Wall Street Journal, hatalı hesaplamaların ve yanlış adımların Amerika ve Çin arasında yapılan ticaret müzakerelerine zarar verdiğini yazıyor. Gazete, Başkan Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Jinping'in 1 Aralık'taki Buenos Aires görüşmesinden bu yana iki ülkenin başarıyla uzlaşmasının formülünün bulunamadığını, ticaret müzakerelerinde varılan noktanın bunun bir göstergesi olduğunu bildiriyor. Habere göre ticarette yeniden anlaşma sağlamak, eninde sonunda Başkan Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi arasındaki kişisel ilişkiye bağlı olabilir. Beyaz Saray ekonomi danışmanı Larry Kudlow, dün Fox Haber'e yaptığı açıklamada, müzakerelere devam etmek için Çin'in baş müzakereci Robert Lighthizer ve Hazine Bakanı Steven Mnuchin'i davet ettiğini, ancak henüz somut bir plan yapılmadığını söyledi. Kudlow, Trump ve Şi'nin Haziran ayı sonunda Japonya'da yapılacak G-20 zirvesinde tekrar görüşmesinin beklendiğini kaydetti. Çin'in hızlı ekonomik yükselişiyle alt üst olan dünya düzenini yeni küresel ticaret kurallarına oturtmanın gerekliliğine değinen gazete, her iki ülkenin de güçlü olduğu görüntüsü sergilemek istediği yorumunda bulunuyor. Ancak ticari anlaşmazlıkların uzun sürmesi, gerek Çin gerekse Amerikan ekonomisinin çalkantılı bir döneme girme riskini arttırıyor. 2020 başkanlık seçimlerinin yaklaşmakta olması ise denkleme yeni bir bilinmez daha ekliyor. Gazete, Çin ve Amerika arasında varılacak bir anlaşmayı, Amerika'nın güvenlik gerekçesiyle Çin teknoloji firması Huawei aleyhine başlattığı kampanya ve Güney Çin Denizi'ndeki anlaşmazlıklar gibi meselelerin çözümü açısından bir fırsat olarak değerlendiriyor.
Washington Post ise coğrafi olarak Japonya ve Rusya arasında yer alan Büyük Okyanus'taki Kuril Takımadaları'ndan bazıları üzerindeki anlaşmazlıklarla ilgili haberi ana sayfasına taşımış. Gazete, Rusya ve Japonya'nın kuzeyi arasındaki takımadalardan bazılarının Rusya'nın kontrolünde olduğunu, ancak Japonya'nın, Rusya'nın bu adalardaki hakimiyetinin yasadışı olduğunu iddia ettiğini yazıyor. Habere göre Tokyo ve Moskova arasında yapılan görüşmelerden, Rusya'nın Kızıl Ordu'nun İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru ele geçirdiği bu adaları Japonya'ya iade etmeye niyetli olduğu sonucu çıkıyor. Gazete, böyle bir hamlenin, Putin'in Amerika'nın en yakın müttefiklerinden Japonya'yla ilişkileri sıkılaştırmasına yardımcı olacağı yorumunda bulunuyor. Öte yandan Rus milliyetçileri, Putin'in bir karış Rus toprağını bile teslim etmemesi için protestolar düzenliyor. Japonya ise Rusya'nın egemenliğindeki adaları Kuzey Toprakları olarak tanımlıyor. Hatta Japonya Başbakanı Şinzo Abe, bu adaları Japonya'ya kazandırmayı kişisel bir mesele haline getirmiş durumda. Kuril Adaları'nda yaşayanlar içinse bu tartışma daha çok varolma ve kimlik arayışı düzleminde gerçekleşiyor. Putin'in yaşadığı çelişki ise ülke içindeki Rus milliyetçilerin talepleriyle Amerika'nın yakın müttefiki Japonya'yla ilişkileri sıkılaştırma arasında bir seçim yapma zorunluluğu.
New York Times ise Rusya'nın beşinci nesil olarak tanımlanan 5G mobil teknolojisi aleyhine yürüttüğü kampanyanın ayrıntılarını aktarıyor. Habere göre 5G teknolojisi, otomobilleri, fabrikaları, kentleri birbirine bağlanacak yeni nesil kablosuz teknoloji çağının başlangıcı olarak kabul ediliyor. Ancak Rus medya ağı RT America'nın kısa süre önce yayınladığı ”İnsanlık Üzerinde Yapılan Tehlikeli Deney” adlı programda, 5G teknolojisinin insan sağlığı üzerinde çok ciddi zararları olan, beyin kanseri, kalp tümörleri, otizm ve Alzheimer hastalığına yol açan bir teknoloji olduğu iddia edildi. Gazete, Amerikan istihbarat örgütlerinin, RT America'yı, 2016 başkanlık seçimlerine müdahalede kullanılan araçlardan biri olarak belirlediğini hatırlatıyor. Uzmanlarsa Rus medya kuruluşunun 5G teknolojisine yönelik olarak açtığı karalama kampanyasını jeopolitik açıdan önemli buluyor. Bunun nedeni, 5G'nin birbirine bağlı yeni bir dünya düzenini hedeflemesi, geleceğe yönelik teknolojilerin, ulusal güvenliğin ve inovasyona dayalı endüstrilerin gelişmesinde hayati rol üstlenme potansiyeline sahip olması. Küresel dezenformasyon faaliyetlerini izleyen teknoloji firması New Knowledge'dan Ryan Fox ise Rusya'nın ekonomik savaş açtığını, 5G teknolojisinde ilerleme kaydedemeyen Rusya'nın şimdi Amerika'nın geliştirdiği teknolojiyi kötülemeye ve geriletmeye çalıştığını kaydediyor. Öte yandan gazete, 5G'nin Washington ve Pekin arasında da sürtüşme yarattığını hatırlatıyor ve Rusya'yla Çin'in siyasi bir ”5G bloğu” oluşturmayı amaçlayabileceğinin altını çiziyor.