Diyarbakır'daki bir araştırma şirketinin belediyelerine kayyum atanan Van, Diyarbakır ve Mardin’de yaptığı kamuoyu araştırmalarında, kayyumlara destek düşük çıktı. Araştırmaya katılan 4 kişiden 3’ü kayyum uygulamasının yanlış olduğunu söyledi.
Rawest Araştırma şirketi, kayyumların ne kadar destek gördüklerini belirlemek amacıyla 26-30 Ağustos 2019 tarihleri arasında, Diyarbakır, Mardin ve Van’da bir araştırma yaptı. Bin 536 kişiyle görüşülerek yapılan araştırmada, kayyumlara destek düşük çıktı.
Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 76,4’ü kayyum uygulamasını doğru bulmuyor. Kayyumlara destek ise yüzde 23,6 oranında kaldı. Kayyum uygulamasının yanlış olduğunun düşünenlerin oranı Diyarbakır’da yüzde 81.3, Mardin’de yüzde 69.7, Van’da ise yüzde 76.4 çıktı. Kayyumlara destek oranı ise Diyarbakır’da yüzde 18.7, Mardin’de yüzde 30.3, Van’da ise yüzde 28.6 oldu.
Raporun sonuç bölümünde şu görüşlere yer verildi: "Şehirleşme ve gelir düzeyi arttıkça AK Partili seçmen içerisinde de kayyum atanmasını yanlış bulanların oranı artıyor. Mardin’de Arap ve Van’da Türk seçmenin kayyum kararını doğru bulma oranı, bu şehirlerde AK Parti’ye oy vermiş olan Kürtlere göre daha yüksektir. Bu durum oy verdikleri partiler aynı olsa bile bölgedeki Türk ve Arap ile Kürt seçmeninin Kürt meselesine dair gelişmelerde duygusal ve politik reflekslerinin farklılaştığını gösteriyor. Hüda-Par seçmeni başta olmak üzere, HDP ve Cumhur İttifakı dışındaki partilere oy verenlerin kayyım atamalarına bakışı, AK Parti’den çok HDP seçmeni yönünde bir eğilim gösteriyor. Kayyım atanan her üç şehirde de, Kayyım atanmasını yanlış bulanların oranı HDP’nin 7 Haziran 2015 seçimlerindeki oy seviyesine yakınlaşmıştır.”
Araştırma sonuçlarını VOA Türkçe’ye değerlendiren Rawest Araştırma Şirketi’nin Genel Müdürü Rojesir Girasun, AKP tabanının da kayyumlardan rahatsız olduğunu söyledi. Girasun, "Üç şehirde HDP oylarının üstünde kayyum atanmasını yanlış bulan bir durum değerlendirmesi var. Özellikle Diyarbakır’da yüzde 81 oranında. Üç ilde de söylenebilecek en önemli şey, HDP’nin 7 Haziran oylarına çok yakın bir tepki var. Bu tepkiler HDP’ye oy olarak geri dönecek anlamına gelmiyor. Ancak söylenebilecek en önemli şey, AK Parti’nin bölgedeki Kürt meselesine dair politikalarının artık kendi tabanında da çok bir karşılık bulmadığı. 2016’da HDP’nin yürüttüğü politikalarla ilgili kendi tabanını ikna edememesi halinin, 3 yılın sonunda AK Parti’nin bu defa kendi tabanını ikna edememesine döndüğünü görüyoruz. Hem İstanbul hem Ankara, Adana, Mersin gibi yerlerin kaybedilmesinden sonra AK Parti’de bir iniş gözlemliyoruz. BU dönemde Kürt meselesine dair bu olumsuz adımları atıyor olması, AK Parti için yakın zamanda tehlike çanlarının çalmasına sebebiyet veriyor. Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi, bölgede de ekonomik kriz kendini hissettiriyor. Bununla beraber anti demokratik baskıyı tolere edecek ortamı da ortadan kaldırıyor” dedi.