Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Hindular ve Müslümanlar arasında günlerdir süren çatışmaların ardından başkent Yeni Delhi’de barış çağrısı yaptı.
Hastane yetkililerine göre gösterilerde en az 24 kişi hayatını kaybetti, yüzlercesi atılan taşlı saldırılar, kundaklama ve yağmalama olayları sırasında yaralandı.
Çarşamba günü sokaklarda devriye gezen polis ve paramiliter güçlerin sayısı arttırıldı. Gösteri ve çatışmaların meydana geldiği alanların büyük kısmı boşaldı.
Başbakan Modi, yazdığı Twitter mesajında “Barış ve düzen bizim kültürümüzün merkezindedir. Delhi’deki kardeşlerime barışı ve kardeşliği her daim korumaları çağrısı yapıyorum” ifadelerini kullandı.
Modi’nin çağrısı muhalif partilerin polisin gözyaşartıcı gaz, bilye ve gaz bombası kullanmasına rağmen olayların kontrol altına alınamaması nedeniyle hükümeti eleştirmesinin ardından geldi.
Muhalif Kongre Partisi lideri Sonia Ghandi, başkentin güvenliğinden sorumlu İçişleri Bakanı Amit Şah’ın istifasını istedi.
Binlerce kişi Mondi’nin ulusalcı hükümetinin geçirdiği yeni vatandaşlık yasası için sokağa çıktı. Sokağa çıkanlar arasında yasaya karşı olanlar ve yasayı destekleyenler vardı. Bu da çatışmalar yaşanmasına neden oldu.
Vatandaşlık kanunu Müslümanlar’ın ağırlıklı olduğu komşu ülkelerden gelen gayrimüslimlerin Hindistan vatandaşlığı almalarını kolaylaştırıyor. Yasa Pakistan, Afganistan ve Bangladeş'ten gelen 6 dini gruba vatandaşlık yolunu açıyor, ancak Müslümanlar’ı kapsam dışı bırakıyor.
Yasanın Müslümanlar’a karşı taraflı olduğunu belirtenler bunun Hindistan’ın seküler anayasasına da gölge düşürdüğünü söylüyor.
Çarşamba günü ABD Uluslararası Dini Özgürlükler Komisyonu şiddet olaylarından dolayı teyakkuzda olduğunu bildirdi ve Hindistan hükümetine çeteleri kontrol etmesi, dini azınlıkları ve hedef olan diğer insanları koruması çağrısı yaptı.
Yeni Delhi’deki ABD Büyükelçiliği de vatandaşlarına temkinli olması uyarısında bulundu.
Reuters haber ajansına konuşan görgü tanıkları Yeni Delhi’nin kuzeydoğusunda kundaklama ve yağmacılık olayları yaşandığını, eli sopalı çetelerin sokakları doldurduğunu bildirdi.
Reuters’a göre Hindular’ ve Müslümanlar’ın kalabalık evlerde yaşadığı Brijpuri bölgesinde bir cami tahrip edildi ve hükümet karşıtı göstericilerin kullandığı alan yakıldı.
Caminin yakınındaki ilk yardım çadırı parçalandı, caminin içi de ateşe verildi.
Bölge sakinlerinden Muhammed Arif, her iki tarafı da koruması gereken polisin yalnızca bir tarafa yardım ettiğini öne sürdü.
Yerel hastanelerse tedavi altında alınan yaralılar arasında hem Müslümanlar’ın hem de Hindular’ın bulunduğunu bildirdi.
Camiye birkaç sokak mesafedeki bir devlet okulu da yağmalandı ve yakıldı. Okulun bekçilerinden biri Müslüman çetelerin okula zorla girerek yağmaladıklarını bildirdi.
Şiddet olayları ABD Başkanı Donald Trump’ın Hindistan’a yaptığı ilk ziyaret sırasında başladı. Ziyaretin ikinci gününde meydana gelen olaylarda 10 kişi hayatını kaybetti. Trump Çarşamba günü itibariyle Hindistan’dan ayrıldı, çatışmalarda ölenlerin sayısıysa 24’e çıktı.
Başkan Donald Trump 180 milyonluk Müslüman azınlık nüfusuna sahip Hindistan’ı hoşgörü ülkesi olarak tanımlamıştı ve ‘’Hindistan özgürlüğü, bireysel hakları, hukukun üstünlüğünü ve her insanın itibarını gururla kucaklayan bir ülke. Birliğiniz dünya için ilham kaynağı’’ ifadelerini kullanmıştı.
