İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerine iki hafta kala tansiyon yükseliyor.
Bayramın ilk iki gününü Doğu Karadeniz’de geçiren CHP’nin İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu’nun Ordu’dan dönüşü sırasında Vali Seddar Yavuz’un talimatıyla VIP salonuna alınmaması sonrası havaalanında yaşanan gerilimin üzerinden dört gün geçmesine rağmen tartışma devam ediyor.
Hükümete yakın medyada CHP adayının Ordu valisine hakaret ettiği ses kayıtları yayınlanırken ana muhalefet partisi temsilcileri bu kayıtlarının montajlanmış olduğunu iddia ediyor. Ordu Valiliği ise Ekrem İmamoğlu hakkında Ordu Cumhuriyet Savcılığı’na şikayette bulundu.
Yıldırım’dan İmamoğlu’na, “Her önüne geleni doğrarsa bu olmaz” eleştirisi
İmamoğlu’nun Ordu Valisi ile hakkındaki yaklaşımına İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarıştığı Binali Yıldırım’dan da tepki geldi.
Hükümete yakın Kanal 7 Televizyonu’nda bir programda konuşan Yıldırım, “Kendini bir şekilde gözden geçirmesi lazım. Öfke kontrolü önemli bir şey. Dün de kendisine bir çağrı yaptım, bir özür bekliyorum. Vali devleti temsil ediyor. Vali kendisini ifade edemez, memurdur. Siyasetçi her türlü ağır eleştiriye hatta hakarete muhatap olabilir. Buna hazırlıklı olması lazım. Her önüne geleni doğrarsa bu olmaz” dedi.
İmamoğlu: “Karadeniz’deki güzel atmosferi gölgelemek için Ordu Valisi bize tuzak kurdu”
Ekrem İmamoğlu ise Ordu Valisi Seddar Yavuz’un kendisine tuzak kurduğunu savunuyor. Bugün İstanbul’da basın toplantısı düzenleyen CHP adayı, Doğu Karadeniz seyahatinin başlangıcında Trabzon’da uçaktan indiğinde de VIP salonundan çıktığının altını çizdi.
Son tarifeli sefer yapıldıktan üç saat sonra havalimanına geldiğini belirten İmamoğlu, “Terminaller bomboş, biz VIP kapısına geliyoruz. VIP kapısındaki otopark giriş bariyerleri açılıyor. Araçlarımız içeri alınıyor. Ben içerde ne olup bittiğinden haberdar değilim. Kapıdaki insanlarla vedalaşıyoruz, fotoğraf çekiliyoruz, helalleşiyoruz. Bir milletvekili geliyor, 'İçeri girelim başkanım' diyor, koluma giriyor. Kapıdan içeri geçiriyor beni. Ve bu esnada içerdeki kargaşayı görüyorum. Bizim VIP'den geçmemize dönük bir engel oluşturulacaksa ya da Vali buna müsaade etmiyorsa, kapatırsın VIP salonunu, kapatırsın ışıklarını, kimseye içeri almazsın. İnsanlar da gider, öbür terminalden biner. Ama siz kapıyı açık bırakıyorsunuz. Kapıdan içeri insanlar giriyor. Benim annem babam, o yaşlı insanlar çantalarını x-ray'den geçiriyorlar. Memur geçişine imkan tanıyor. Ben içeri giriyorum. Ortada bir kaos karmaşa. Böyle bir ortamda bize sayın Vali bir tuzak kurmuştur. Bir tuzakla bir şov yaparak ne yazık ki Karadeniz'deki o güzel ortamı, atmosferi gölgeleme çabası içerisine düşmüştür” dedi.
CHP’nin İstanbul adayı, Ordu Valisi’ne hakaret ettiği iddialarını da reddetti.
Soylu’dan İmamoğlu’na, “Koç’un özel uçağı tahsis edilmiş saltanat sürüyorsun”
İmamoğlu’nun Doğu Karadeniz gezisi hakkındaki ikinci tartışma ise kullandığı uçakla ilgiliydi.
İstanbul seçimi ile ilgili en çok faaliyet yapan kabine üyesi konumunda olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün Koç Holding’in özel uçağını CHP adayına tahsis ettiğini söyledi.
İstanbul’un Bağcılar ilçesinde muhtarlarla toplantı yapan Soylu, “Daha dün musakka hesabı yapıyordun. Dedin ki 'Ben antrikot yemiyorum', bugün saltanat sürüyorsun özel uçaklarla. Koç'un özel uçağı, altına tahsis edilmiş. Kusura bakmayın, ben bir şey görüyorum, beni kim kınarsa kınasın Gezi olaylarında otel tahsis edenler bugün uçaklarını tahsis ediyorlar. Gezi olaylarında BBC Türkçeyi İngiliz televizyonunu tahsis edenler bugün televizyonlarını tahsis ediyorlar. Gezi olaylarında Kandili harekete geçirenler bugün Kandili hareket geçiriyorlar. Gezi olaylarında FETÖ'yü tahsis edenler, bugün de FETÖ'yü tahsis ediyorlar. Ben ahmak değilim, her şeyi görüyorum” dedi.
Koç Holding: “Uçuş öncesi tahsilat yapıldı, Binali Yıldırım da Setair’den helikopter kiraladı, suçlamaları reddediyoruz”
Soylu’nun bu sözlerine ilk yanıt Koç Holding’den geldi.
Açıklamayı “talihsiz” bulan holding yayınladığı açıklamada, “Sayın İmamoğlu’nun bahse konu olan uçuşları da bu kapsamda olup, havacılık sektöründe tanınan iki aracı şirket vasıtasıyla Setair’e ulaşmış, faturaları kesilerek uçuşlar öncesinde tahsilatları gerçekleşmiştir. İlaveten Sayın Binali Yıldırım da 3 Mart’ta Setair’den kiralanan helikopter ile yolculuğunu tercih ettiğini bu vesileyle ifade etmek isteriz. Oluşan mevcut gündem itibariyle bu durumu izah ediyor olmaktan ötürü de hicap duyuyoruz. Koç Topluluğu siyasetin bir parçası değildir. 90 yıllık tarihimiz boyunca ülkemizin ekonomik ve toplumsal kalkınması için var gücüyle çalışmış bir topluluğun günlük siyasi söylemler üzerinden polemik konusu yapılmasını yakışıksız buluyor, yöneltilen tüm suçlamaları reddediyoruz” ifadelerine yer verdi.
İçişleri Bakanı ise hem Koç Holding’le polemiğe twitter hesabından devam etti.
Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç’un 40 yıllık berberinin Atina’ya yerleşmesinin ardından Yunanistan’ın başkentine giderek traş olduğu iddialarına göndermede bulunan Soylu, twitter hesabında Koç Holding’e de atıfta bulunarak, “Ben tıraşımı Yunanistan’da olmam Türkiye’de, Sultangazi Esentepe Mahallesi’nde, Kahtalı Mahmut Usta’da olurum. Sizin talihsizliklerinizi iyi biliriz. Bildiğimizi de bilirsiniz” yazdı.
İmamoğlu: “Yalan ve iftira atan aynaya bakmalı”
CHP adayı ise İçişleri Bakanı’nın sözünü ettiği uçağı Koç Holding’in şirketi Setair’den kiraladıklarını açıklarken kendi ismiyle FETÖ’yü birlikte anan Soylu’ya tepki gösterdi:
“Kiralanan uçakla ilgili, biz kimseden uçak tahsis almış değiliz. Ayıptır, günahtır. Kritik olan, bizim kiraladığımız özel uçakla ilgili yalan konuşulması değil. Benim 3 çocuğum ve eşimle ilgili yapmış olduğum tatilin, nereye gittiğime ilişkin takibe çalışan Sayın İçişleri Bakanı'nı kınıyorum. Uçak bizi Dalaman'a bırakmıştır. Bu sabaha karşı Sabiha Gökçen'e iniş yaptım. Sayın Bakan açıklamalarıyla nereye varmak istemektedir? Sayın Bakan'ın bu süreçte yarattığı ve yaşattığı iftiralar ve yalanlar, terör örgütü ile yan yana anma isteği. Kim yalan ve iftira atıyorsa o insanın önce aynaya bakması lazım” dedi.
