Hollanda Anayasa Mahkamesi bir alt mahkemenin 1995 yılındaki Srebrenitsa’da Bosnalı Sırp güçler tarafından katledilen 350 Müslüman erkeğin ölümünde Hollanda’nın kısmen sorumlu olduğuna hükmetti.
Hollanda Anayasa Mahkemesi, Hollandalı askerlerden oluşan Birleşmiş Milletler barış gücünün, Bosnalı Sırp güçler tarafından öldürülmeleri tehlikesi altında olduklarını bilmelerine rağmen 13 Temmuz 1995’te Srebrenitsa yakınlarındaki askeri üste bulunan Müslüman erkekleri üsten çıkardığına hükmetti.
Mahkeme başkanı Kees Streefkerk “Devlet yanlış hareket etti” dedi, katliamda hayatını kaybedenlerin yakınlarına da Hollanda hükümetinden tazminat talep edebileceklerini söyledi.
Davaya müdahil olanlardan Munira Subasic, “Sorumlular. Her zaman da bu lekeyi taşıyacaklar. Neler olduğunu biliyoruz. Bunu bize bu mahkemenin söylemesine gerek yok.” diye konuştu.
Hollanda Savunma Bakanlığı da mahkeme kararıyla ilgili yaptığı açıklamada hükümetin Anayasa Mahkemesi’nin kararını ve kısmi sorumluluğu kabul ettiğini belirtti.
2017 yılında bir alt mahkemenin kararını onayan son hüküm Srebrenitsa Anneleri olarak bilinen ve Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan en büyük katliamında aile fertlerinin ölümünden Hollanda hükümetini sorumlu tutmak için uzun süre önce başlattıkları hukuk mücadelesinin son aşamasıydı.
O dönem öldürülen 350 Müslüman erkek, General Ratko Mladic’in komuta ettiği Bosnalı Sırpların bölgeye girmesinin ardından korku içinde Hollandalı askerlerin görev yaptığı BM barış gücüne sığınan Srebrenitsalı 5 bin Müslüman arasındaydı. Ratko Mladic 2017 yılında 8 bin yetişkin erkek ve erkek çocuğun öldürüldüğü katliamı planlamadığı gerekçesiyle Lahey’deki Birleşmiş Milletler Savaş Suçları Mahkemesi’nde soykırımdan suçlu bulunmuş, Mladic temyize gitmişti.
Hollanda Anayasa Mahkemesi katledilen kişilerin yakınlarının, Hollanda askerleri bu kişilerin üste kalmasına izin verseydi yüzde 10 hayatta kalma şanslarının olabileceğini gerekçe göstererek maddi kayıplarının yüzde 10’unu tazmin edebileceklerine hükmetti.
Katlimanda yakınını kaybedenlerden Kada Hotic “Hollanda hükümeti soykırımdan sorumlu. Yüzde 1 ya da yüzde 10, fark etmez, onlar sorumlu” diye konuştu. “Bizim para umrumuzda değil, biz adalet istiyoruz” diye de ekledi.
Katliamda ölenlerin ailelerine Hollanda barış gücü gazilerinden Remko Bruijine de Lahey’deki karar duruşmasına katılarak destek verdi.
Associated Press haber ajansına konuşan Remko Bruijine, “Tepkilerini anlayabiliyorum çünkü bence hiç adil değil. İnsanlar hata yaparsa, ki Hollanda barış gücü yaptı, o zaman sonuçlarına katlanılır. İnsanız, hata yaparız. Ama hata yaptınız ancak yüzde 10’luk bir hata yaptınız demek adil değildir” sözleriyle mahkemenin kararını yetersiz bulan ailelere destek verdi.
Davada Hollandalıların ifadeleri, hükümetlerin, Birleşmiş Milletler misyonlarına gönderdikleri barış gücünün silahlı çatışma sırasında sivilleri koruyamaması halinde sorumlu tutulabilecekleri hükmüne varılmasında uluslararası anlamda önemli gelişme olarak nitelendi.
Lahey’de görülen dava, Mladic komutasındaki Bosnalı Sırplar karşısında sayı ve askeri güç olarak yetersiz kalan Hollanda barış gücünün Srebrenitsa’da yaşanan katliamdaki rolü etrafında şekillendi.
Davanın odak noktası Srebrenitsa yakınlarındaki Hollanda barış gücünün üssüne korku içinde sığınan 5 bin Müslüman erkek arasında bulunan ve kitlesel bir tahliye kapsamında barış gücü tarafından üsten çıkarılan 350 kişiydi.
Srebrenitsa’da ne olmuştu?
Hollanda askerleri, Müslüman erkeklerin üssü askeri araçlar ve askerler eşliğinde çıktıkları bir düzen kurguladı. Ratko Mladic komutasındaki güçler de BM barış gücü üssünden çıkarılan müslüman erkekleri katletti.
2017 yılında Lahey Temyiz Mahkemesi Hollanda askerlerinin bu davranışının Müslüman erkekleri hayatta kalma şansından mahrum bıraktığına hükmetti. Mahkeme Müslüman erkeklerin üste kalmaları halinde yüzde 30 hayatta kalma şansı olduğu ve bu nedenle de Hollanda devletinin katliamda hayatını kaybeden kişilerin ailelerinin kaybının yüzde 30’unun tazmin edilebileceği kararına varmıştı. Hollanda Anayasa Mahkemesi bu oranı yüzde 10’a indirdi.
Bosnalı Sırp güçler Srebrenitsa’ya girdikten sonra bölgede yaşayan Müslümanları cinsiyetlerine göre ayırmış, erkekleri kamyonlara bindirerek katletmişti. Cenazelerse katliamın delillerini gizlemek amacıyla daha sonra üzerinden buldozerle geçilen ve başka mezarlıklara dağıtılan toplu mezarlara gömülmüştü.