İran Yeni Gelirleri ile Ne Yapacak?

ABD yönetimine göre İran, yaptırımların kaldırılması sonrası elde edeceği geliri Suriye’deki savaşı ya da küresel terörü finanse etmek yerine içişlerinde kullanacak. Siyasi uzmanlar için ise öngörünün doğruluk payı tartışmalı.

İran, birçok ekonomik zorlukla karşı karşıya. Buna kritik genel seçimlerin yaklaşması da eklenince, dış politika konuları geri planda kalıyor.

Batı ile imzalanan nükleer anlaşma sayesinde İran, uluslararası hesaplarında dondurulan 100 milyar doların 55 milyarına erişim sağlayacak.

Barbara Slavin Atlantik Konseyi bünyesindeki İran’ın Geleceği Girişimi’nin geçici başkanı. İran uzmanı Slavin, “Hükümet, halkın desteğini artırmak için, içeride çok ciddi miktarlarda yatırım yapması gerektiğini biliyor. Bu nedenle erişim sağlanacak paranın Suriye’de harcanma olasılığı bana göre düşük” diyor.

Davos’ta Dünya Ekonomik Forumu’nda konuşan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry de, erişime açılacak paranın büyük miktarının İran Devrim Muhafızları’na gideceğine ihtimal vermediğini söyledi. Devrim Muhafızlarının, Rus Ordusu ve Lübnan Hizbullahı ile birlikte Suriye’de Esat güçleri için çatıştığı biliniyor.

İran yönetimi ve içerideki ihtiyaçları değerlendiren Kerry, ”Terörü finanse etmekle meşgul oldukları sürece iç siyasette başarılı olmaları imkansız” dedi.

Ancak Kerry yine de İran’ın erişim sağlayacağı nakit paranın bir kısmının Devrim Muhafızları’na gideceğini ya da terörle ilişkili başka grupların eline geçeceğininin farkında. Dışişleri Bakanı, CNBC’ye verdiği mülakatta, bunu her noktada önlemenin mümkün olmadığını açıkça söyledi.

Uzmanlar, Suriye’deki Devrim Muhafızları ve Hizbullah savaşçılarının sayısında geçen yıl ciddi artış olduğunu ve öldürülenlerin de çoğaldığını söyledi. İran’ın desteklediği güçler, Suriye Hükümeti’nin fiili kara birlikleri. Bu birlikler özellikle Şam civarındaki isyancı gruplarla, zaman zaman da Suriye’nin diğer bölgelerinde IŞİD militanlarıyla savaşıyor.

İran’ın 2015’in son aylarında Suriye’deki Devrim Muhafızı sayısını artırdığı bildiriliyor. Şam’ın güneyinde Şiiler için kutsal sayılan Hz. Zeynep Türbesi’ni savunması için 3 bin 500 milisin bölgeye sevkedildiği, gelen haberler arasında.

İran Devrim Muhafızları Komutan Yardımcısı Hüseyin Selami, yakın zamanda devlet televizyonuna konuştu ve Suriye’de ölen İranlı sayısının, isyancılarla savaşın kızışması nedeniyle arttığını söyledi. Ölenler arasında yüksek rütbeli subaylar ve eski cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejat’ın o dönemdeki koruması da var.

Washington merkezi Demokrasileri Savunma Vakfı uzmanlarından Ali Alfoneh, 2012 Ocak ayından bu yana Devrim Muhafızları’nın 268 kayıp verdiğini bildiriyor. Bu kayıpların 143’ü, Rusya’nın Suriye’de geçen Eylül’de hava operasyonlarına başlamasından sonra yaşandı.

Alfoneh, bu sayının karadaki çatışmaların kızıştığının işareti olduğu görüşünde.

İran medyasının Suriye’de ölen askerlerle ilgili haber yapmasına izin verilmesi de dikkat çekici.

İran’ın resmi sosyal medya sitelerinden Afsaran.ir, ‘Hz. Zeynep Türbesi’ni savunan şehitler” başlığı altında Suriye’de ölen İranlıların adlarını ve fotoğraflarını yayınlıyor. İran medyasının Suriye’deki savaşa dair haber yapması daha önce yasaktı.

Amerika’nın Sesi’ne konuşan ancak adının açıklanmasını istemeyen İranlı bir gazeteci, stratejinin değişmeye başladığını, bu konuyla ilgili artık emir almadıklarını söylüyor.

Kimi uzmanlar, Batı’yla diplomatik yolları kapatan Devrim Muhafızları’nın şimdi Suriye’de gövde gösterisi yapmak istediği görüşünde.

Ortadoğu Enstitüsü’nden Alex Vatanka’ya göre, Devrim Muhafızları gücünü çalkantı ve çatışmalardan alıyor ve diplomatik çözümler, birliğin varlığını tehdit edebilir.

Bir yandan da İran Dışişleri Bakanı Suriye’de diplomatik çözümden yana olduklarını açıkladı. Hatta “Esat’ın iktidarda kalıp kalmayacağına Suriye halkının karar vermeli” dedi. Uzmanlar ise, Esat’ın müttefiki Rusya iktidar değişimi için pazarlıkta söz sahibi olursa, İran’ın boyun eğeceğini hesaba katıyor.

American Enterprise Enstitüsü uzmanı Matthew McInnis, herhangibir anlaşma ya da ateşkes uyarınca Esat’ın iktidarı bırakması yönündeki baskıların İran’ı kaygılandırıyor olabileceğini belirtiyor.

McInnis, ”Eğer Rusya Esat konusunda daha esnek olması baskısı yapıyorsa, İran da Şam’da kim başa geçerçe geçsin, etki sahibi olmak için başka planlar yapıyor olabilir ” diyor.

İran bir yandan da Esat’a askeri güç ve taktik destek vermeyi sürdürecek. Uzmanlar da erişime açılacak başka uluslararası hesapların bu iş için kullanılmasının mümkün olduğuna dikkat çekiyor.

Suriye Kürdistan Demokrat Partisi liderlerinden Said Nuri Brimo da, ekonomik yaptırımların kalkacak olmasının İran’ı rahatlattığını söylüyor.

”Böylelikle mollalar Suriye’deki varlıklarını sürdürebilmek için daha çok kaynağa kavuşmuş olacak” diyen Said Nuri Brimo, ”Tahran Esat’ı ne olursa olsun bırakmayacak. Tahran’ın Suriye’ye yönelik tavrında hiçbir değişiklik olmayacak” öngörüsünde bulunuyor.

Ancak Matthew McInnis’e göre İran’ın Suriye’deki varlığı, ne kadar parası olduğundan çok Suriye’deki iç savaşın ne yönde ilerleyeceğine bağlı olacak.