya çalışıyor. Trump bunun içinse Amerika-Meksika sınırına yaklaşan 5 bin kişilik Orta Amerikalı göçmen konvoyuna odaklanıyor. Trump, konuşmalarında, grupta çete mensupları, azılı suçlular ve kimliği bilinmeyen Ortadoğulular olduğu gibi, kanıtlayamadığı bazı iddialara yer veriyor. Gazete, bu yaklaşımın, 2016'da Trump'ı Beyaz Saray'a taşıyan, kültürel farklılıkları ve hassas tartışmaları kışkırtma taktiğinin bir tekrarı olduğu yorumunda bulunuyor.
New York Times da aynı konuya değinerek, Trump yönetiminin Orta Amerika ülkelerinden gelen göç dalgasını engellemek için bir dizi yeni uygulamaya başvurmaya hazırlandığını yazıyor. Gazete, sığınma başvurularına daha sıkı şartlar getirilmesinden ailelerin çocuklarından ayrılması uygulamasına, alınacak bir dizi yeni önlemin, yasal ve lojistik engellere takılacağı uyarısında bulunuyor.
Öte yandan Beyaz Saray, federal göçmenlik yetkililerine güneybatı sınırını daha sıkı koruma altına alması konusunda baskıyı sürdürüyor. New York Times, ele geçirdiği yayınlanmamış hükümet verilerine göre Sınır Devriye Gücü'nün Eylül ayında sınırda 16 bin 658 kişiyi gözaltına aldığını bildiriyor.
Bu arada 30 Eylül'de sona eren 2018 mali yılında Amerika'ya giriş yapanların sayısı yakın tarihte ilk kez 100 bin sınırını aştı. Bu artış, 1990'ların sonu ve 2000'li yılların başında sınırı geçenlerle kıyasla aslında düşük kalıyor.
Ailelerin sınırda ayrılması uygulamasının mimarları, Kasım'daki Kongre ara seçimlerinden önce yasal engellere takılmayacak bir alternatif plan açıklamak için de girişimlerde bulunuyor. Habere göre yetkililerin en çok üzerinde durduğu alternatif plan, aileleri çocuklarını kendi rızalarıyla Amerikan hükümetinin himayesine vermek ya da çocuklarıyla beraber gözaltına alınmak arasında bir seçim yapmaya zorlama üzerine kurulu. İkili seçim olarak tanımlanan bu alternatif, göçmen aileleri Amerika'ya giriş yapmaktan caydırmayı amaçlıyor.