Washington Post gazetesi Demokrat ve Cumhuriyetçiler arasındaki anlaşmazlığın alt yapı çalışmalarına yansımasıyla ilgili bir habere yer veriyor. Gazete, iş dünyasının ve toplumun önde gelen isimlerinin siyasi partiler arasındaki anlaşmazlıkların ülkenin yaşlı alt yapı tesislerinin elden geçirilmesi çabalarını engellediği görüşünde olduğunu yazıyor. Haberde altyapı çalışmaları konusundaki umutsuzluğun, bu konuya çok önem verdiğini her fırsatta söyleyen ve 2016 başkanlık seçimini inşaat ve anlaşma yapma konusundaki yeteneklerini öne çıkartarak yürüten Trump’ın Demokrat liderlerle yapılan altyapı toplantısını terk etmesiyle tavan yaptığı belirtiliyor. Amerikan İnşaat Mühendisleri Topluluğu adlı kuruluş, 2017 raporunda altyapıdaki açıkların tamamlanması için ayrılan kaynakların gelecek 10 yılda 2 trilyon dolar arttırılması gerektiği hesabını yapmıştı. Haberde bu toplantıdan önce geçen ay aralarında Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi ve Senato azınlık lideri Chuck Schumer’ın da olduğu Demokrat Parti’nin önde gelen isimlerinin Beyaz Saray’dan çıkarken Trump’la 2 trilyon dolarlık altyapı paketi üzerinde uzlaştıklarını mutlulukla duyurdukları hatırlatılıyor. Bu rakam Trump’ın bir yıl önce teklif ettiğinin bile iki kat üzerindeydi. Vergi Reformu için Amerikalılar adlı grubun başkanı Grover Norquist bu ayın başında yaptığı açıklamada 2 trilyon dolarlık altyapı anlaşması için olası vergi arttırımının başkanın gelecek seçimlerde bozguna uğramasına neden olacağını söylemiş ve Demokratlar’ın Başkan’ın bunu görmeyecek kadar saf olduğunu sandıklarını belirtmişti. Ancak gazeteye göre vergilerin arttırılması kadar altyapı çalışmalarında ilerleme kaydedilememesi de Trump’ı 2020 başkanlık seçimlerinde olumsuz etkileyebilir.
New York Times ise Avrupa Parlamentosu seçimlerinin sonuçlarının Avrupa Birliği karşıtları ve yanlıları arasındaki tartışmaların gelecek yıllarda daha da kızışacağını gösterdiğini yazıyor. Gazeteye göre AB karşıtı popülistlerin 751 koltuklu Avrupa parlamentosunun yüzde 25’ini elde etmesi bekleniyor bu da beş yıl öncesine göre yüzde 20’lik artışa işaret ediyor. Ancak katılımın beklenenden yüksek olması Avrupa yanlılarının da eskiye oranla çok daha motive olduklarının göstergesi. Habere göre gelecek yıllarda Avrupa’da entegrasyon yanlılarıyla karşıtlarının mücadelesi daha da yoğunlaşabilir. Parlamentoda seslerini eskisinden daha çok duyuracak olan ulusalcı ve popülistlerin göçün kontrol edilmesi ve bütçe konularında daha ısrarcı olacakları sanılıyor. Ancak uzmanlara göre AB yanlısı güçler bölünmüş görünse de aşırı sağın Avrupa Parlamentosu’nu ele geçirebileceği kaygısı katılımda büyük bir patlamaya ve Avrupa genelindeki Yeşil ve Liberal partilere desteğin artmasına neden oldu.
Wall Street Journal ise Başkan Donald Trump’ın Japonya ziyaretinde Başbakan Şinzo Abe’yle Kuzey Kore konusundaki görüşlerinde ortaya çıkan ayrılığın altını çiziyor. Haberde Trump’ın, Kuzey Kore’nin en son nükleer füze denemelerinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına aykırı olmadığı şeklindeki görüşüne dikkat çekiliyor. Başkan Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un sadece dikkat çekmeye çalışıyor olmasının muhtemel olduğunu belirterek son füze denemelerinin kendisini rahatsız etmediğini kaydetti. Başkan’ın Ulusal Güvenlik danışmanı John Bolton ise testlerin Güvenlik Konseyi kararlarını ihlal ettiğini söylemişti. Gazete Trump’ın bu konuda sadece danışmanıyla değil Kuzey Kore konusundaki bölgedeki önemli müttefiklerinden Japonya’yla da görüş ayrılığına düştüğünü yazıyor, zira Japonya Başbakanı Şinzo Abe de bu konuda Bolton’dan yana tavır alarak füze denemelerinin son derece üzücü olduğunu kaydetti, ancak Trump’ın Kim Jong Un’la iletişim kurma çabasını da takdir ettiğini söyledi.