Almanya Başbakanı Angela Merkel, polisle göstericiler arasında şiddetli çatışmalara sahne olan Atina ziyaretinde Yunanistan’ın izlediği çetin yolun mükafatını göreceğini açıkladı.
2009 yılında borç krizi patlak verdiğinden beri ilk kez Yunanistan’ı ziyaret eden Merkel Atina’nın reform alanında önemli başarılar elde ettiğini ancak ülkenin borç yükünü azaltma ve rekabet gücünü yeniden sağlama konusunda yapılacak daha çok iş olduğunu söyledi.
Merkel , Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras ile görüştükten sonra yaptığı açıklamada Atina’nın bir çok şeyi gerçekleştirdiğini belirtti.
Samaras ise Yunan halkının zor bir dönem geçirdiğini ancak reform sözünü tutacağını ve euro bölgesinde kalmaya kararlı olduğunu söyledi.
Merkel Atina ziyaretinde Yunan Başbakanı Antonis Samaras’la merakla beklenen Troyka raporunu ve Yunanistan'ın ek paraya ihtiyacı konusunu ele aldı. Samaras, son olarak yeni bir uluslararası yardım dilimi gelmezse, ülkesinin kasım ayından sonra iflasın eşiğine geleceğini duyurmuştu. Yunan Başbakanı geçen ay Berlin’e yaptığı ziyaretde yeni tasarruf önlemlerini hayata geçirebilmeleri için kendilerine biraz daha zaman tanınması talebinde bulunmuş, Merkel bu öneriyi red ettmişti. Samaras, Merkel’in ziyareti öncesinde Euro Bölgesi’nden ayrılmalarının ve eski para birimi drahmi’ye dönmelerinin felaket olacağını kaydetti.
Merkel'i altı saat süren ziyareti sırasında 7 bin polis korudu.
Son seçimde ikinci parti olan Sol koalisyon partisi Syriza’nın lideri Aleksis Cipras Merkel'i Yunanistan’a ‘manda’ bir ülkeymiş gibi hitap etmekle suçluyor..
Merkel’i Adolf Hitler’e benzeten ve bu şekilde resmeden afişlerle protestoları düzenleyen muhalefetin yanısıra Almanya genel olarak Yunan kamuoyunun ve basınının çok uzun bir süredir eleştiri oklarının hedefinde. Yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre Yunanların yüzde 76’sı Almanya’yı ‘düşman ülke’ olarak değerlendiriyor. Yunanlıların ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşulların ve kemer sıkma politikalarından başlıca sorumlusu olarak Almanya’yı gördüğü belirtilirken, Alman basınında son aylarda Yunanistan’la ilgili çıkan haber ve yorumların da Yunanlıların tepkisini artırdığı belirtiliyor.
Almanya’da özellikle bulvar gazeteleri geride kalan dönemde Yunanlıları ‘Sabahtan akşama kadar sirtaki dansı oynayan tembeller’ şeklinde ilan etti. Çok sayıda Alman siyasetçisi ise Yunanistan’ın imzaladığı anlaşmalara sadık kalmasını, aksi halde cezalandırılmasını istedi.
Bu arada işsizliğin adeta patladığı Yunanistan’dan Almanya’ya yönelik kalifiye işgücü akını da konunun diğer bir boyutu. Alman yetkililer her fırsatta yüzbinlerce kalifiye elemana, özellikle de mühendise ihtiyaç olduğunu belirterek Yunanlıları buraya göç etmeye yönlendiriyor.
2009 yılında borç krizi patlak verdiğinden beri ilk kez Yunanistan’ı ziyaret eden Merkel Atina’nın reform alanında önemli başarılar elde ettiğini ancak ülkenin borç yükünü azaltma ve rekabet gücünü yeniden sağlama konusunda yapılacak daha çok iş olduğunu söyledi.
Merkel , Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras ile görüştükten sonra yaptığı açıklamada Atina’nın bir çok şeyi gerçekleştirdiğini belirtti.
Samaras ise Yunan halkının zor bir dönem geçirdiğini ancak reform sözünü tutacağını ve euro bölgesinde kalmaya kararlı olduğunu söyledi.
Merkel Atina ziyaretinde Yunan Başbakanı Antonis Samaras’la merakla beklenen Troyka raporunu ve Yunanistan'ın ek paraya ihtiyacı konusunu ele aldı. Samaras, son olarak yeni bir uluslararası yardım dilimi gelmezse, ülkesinin kasım ayından sonra iflasın eşiğine geleceğini duyurmuştu. Yunan Başbakanı geçen ay Berlin’e yaptığı ziyaretde yeni tasarruf önlemlerini hayata geçirebilmeleri için kendilerine biraz daha zaman tanınması talebinde bulunmuş, Merkel bu öneriyi red ettmişti. Samaras, Merkel’in ziyareti öncesinde Euro Bölgesi’nden ayrılmalarının ve eski para birimi drahmi’ye dönmelerinin felaket olacağını kaydetti.
Merkel'i altı saat süren ziyareti sırasında 7 bin polis korudu.
Son seçimde ikinci parti olan Sol koalisyon partisi Syriza’nın lideri Aleksis Cipras Merkel'i Yunanistan’a ‘manda’ bir ülkeymiş gibi hitap etmekle suçluyor..
Merkel’i Adolf Hitler’e benzeten ve bu şekilde resmeden afişlerle protestoları düzenleyen muhalefetin yanısıra Almanya genel olarak Yunan kamuoyunun ve basınının çok uzun bir süredir eleştiri oklarının hedefinde. Yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre Yunanların yüzde 76’sı Almanya’yı ‘düşman ülke’ olarak değerlendiriyor. Yunanlıların ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşulların ve kemer sıkma politikalarından başlıca sorumlusu olarak Almanya’yı gördüğü belirtilirken, Alman basınında son aylarda Yunanistan’la ilgili çıkan haber ve yorumların da Yunanlıların tepkisini artırdığı belirtiliyor.
Almanya’da özellikle bulvar gazeteleri geride kalan dönemde Yunanlıları ‘Sabahtan akşama kadar sirtaki dansı oynayan tembeller’ şeklinde ilan etti. Çok sayıda Alman siyasetçisi ise Yunanistan’ın imzaladığı anlaşmalara sadık kalmasını, aksi halde cezalandırılmasını istedi.
Bu arada işsizliğin adeta patladığı Yunanistan’dan Almanya’ya yönelik kalifiye işgücü akını da konunun diğer bir boyutu. Alman yetkililer her fırsatta yüzbinlerce kalifiye elemana, özellikle de mühendise ihtiyaç olduğunu belirterek Yunanlıları buraya göç etmeye yönlendiriyor.
