Merkezi Diyarbakır’da bulunan Göç ve İnsanı Yardım Vakfı tarafından hazırlanan ‘2019 İnternet Medyası Çocuk Hakkı İhlali Raporu’nda, 3 bin 228 çocuğun hak ihlaline uğradığı belirtildi. Rapora göre bu çocuklardan 465’i yaşamını yitirdi.
Göç ve İnsani Yardım Vakfı (GİYAV), tarafından medyaya yansıyan haberler derlenerek hazırlanan rapor, vakfın internet sayfasında yayımlandı.
465 Çocuk Öldü 1788 Çocuk İstismar Edildi
Rapora göre, 2019 yılında yaşam hakkı ihlaline maruz kalan bin 333 çocuktan 465’i yaşamını yitirirken, 868 çocuk ise yaralandı. Raporda, bin 895 çocuğun 'Çocuğun Korunması Hakkı'ndan mahrum bırakıldığına vurgu yapılarak şu bilgilere yer verildi, “10 çocuk erken yaşta zorla evlendirildi, 2 çocuk cinsel sömürüye alet edildi, 95 çocuk şiddet gördü, 1788 çocuk ihmal ve İstismar edildi, 51 çocuk, 'Çocuğa Özgü Adalet Sistemi'nden yoksun bırakıldı, 35 çocuk gözaltına alındı, 11 çocuk tutuklandı, 5 çocuk ceza aldı, 9 çocuk 'Sağlık Hakkı' ihlaline maruz kaldı, 33 çocuk işkence ve kötü muamele gördü, 18 çocuk 'Silahlı Çatışma Ortamında Çocukların Korunması' hakkından, 3 çocuk ise diğer kategorilerinden hak ihlallerine maruz kaldı”
Raporda yer alan bilgilere göre hak ihlaline maruz kalan çocukların 100’ü Suriye, 81’i Afgan uyruklu. Raporda dikkat çekilen bilgilerden biri de 2019 yılında ölen 465 çocuğun, çoğunluğunun önlenebilir olaylarda yaşamlarını yitirmesi oldu.
“Anayasa Çocuk Hakları Sözleşmesiyle uyumlu hale getirmelidir”
Raporun son kısmında dile getirilen talep ve önerilerden bazıları ise şöyle:”
-Türkiye Cumhuriyeti Anayasa ve yasaları Çocuk Hakları Sözleşmesiyle uyumlu hale getirmelidir.
-ÇHS’nin bireysel başvuru hakkı ile ilgili ek protokolü onaylanmalıdır.
-Çocuğa yönelik şiddet ve çocuk intiharlarına ilişkin geniş ölçekli araştırmalar yapılarak gerekli önleyici mekanizmalar oluşturulmalıdır.
-Erken ve zorla evlendirilen çocuk evliliklerinin önlenmesi ve bu kapsamda BM Çocuk Hakları Komitesi’nin tavsiyeleri ışığında, çocuk koruma mekanizmalarının oluşturulması için tüm tedbirler ivedilikle alınmalıdır.
-Medeni Kanun’un 124. maddesi değiştirilmeli ve aile rızası ile 18 yaş altındaki çocukların evlendirilebilmesi yasaklanmalıdır. Din adamlarının 18 yaş altındaki çocukların dini nikahlarını kıymalarına cezai müeyyide getirilmelidir.
-Çocuk hakları ihlallerinin gerçekleştiği konularda önleyici tedbirler ve desteklere öncelik verilmeli, ihlallerin önlenmesinde tek yöntem olarak ailelerin cezalandırılması kullanılmamalıdır.
-Sokakta çalışan çocuklar sorununun ÇHS kapsamında, ailelere de gerekli destekler sağlanacak şekilde çözüme kavuşturulması gerekmektedir.
-“Silahlı Çatışma Ortamında Çocukların Korunması Hakkı” çerçevesinde ilgili kurumlar ‘Çocuğun Yüksek Yararı’ ilkesine uygun olarak gerekli tedbirleri almalıdır.
-Devletin, Çocuk Hakları Sözleşmesindeki çekinceleri kaldırarak, anadilde eğitim başta olmak üzere, çocukların toplumsal süreçlere katılımlarının önündeki engellerin kaldırılması için gerekli düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
-Özellikle Sınır Bölgeleri dışında kalan alanlardaki Kara Mayınları temizlenmeli; temizleme sürecinde gerekli işaretlemeler ve Mayın Risk Eğitimleri yapılmalıdır. İşaretleme ve eğitimler risk gruplarının anadillerinde yapılmalıdır.”