Boykot ve yemin krizinin gölgesi altında çalışmalarına başlayan 24. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’nde tansiyon giderek yükseliyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oturumlara katılıp yemin etmeyen Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerine “Tükürdüklerini yalayacaklar” diyerek meydan okuması, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da “Tam da Başbakan’a yakışan bir açıklama” sözüyle tepki göstermesinin ardından bu kez de “devamsızlık” tartışması alevlendi.
Erdoğan ve kurmaylarının, “Meclis’e gelmeyen ya da yemin etmeyen vekillerin devamsız sayılmaları gerektiği ve bir ay içinde 5 oturuma katılmayanların da milletvekilliklerinin düşürülebileceği” yönündeki açıklamaları muhataplarının tepkisini çekti.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP)’li milletvekillerinin Diyarbakır’da yaptıkları alternatif grup toplantısı sonrasında verdikleri sert mesajlar ve CHP yönetiminin Başbakan Erdoğan’ın eleştirilerine yönelik açıklamaları, boykot ve yemin krizinin çözümünün kolay olmayacağını gösteriyor.
Kılıçdaroğlu eleştirilerini, “Türkiye’de evrensel hukukun uygulanması için her bedeli ödemeye hazırız. Tehdide ve şantaja asla boyun eğmeyeceğiz.” sözleriyle somutlaştırıyor.
BDP yönetimi ise, Başbakan’ın yeni anayasa çalışmalarında Meclis’te yemin eden tek muhalefet partisi olan MHP ile birlikte hareket edebileceği sinyallerine “MHP ile tehdit ederek duruşumuzu esnetemezler. Kürtler kararını vermiştir, karar verme sırası AKP ve şahsındaki devlettedir.” ifadesiyle yanıt veriyor.
Gözlemciler, TBMM Başkanlığı’na seçilen Cemil Çiçek’in giderek Gordion Düğümü’ne benzemeye başlayan Ankara siyasetindeki açmazların aşılmasında kilit bir rol oynayabileceğine vurgu yapıyor.
Siyasi kariyeri boyunca “akil adam” portresi çizen, “uzlaşmacı yaklaşımları” ve “devlet adamlığı özellikleriyle” anılan Çiçek’in ilk mesajları da, bu yöndeki beklentilerin artmasına yol açıyor.
Ancak Çiçek’in Erdoğan’dan yeterince destek alabilmesi durumunda başarılı olabileceğine dikkat çeken siyasi gözlemciler, bunun da çok daha genel bir denge ve uzlaşı atmosferi içinde mümkün olabileceğini ifade ediyor.
12 Haziran seçimlerinden bu yana siyasi fay hatlarındaki gerilimin iyice arttığı Ankara’nın bugünkü gündem maddelerinin başında ise “yeni kabine” geliyor.
Başbakan Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yapacağı görüşmenin ardından ilan edilecek olan bakanlar kurulu, ilk kez oluşturulan “bakan yardımcılıkları” ve “devlet bakanlıklarına son veren icracı yapısı”yla dikkat çekiyor.
