Las Vegas’daki saldırıyla ilgili soruşturmada, daha önce sabıkası olmayan Stephen Paddock’un nasıl olup da Amerikan tarihinin en kanlı silahlı saldırısını düzenlediği sorusuna yanıt aranıyor.
Ancak yetkililerin yaşadığı zorluk, Paddock’la ilgili çok az ipucunun olması. Paddock’ın kendi halinde, gizli bir hayat yaşayan, hiç yakın arkadaşı olmayan, çok düşük profilli biri olduğu belirtiliyor. Tanıyanlar da, onun böyle birşey yapabileceğine önceden ihtimal vermediklerini söylüyor. Paddock’ın sosyal medya hesabı ya da dış dünyayla net bir bağlantısının da olmaması, olayı aydınlığa kavuşturmayı zorlaştıran bir diğer unsur.
Dolayısıyla, geçmişteki benzer vakaların aksine, polisin üzerine gidebileceği net bir ipucu bulmakta zorlandığı yönünde haberler yer alıyor.
Hatta Federal Soruşturma Dairesi FBI’ın iki numarası bile, cezai sabıkası olmayan bir kişinin nasıl böyle bir katliama girişebildiğinin ortaya çıkarılamamasından şaşkınlık yaşadığını söyledi. FBI Direktörü Yardımcısı Andrew McCabe, “Bu kişi ve saldırı, bu tür toplu saldırılarda hemen bulabileceğiniz türden ipuçları bırakmadı. Daha yapacak çok işimiz var” diye konuştu.
Soruşturmada, birden fazla evde onlarca silahı ve mühimmatı ortaya çıkarılan Padock’ın neden bu kadar çok silah biriktirmeye başladığı, akli dengesini etkileyen bir olay yaşayıp o yüzden mi böyle ölümcül planlar yaptığı üzerinde duruluyor.
Başka daireler de kiralamış
Polis ayrıca Paddock’ın daha önce Las Vegas ve Chicago’da başka müzik festivallerini gören binalarda da daireler kiraladığı bilgisine ulaştı.
Bir diğer bilinen unsur da, Paddock’ın sıkı bir kumarbaz olduğu.
Yetkililer, ağzının içine kurşun sıkarak intihar eden Paddock’ın aslında saldırıdan kaçmayı planladığını da kaydediyor. Hatta Paddock’ın uçak benzini taşıyan tankerlere ateş ederek dikkat dağıtmayı ve o esnada da kaçmayı tasarladığı yönünde bilgiler medyaya yansıdı.
Clark ilçesi polis müdürü Joseph Lombardo da dün gece düzenlediği basın toplantısında, Paddock’ın bu kadar silahı biriktirmesi ve hazırladığı titiz plan gözönüne alındığında saldırıya uzanan süreçte yardım almış olması gerektiğini söyledi. Bu arada saldırı sırasında polisin Paddock’ın 32’nci kattaki yerini tespit etmesinin 12 dakika sürdüğü de ortaya çıktı.
Kız arkadaşı konuştu
Soruşturmada gözler Paddock’ın kız arkadaşı 62 yaşındaki Marilou Denley’nin üzerindeydi. Saldırı sırasında doğum yeri Filipinler’de olan Denley, Los Angeles’e döner dönmez FBI tarafından sorguya alındı. Ama Denley de, avukatı üzerinden yaptığı açıklamada, Paddock’ın böyle bir niyeti olduğuna dair hiçbir işaret vermediğini söyledi, Paddock’ı “sessiz, nazik” biri olarak tanımladı.
Yetkililer, Paddock’in bilgisayarları ve diğer elektronik cihazları üzerinde yapılan incelemelerde de ideolojik bir güdü, aşırılık yanlıları ya da aktivist gruplarla açık bir bağlantı ya da akli denge bozukluğuna dair bir işaret bulamadı.
Soruşturma yetkilileri, Paddock’ın saldırıdan günler önce Filipinler’deki Denley’ye gönderdiği 100 bin doların da izini sürüyor. Denley önce, ailesine Filipinler’de ev alması için bu parayı gönderdiğini söylediği için sevindiğini ama daha sonra ‘kendisinden ayrılmak için miydi’ diye tedirginlik yaşadığını anlattı.
Otelde bedavaya kaldı
Bu arada haberlerde, Paddock’ın kaldığı otel odasının 590 dolar ücreti olduğu ama Paddock’ın iyi müşteri olması ve her gelişinde 10 binlerce dolarlık kumar oynaması nedeniyle odanın bedava verildiği bilgisine de yer verildi.
Başkan Donald Trump da dün eşi Melania’yla Las Vegas’daydı. Trump çifti, saldırı sonrası ilk müdahale edenler, yaralılar ve doktorlarla buluştu.
Trump, acil durum çalışanları ve doktorların saldırı sonrası hızlı müdahalesini överek, “Profesyonelliğe muazzam bir bağlılık gördüm. Bu, Amerikalı olmaktan gurur duymamıza vesile oluyor” dedi. Trump çifti, üniversite hastanesinde yaralı sekiz aileyle görüştü ve bazı yaralıları yataklarında ziyaret etti
Yerel polis teşkilatında da polis ve Nevadalı siyasetçilerin önünde bir konuşma yapan Trump, “Bizi tehdit eden şerle tanımlanamayız. Amerikalılar ölüme ve nefrete sevgi ve cesaretle meydan okudu, kendi hayatlarını tehlikeye atma uğruna diğerlerinin yardımına koştu” dedi.
