Wall Street Journal Başkan Obama’nın Türkiye ziyaretiyle ilgili olarak
Soner Çağaptay’ın bir makalesine yer veriyor. Çağaptay, Obama’nın bu
ziyaretinin Türkiye’nin Batı’yla ilişkilerini güçlendirmesi açısından
önemli bir fırsat olarak görüyor.
''Avrupa Birliği üyeliği ve NATO,
Türkiye’nin Batı’dan uzaklaşmasını önleyecek iki önemli unsurdur ve
Obama, Türkiye ziyaretinde bu unsurları öne çıkartmalıdır. Eğer Avrupa
Birliği üyeliği perspektifi çökerse, Türkiye Batılı bir ülke ve
Amerika’nın müttefiki olamaz. Obama, Türkiye’ye İslam aleminin bir
parçası olarak değil, Batılı ve Avrupalı bir Müslüman ülke olarak
davranırsa ziyareti başarıyla sonuçlanacaktır. Türkiye’nin en değerli
doğal kaynağı, bulunduğu konumdur. Eğer Türkiye gemisi Rusya, İran ve
diğer limanlara doğru yol almaya başlarsa, bundan Amerika, Avrupa ve
Türkiye zarar görecektir.''
New York Times Obama’nın Türkiye ziyareti
öncesinde Roger Cohen’in başbakan Erdoğan’la yaptığı röportaja ilişkin
izlenimlerine yer veriyor. Cohen, Erdoğan’ın Ortadoğu’daki statükonun
sürdürülemeyeceği mesajı verdiğini aktarıyor.
''Erdoğan’a İslamiyet
ile modernitenin uyumlu olup olmadığını sordum. “İslam, bir dindir,
ideoloji değildir. Bir Müslüman için moderniteye karşı olmak söz konusu
olamaz” cevabını verdi. Ancak İslamiyet’in El Kaide’nin ‘Batı’ya ölüm’
sloganına uygun, cinayetleri kabul eden, modernizm karşıtı bir ideoloji
olarak görülmesi önemli bir sorun. Ancak Erdoğan, İslamiyet’in dünyanın
en büyük dinlerinden biri olduğunu söylerken haklıydı. Bu nedenle
Obama’nın bu gerçeği kabullenen açılımları, dünyadaki en tehlikeli
bölünmeyi ortadan kaldırmaya yönelik girişimleri, stratejik açıdan
büyük önem taşıyor. Sentez, anlamakla başlar ve Obama’dan önceki başkan
bununla hiç ilgilenmemişti.''
Washington Post da Obama’nın
ziyaretinin Türkiye’nin bölgesel konumunun önemini ortaya koyduğunu
yazıyor. Kevin Sullivan imzalı haberde, Obama’nın gelişi nedeniyle
geniş güvenlik önlemleri alındığı da vurgulanıyor.
''Türkiye’ye
yapılan bu üst düzey ziyaret, Amerika’nın Ortadoğu politikalarında
Obama’nın Türkiye’ye verdiği rolün önemini de yansıtıyor. Yaklaşık 77
milyon Müslümanın yaşadığı laik bir ülke olan Türkiye, bölgesel
politikalarda, özellikle de Obama yönetiminin diyalog kurmaya çalıştığı
İran ve Suriye ile ilişkilerde önemli bir aktör konumunda. Bush
yönetimi döneminde, Amerika’ya olumlu bakan Türklerin oranı % 52’den %
12’ye kadar düştü. Ancak, Türk halkının büyük bir kısmı, Obama’nın bu
ziyaretinden memnuniyet duyuyor. Yine de geniş güvenlik önlemleri alan
polis, işi şansa bırakmıyor.''
Christian Science Monitor Obama’nın
Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine açıkça destek vermesinin Fransa ve
Almanya’da rahatsızlık yarattığını belirtiyor. Ancak haberde, bu
desteğin Türk-Amerikan ilişkilerine büyük bir fayda sağlayacağının altı
çiziliyor.
''Türk-Amerikan ilişkileri son sekiz yılda tarihinin en
kötü dönemini yaşadı ancak bunun bütün sorumluluğunu Bush yönetimine
yüklemek yanlış olur. Soğuk Savaş döneminde ortak çıkarlar ve ortak
tehditler temelinde pragmatik bir anlayışla oluşan iki ülke arasındaki
ilişki, Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından sonra kendisine yeni bir
anlam arıyor. Türkiye’nin giderek etkinliğini artırdığı Ortadoğu, iki
ülke arasındaki ilişkiye yeni bir anlam verebilecek alanlardan biri.
Uzmanlar, Amerika ile Türkiye’nin bölgede birlikte çalışabileceğini
belirtiyor.''