Erişilebilirlik

‘İran’a BM Yaptırımı Şimdilik Devreye Girmeyecek’


İran’ın ABD'yle yaşanan gerilimin ardından düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stoğunda 2015 tarihli nükleer anlaşmada belirtilen sınırların üzerine çıkması sonrası Tahran’a BM yaptırımlarının yeniden devreye girmesi olasılığı gündeme geldi. Nükleer anlaşmaya taraf olan Avrupa ülkeleri bu yaptırımların devreye girmesini öngörecek maddeyi şu an için işletmeyeceklerini açıkladı.

İran Viyana’da Avrupa ülkeleriyle yapılan temaslardan beklediği sonucun çıkmaması üzerine Pazartesi günü düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stoğunda izin verilen miktarın üzerine çıktığını açıkladı, İran’ın nükleer anlaşmaya uyup uymadığını denetleyen Atom Enerjisi Kurumu da bunu doğruladı.

İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif Tahran’ın bu hamlesinin nükleer anlaşmayı ihlal etmediğini, İran’ın ABD’nin anlaşmadan geçtiğimiz yıl tek taraflı olarak çıkmasına karşılık olarak böyle bir adım attığını savundu.

“İran ateşle oynuyor”

ABD Başkanı Donald Trump da İran’a bir mesajı olup olmadığı yönündeki soruya “Bir mesajım yok. Ne yaptıklarının farkındalar. Ne ile oynadıklarının farkındalar. Bence ateşle oynuyorlar. O yüden İran’a bir mesajım yok” şeklinde konuşmuştu.

ABD’nin anlaşmadan çekilmesinin ardından anlaşmada imzası olan Fransa, Almanya ve İngiltere anlaşmayı kurtarmak için yoğun bir diplomasiyle devreye girmiş, ABD ve İran arasında yaşanan diplomatik gerilimin Birleşmiş Milletler düzeyine taşınmasını engellemeye çalışmıştı.

İran’ın nükleer anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerini askıya alma yoluna gitmesinin ardından Avrupa ülkelerinin tavrının ne olacağı merak ediliyordu.

Avrupalı bir diplomat İran’la 2015 yılında imzalanan anlaşmada yer alan “anlaşmazlık çözümü mekanizması” maddesini devreye sokup sokmayacaklarına ilişkin soruya “Şu aşamada hayır. Krizde tansiyonu düşürmeye çalışıyoruz” yanıtını verdi.

Çin: “Gerilimin temel sebebi ABD’nin İran politikası”

Anlaşmaya taraf olan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi üyelerinden Çin de İran’ın attığı adımdan duyduğu üzüntütüyü ifade etti ancak tüm taraflara itidal çağrısı yaptı. Yapılan açıklamada “ABD’nin İran üzerindeki baskıyı arttırma politikasının şu anda yaşanan gerilimin temel sebebi olduğu” vurgulandı.

Fransa’dan İran’a çağrı

İran’ın nükleer anlaşmaya taraf olan Avrupa ülkeleriyle yaptığı temaslarda temel talebi ve ABD ile yapılacak olası görüşmelerde önkoşulu petrolünü 2018 yılının Nisan ayında yani Washington’un anlaşmadan çekilmesi öncesindeki düzeylerde satmasına izin verilmesi.

İran petrolünü bu miktarda satma imkanına sahip olana kadar nükleer anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerini teker teker askıya alacağını söylemiş, nükleer kısıtlamalar karşılığında ekonomik kazanım sunan bir anlaşmadan en azından bunun beklenmesi gerektiğini ifade etmişti.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da İran’la nükleer anlaşmanın tamamına bağlılığını ifade etti, İran’dan da bir an önce düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum stoğu miktarını anlaşmada belirtilen sınırın altına çekmesini ve nükleer anlaşma kapsamında taahütlerinin sorgulanmasına meydan verecek başka adımlardan kaçınmasını istedi.

İran’daki casusluk davasında idam cezası istemi

ABD ve İran arasında yaşanan geirlimin bir diğer ayağı da İran’da geçtiğimiz yıl ABD adına İran ordusunda ve nükleer kurumlarda casusluk yaptıkları gerekçesiyle tutuklanan ABD ve İran vatandaşı kişiler.

İran devlet televizyonuna göre İran’da casusuluk davasında yargılanan bu kişiler için savcılık idam cezası istedi.

İran geçtiğimiz ay savunma bakanlığına bağlı bir birimde görev yapan eski bir çalışanı CIA için çalıştığı gerekçesiyle idam ettiğini açıklamıştı.

İran adalet bakanlığı sözcüsü de yaklaşık 1 yıl önce tutuklanan ve sayıları verilmeyen zanlıların askeri mahkemede görülen davada idam cezasıyla karşı karşıya olduklarını belirtti.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG