Erişilebilirlik

9 Mayıs Amerikan Basınından Özetler


9 Mayıs Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:18 0:00

Washington Post, Başkan Trump’ın “yürütme imtiyazı”nı devreye sokarak Rusya soruşturmasını yürüten özel yetkili avcı Robert Mueller’ın hazırladığı raporun redakte edilmemiş orijinaline erişime engelleme getirdiğini bildiriyor. Gazete, Trump’ın, raporun orijinalini görmeyi talep eden Kongre’yle anayasal bir anlaşmazlık içine girdiğini ve meselenin mahkemeler tarafından çözülebileceğini kaydediyor. Habere göre Trump Yönetimi’nin raporun Kongre’ye kamuoyuna erişimini engelleme girişimi, Temsilciler Meclisi Yargı Komisyonu’nun Kongre’de ifade vermeyi reddeden Adalet Bakanı William Barr’ı Kongre’ye itaatsizlikle suçlama kararı almasını izledi. Anayasal krize girildiğini kaydeden Temsilciler Meclisi Yargı Komisyonu Başkanı Jerry Nadler, Amerikan hükümetinin zorba ve baskıcı bir döneme girip girmeyeceğini sınamanın zamanının geldiğini söyledi. Kongre’deki Demokratlar Mueller raporunun tamamını inceleyip Trump hakkında başkanlıktan azil sürecini başlatıp başlatmamaya karar vermeyi planlıyordu. Trump’ın gerek Mueller raporu gerekse vergi beyannamelerinin ilgili komisyonlara iletilmesi konusunda işbirliği yapmayı reddetmesi, Demokrat Parti’yi, meseleyi mahkemelere taşımakla başlayacak yargı sürecinin aylar alması gerçeğiyle yüz yüze getiriyor.

Washington Post bugün ayrıca Başkan Trump’ın, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’yu iktidardan indirme girişiminin başarısız olması üzerine yönetiminin güttüğü sert ve saldırgan stratejiyi sorgulamaya başladığını yazıyor. Gazete, Trump Yönetimi yetkilileri ve Beyaz Saray danışmanlarına dayandırdığı haberinde, Trump’ın Maduro’nun düşürülüp yerine genç muhalif lideri getirme girişiminin kolay olacağı konusunda yanlış yönlendirilmiş olmaktan yakındığını bildiriyor. Habere göre Trump’ın Venezuela stratejisi konusundaki memnuniyetsizliği, ulusal güvenlik danışmanı John Bolton’ın tavsiyelerine odaklanıyor. Trump ayrıca yabancı ülkelerdeki siyasi bataklıklara bulaşmama tavrına ters düşecek bir Venezuela taktiği geliştirilmesinden rahatsızlık duyuyor. Trump Yönetimi’nin Venezuela politikasının şimdilik değişmediği, ancak Amerikalı yetkililerin Maduro’nun iktidarı bırakma sürecinin uzaması olasılığı hakkında daha ihtiyatlı olduğu gözleniyor. Trump Yönetimi içindeki yetkililere göre Başkan, Bolton ve etrafındakilerin Maduro’yu ciddiye almadıklarını, Maduro’nun “çetin ceviz” çıktığını ve iktidarı kısa sürede bırakacağı konusunda danışmanları tarafından yanıltıldığını söyledi.

New York Times ise Amerika ve İran arasında dört yıldır kontrol altında tutulan krizin İran’ın 2015 tarihli nükleer anlaşmanın kısıtlamalarından uzaklaşmaya başlayacağı açıklaması ve Trump Yönetimi’nin getirdiği yeni yaptırımlarla tekrar körüklendiğini yazıyor. Habere göre Amerika ve İran arasındaki restleşme, iki ülkenin Avrupalı müttefiklerinin çapraz ateşte kalmasına neden oldu. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin dünya güçleriyle 2015’te imzaladığı anlaşma konusundaki sözleri, anlaşmanın feshedildiği anlamına gelmese de, geleceğini tehlikeye soktu. Ruhani, dün yaptığı açıklamada, İran’ın savaş değil diplomasi yolunu seçtiğini, ancak bu diplomasinin yeni bir söylem ve yeni bir mantıkla yürütüleceğini kaydetti. İran Cumhurbaşkanı, anlaşmadan tamamen çıkmak yerine nükleer santrifüjlere başlamak ve nükleer malzeme üretmek için küçük adımlar atılacağını söyledi. Ruhani ayrıca Avrupa ülkelerini İran’ı dışlama konusunda Amerika safına katacak ya da müzakere süreci yıllar alan uluslararası nükleer anlaşmaya sadık kalmaya zorlayacak bir seçim yaptırmak için adımlar atıyor. İran, petrol gelirindeki kayıpları telafi etmesi ve uluslararası mali sisteme katılmasını sağlaması için Avrupa ülkelerine 60 gün süre tanıdı. Beyaz Saray ise İran’ın bu açıklamasından birkaç saat sonra çelik, alüminyum, demir ve bakır sektörlerine yönelik yeni yaptırımları açıkladı. Trump Yönetimi’nin tahminlerine göre İran’ın endüstriyel metal sektörü, toplam ihracatının yüzde 10’unu oluşturuyor.

Wall Street Journal ise Çin’in Amerika’yla yürütülen ticaret müzakerelerindeki tavrını sertleştirmesinin, Başkan Trump’ın yaptığı son açıklamaların ve attığı son adımların Çin tarafından Amerika’nın taviz vermeye hazır olduğu şeklinde yorumlanmasının bir sonucu olduğunu kaydediyor. Habere göre taraflar arasında bugün başlayacak üst düzey görüşmelerin havası büyük ölçüde değişmiş durumda. Gazete bundan daha bir hafta önce anlaşmaya varıldığı şeklinde bir hava oluştuğunu, müzakerecilerin bugünse anlaşmanın darmadağın olmasını engellemeye çalıştığını yazıyor. Amerika’nın yarın gece yarısından itibaren 200 milyar dolarlık Çin malına uygulanan yüzde 10’lük gümrük tarifesini yüzde 25’e çıkarmak için dün gereken adımları atması, anlaşma üzerindeki baskıları daha da arttırdı. Müzakereleri izleyen gözlemcilere göre Çin, Başkan Trump’ın faiz oranlarını indirmesi için Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell’a baskı yapmasını, Amerikan ekonomisinin iddia edilenden daha kırılgan olduğu şeklinde yorumladı. Trump’ın Çin Devlet Başkanı Şi Jinping’i dostu olarak gördüğünü ilan etmesi ve Çin’in Amerika’dan ithal ettiği soya fasülyesi miktarını arttırma taahhüdü vermesini övmesi, gazeteye göre Çin’i Amerika’ya karşı cesaretlendiren etkenlerden bazıları.

XS
SM
MD
LG