Erişilebilirlik

'Fırat'ın Doğusunda da Güvenli Bölgeleri Arttıracağız'


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in 73. Genel Kurul görüşmelerine katılmak üzere New York’ta. Erdoğan’ın gündeminde Suriye var. Amerika Başkanı Donald Trump’la görüşme resmi programda yer almıyor.

Erdoğan New York'a indikten sonra ilk olarak Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından düzenlenen etkinliğe katılarak, ABD'de yaşayan Türk ve Müslüman toplumuna hitap etti. Bu etkinliğin ardından da Cumhurbaşkanı, Türken Vakfı tarafından organize edilen geleneksel gala yemeğine iştirak etti.

Erdoğan her iki etkinlikte de özellikle Suriye'yle ilgili önemli mesajlar verdi ve ayrıca Birleşmiş Milletler'in yapısını eleştirdi.

'Fırat'ın doğusunda da güvenli bölgeleri arttıracağız'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek dönemde Fırat'ın doğusunu da kapsayacak şekilde Suriye'nin içindeki güvenli bölgeleri arttırmaya devam edeceklerini belirterek, daha önceki Fırat Kalkanı ve Zeytindalı harekatlarına benzer adımların Fırat'ın doğusu için de atılacağının işaretini verdi.

Erdoğan, Türkiye'nin çabaları sayesinde İdlib'de de bir felaketin önlendiğini, Soçi mutabakatıyla yeni bir süreci başlattıklarını söyledi.​ 260 binin üzerinde Suriyeli'nin vatanlarına döndüğünü ve İdlib krizinde olduğu gibi tek bir sivilin dahi burnunun kanamaması için diplomatik alanda yoğun çabalar yürüttüklerini belirten Erdoğan, ''Bir dönem teröristlerin ellerini kollarını sallayarak dolaştığı bölgelerde bugün Suriyeli çocuklar hiçbir korku duymadan okullarına gidiyor. Afrin'de, El Bab'da, Cerablus'ta gidiyor. İnşallah önümüzdeki dönemde Fırat'ın doğusunu da kapsayacak şekilde Suriye'nin içindeki güvenli bölgeleri arttırmaya devam edeceğiz. Ülkemize yönelik terör tehdidi son bulana, Suriye’nin geleceğine kast eden çetelerin kökü kazınana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz'' diye konuştu.

'Kudüs' mesajı

Filistin'de olanlar ve Kudüs'le ilgili de mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''İlk kıblemiz Kudüs'ü, işgalcilerin ve Filistinlilere devlet terörü uygulayanların ihtiraslarına terk etmeyeceğiz. İsrail ve Amerikan yönetimlerinin Kudüs'ün izzetini ve onurunu ayaklar altına alan tacizlerine karşı mücadelemizi diplomaside en üst düzeyde vereceğiz” dedi. Erdoğan, Kudüs'ün 'kırmızı çizgileri' olduğunu vurguladı.

Erdoğan, Arakan, Suriye ve Filistin gibi yerlerde yaşananlara işaret ederek, bu sorunların çıkmaza girmesinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi küresel barış ve istikrarın garantörü kuruluşların ''aciziyetinin'' payı olduğu görüşünü dile getirdi. Erdoğan bununla birlikte, Müslüman dünyasını da eleştirdi.

Müslüman dünyasına eleştiri

Dünyadaki Müslümanları birçok önemli meselede birliktelik sergileyememekle eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:

''Açık söylüyorum, Filistin meselesinin onca yıldır çözüme kavuşturulamamasının sebebi, İsrail'in hukuk tanımazlığından daha çok Müslümanlar'daki vahdet yani birlik eksikliğidir. Gözü dönmüş bazı Budistler'in Arakan'da kardeşlerimizi kameralar önünde vahşice katletme cesareti gösterebilmeleri de yine İslam dünyasının parçalanmışlığından kaynaklanıyor. Suriye'deki zulmün 7 yıldır bitirilememesinin nedeni de İslam dünyasına öncülük edecek devletlerin basiretsizliğidir. Tüm bu sorunların çıkmaza girmesinde BM Güvenlik Konseyi gibi küresel barış ve istikrarın garantörü kuruluşların acziyetini elbette kabul ediyoruz. Bu kuruluşların, yapıları gereği, çoğu zaman küresel barıştan ziyade belli güçlerin çıkarlarının korunmasına hizmet ettiklerini biliyoruz. Ancak şunu kabul etmemiz gerekir ki sorunlarımızın çözümünü başkalarına bırakarak asıl hatayı biz yapıyoruz''

Erdoğan, Müslümanlar'a, mezhebi ve etnik farklılıkları çatışma veya üstünlük vesilesi değil, renkliliğin bir timsali olarak görmek, diğer din mensuplarını dışlamadan, insanlığın ortak paydalarında buluşmanın yollarını aramak gerektiği mesajını verdi.

Amerikalı Müslümanların son dönemde siyasete ve önümüzdeki seçimlere yönelik artan ilgisini memnuniyetle karşıladığını belirten Erdoğan, Amerika’da Kasım ayında yapılacak olan ara seçimler sonucunda bir çok Müslüman'ı “temsil ve karar makamında” görmeyi umduğunu kaydetti.

BM'de reform çağrısı

BM'nin yapısının da artık reformdan geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, ''Artık 2. Dünya Savaşı'nin dünyası yok. Her kıtanın, her inancın, her rengin temsil edildiği bir BMGK barış ve adalet getirebilir'' mesajını verdi. ''Bu yeni dünyada BM'nin de değişmesi, reforme edilmesi gerekiyor'' diyen Erdoğan, BM'nin 194 üyesinin de daimi üye olabileceği dönüşümlü bir sistemin olması gerektiğini kaydettiç Cumhurbaşkanı Erdoğan BMGK gibi kurumları ''Bosna'da, Kosova'da, Ruanda'da, Yemen'de, Filistin'de, Arakan'da olduğu gibi Suriye'de de sessizliğe gömülmekle'' eleştirdi.

'Stratejik ortaksak gereği yapılmalı'

ABD'ye yönelik olarak da PYD-YPG'ye destek verdiği ve Fethullah Gülen'i iade etmediği eleştirilerini yineleyen Erdoğan, ''Biz stratejik ortaksak o zaman bunun gereği yapılmalıdır'' dedi.

Erdoğan'ın New York programı

Erdoğan Pazartesi günü Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'le görüşecek. Cumhurbaşkanı Salı günü de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşacak.

Erdoğan, kürsüye dördüncü konuşmacı olarak çıkacak.

Erdoğan Salı günü ayrıca BM Genel Sekreteri'nin heyet başkanları onuruna vereceği yemeğe katılacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan Çarşamba günü de ikili görüşmeler de bulunacak ve kendisine takdim edilecek bulaşıcı olmayan hastalık önleme ve kontrol çalışmaları ödülünü alacak.

Erdoğan, Çarşamba günü ayrıca Türk-Amerikan İş Konseyi tarafından düzenlenecek konferansa katılacak.

Erdoğan'ın Amerika Başkanı Donald Trump'la görüşüp görüşmeyeceği merak konusu.

ABD seyahatinden önce İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki basın toplantısında Erdoğan, “ABD Başkanı Trump’la bir görüşme yapacak mısınız” şeklindeki soruya, “ABD tarafından bir talep gelirse değerlendiririz. Şu anda herhangi bir şey söz konusu değil” yanıtını vermişti.

Cumhurbaşkanı’nın ajandasında Suriye meselesi bulunuyor.

Erdoğan, 25 Eylül’de Genel Kurul’a yapacağı konuşmada Suriye’de yaşanan insani krizi ayrıntılı anlatarak çözüm bulunması çağrısında bulunacağını söyledi.

Erdoğan, basın toplantısında “Suriye krizinin üzerinden 7 yılı aşkın bir süre geçti ancak hiçbir ülke Türkiye kadar büyük bir sorumluluk almadı, elini taşın altına koymadı, bizim kadar da bedel ödemedi. Suriyeli kardeşlerimizin sorunlarını gündeme getirmek, bu zulmün artık sona erdirilmesi için gayret sarf etmek bizim insani sorumluluğumuzdur. Şu an Suriye'nin geleceği için en büyük sorun, Fırat'ın doğusunda kimi müttefiklerimizin himayesinde büyüyen terör bataklığıdır” ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan, basın topantısında Suriyeli mülteciler konusuna da değinmiş, Rusya'yla varılan İdlib mutabakatına atıfta bulunarak, "Biz zaten 3,5 milyon insana ev sahipliği yapıyoruz, misafirperverliğimiz malum. Şimdi yine böyle büyük bir mülteci akınını Türkiye'nin üstlenmesi kolay değildi. Onun için böyle bir barışın sağlanmış olması, anlaşmanın sağlanmış olması bizi de bölgeyi de rahatlatmış oldu. Temenni ederim ki bu süreci başarılı bir şekilde sürdürürüz" demişti.

STÜDYO VOA

Mehmet Şimşek’ten “harcamaları azaltma” mesajı - 18 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG