“Lübnan’da AIDS Hala Tabu”

Your browser doesn’t support HTML5

“Lübnan’da AIDS Hala Tabu”

Lübnan’da HIV gibi virüsleri taşıyanlar günlük hayatlarında birçok zorlukla mücadele etmek zorunda kalıyor. Bu zorlukların başında toplumsal yaftalama, iş bulmakta zorluklar, sosyal çevrelerden dışlanma ve bu tip hastalıklara ilişkin yanlış bilgiler nedeniyle ortaya çıkan tepkiler geliyor.

SIDC adlı sivil toplum kuruluşu çalışanlarından Rania Ramlawi VOA Türkçe’ye, “Sadece Lübnan’da değil bütün dünyada HIV ve benzeri virüslerle yaşayanlar günlük hayatlarında birçok sorunla yüzleşmek zorunda kalıyor çünkü hala tabu olarak değerlendiriliyor ama Lübnan’da bu gerçekten büyük bir problem” dedi.

Lübnan’da Birleşmiş Milletler dahil uluslararası kuruluşlar ve Sağlık Bakanlığı gibi yerel kurumlarla işbirliği halinde HIV dahil cinsel yolla bulaşan hastalıklara ilişkin bilinçlendirme çalışmaları yapan sivil toplum kuruluşları bulunuyor.

İç savaşın devam ettiği 1987 yılında maddi açıdan yetersiz imkanları olanlara medikal hizmet vermek amacıyla kurulan SIDC bu sivil toplum kuruluşlarından biri. Kuruluş, çalışmalarına 1994 yılından itibaren AIDS, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, uyuşturucu bağımlılığı gibi programlar ekledi.

Toplumu bilinçlendirmek için birçok kampanya yürüttüklerini anlatan SIDC çalışanlarından Rania Ramlawi Lübnan toplumunda HIV’e ilişkin birçok yanlış inanışın olduğunu söyledi.

“HIV taşıyıcıları damgalanıyor ve dışlanıyor

Ramlawi, “İnsanlar HIV’nin ne olduğunu hala bilmiyor ve buna ilişkin birçok yanlış bilgi var. Hala çok ölümcül bir hastalık olarak değerlendiriyorlar. Aslında ölümcül değil. İlaçlarını alan ve tedavisine devam eden HIV taşıyıcıları gayet normal hayatlar yaşayabilir. Lübnan’da HIV taşıcıları damgalanıyor ve dışlanıyor” dedi.

Bu durumun iş bulmak, işe girmek gibi aşamalarda ve sosyal hayatın sürdürülmesinde birçok soruna sebep olduğunu anlatan Ramlawi, sigorta şirketlerinin HIV pozitif olduğunu tespit ettikleri müşterilerle çalışmalarını sonlandırdığını söyledi.


“Bankalarda işe giremiyorlar

Bazı kuruluşların iş başvurularında HIV testini de kapsayan sağlık taraması istediğini anlatan Ramlawi, “Mesela bankalarda işe girmek istediğinizde sizden HIV testini de kapsayan bazı testler istiyorlar. Pozitifse işe almıyorlar. Bazı bankalarla görüştük ve nedenini sorduk. Bazıları ne cevap vereceklerini bilemedi ve ‘o uygulama en az 20 yıldır prosedür uygulamalarında var’ dedi. HIV’in dokunarak, ortak bilgisayar kullanımı ile bulaşmadığını anlattık. Bir kısmı zorunlu olan testlerden HIV testini çıkarmayı düşünmeye başladı” dedi.

HIV taşıyıcılarının arkadaşları ve yakın çevreleri ile ilişkilerinde de zorluklar yaşadıklarını belirten Ramlawi şunları söyledi;

“Bir diğer zorluk ise arkadaşları ve yakın çevreleri ile ilgili. Çünkü insanlar hala toplumsal yaftalamadan korkuyor. İnsanlar hala HIV’in dokunarak, havadan, ortak havayı teneffüs ederek, sarılma yoluyla veya günlük hayattaki ortak aktivitelerle bulaşabileceğini düşünüyor.Bazı insanlar bunun tedavisi olmadığını ve HIV taşıyıcılarının hemen öldüğünü düşünüyor.”

UNAIDS’in 2017 verilerine göre Lübnan’da 2 bin 200 AIDS taşıyıcısı bulunuyor. Taşıyıcıların bin 700’ünü erkekler oluşturuyor.

“Evlilik dışı ilişkiye bağlanıyor

Lübnan’da AIDS dahil cinsel yolla bulaşan virüslerin tespitine ilişkin zorunlu standart bir test uygulanmıyor. Gönüllü ve gizli yapılan testler virüs taşıyıcalırını toplumsal yaftalama, hedef olma, dışlanma gibi zorluklardan koruyor. Ancak diğer taraftan yılda ortalama 100 yeni vakanın tespit edildiği ülkede cinsel yolla bulaşan hastalıkların hala tabu olması tespit edilmemiş vakaların virüsü eşlerine ve yakınlarına bulaştırmaları gibi riskler nedeniyle bir takım tehlikelere sebep olabiliyor.

SIDC’den Joanna Elias insanları gönüllü test yaptırmaları için ikna etmeye çalıştıklarını söyledi. Elias, “Bu nedenle halka açık birçok kampanya yapıyoruz. Sağlık Bakanlığı ve Ulusal AIDS programı ile birlikte çalışıyoruz. HIV Lübnan’da hala bir tabu. İlginç olan şu ki, herkesin HIV’e ilişkin fikri var. Ancak bunu evlilik dışı ilişki ile ilişkilendiriyorlar. Tabu olan HIV değil, evlilik dışı ilişki. HIV vb virüslerin nasıl yayıldığına ilişkin yanlış bilgiler var. Bunları düzeltmeye ve bu virüslerin ilişki nedeniyle değil korunmasız ilişki nedeniyle geçtiğini anlatıyoruz” dedi.

Korunmak dini inançlara aykırı

Beyrut’ta gerçekleştirilen halka açık bilinçlendirme etkinliklerinden biri AIDS nedeniyle hayatını kaybedenlerin anısına gerçekleştirildi. Cinsel yolla bulaşan virüsler, aile sağlığı ve aile planlaması, gençlerin zihinsel ve bedensel sağlığı gibi alanlarda çalışan çeşitli sivil toplum kuruluşlarının katıldığı etkinlikte sportif yarışlar da yapıldı.

Etkinliğe katılanlar arasında aile sağlığı ve planlaması alanında çalışan Salama adlı yerel sivil toplum kuruluşu da vardı.

Cinsel yolla bulaşan virüslere ilişkin bilinçlendirme çalışmalarının aile sağlığının bir parçası olduğunu belirten Salama gönüllülerinden Haneen KheirDeen, aile sağlığı ve planlamasının da Lübnan’da hala bir tabu olduğunu söyledi.

Özellikle çocuk sayısı gibi konularda muhafazakar toplumlarda erkeklerin söz sahibi olduğu ve korunmanın dini inançlara aykırı bulunduğu biliniyor.

Aile planlaması ve sağlığı konularında erkeklerin fikirlerinin değiştirilmesinin önemli olduğuna vurgu yapan KheirDeen, “yaşlı kesimde bir şeyleri değiştirmek çok zor ancak gençleri bu konuda bilinçlendirebiliriz” dedi.

Halk arasında birçok yanlış inanışın ve fikrin olduğunu belirten KheirDeen, “Lübnan’da bu çok zor çünkü birçok mezhep, anlayış, gelenek var. Bizim dinlere karşı çalıştığımızı, inançsız olduğumuzu, tabular hakkında konuştuğumuzu düşünenler var. Mesela HIV taşıyanların evlilik dışı ilişki yaşadığı için tanrı tarafından cezalandırıldığını düşünenler de var. Biz bunlara karşı savaşıyoruz. Gençlere kondom kullanarak veya benzer yöntemlerle korunarak ilişki yaşamaları gerektiğini anlatıyoruz. Okullarda gençlere bunların öğretilmesi çok önemli çünkü bunlar günlük hayatımızın parçası” dedi.

Özellikle kırsal kesimlerde bilinçlendirme çalışmaları yürüttüklerini belirten KheirDeen, “Salama olarak gizli HIV testleri için cesaretlendiriyoruz. HIV taşıyanlar da normal hayatlarına devam ediyor, cinsel ilişki yaşıyor ancak kendilerini ve diğerlerini koruyorlar” diye konuştu.