Amerikalı film yapımcısı Harvey Weinstein'in, sinema dünyasından birçok ünlü kadın oyuncuyu cinsel saldırıya maruz bıraktığı, hatte tecavüz ettiği iddialarının ardından Almanya’daki kadınlar da cinsel taciz ve saldırıya dikkat çekmek için sosyal medya üzerinden #Metoo (ben de) etiketi ile yürütülen kampanyaya katılıyor.
Ülkede konuyla ilgili tartışmalar önce sanat ve sinema çevrelerinden gelen tepkilerle başladı. Nitekim sinema emekçilerinin çatı örgütü olan Federal Casting Birliği (BVC), sosyal medyada dünya çapında yankı bulan #MeToo kampanyasına destek amacıyla, "Cinsel saldırılar ve iktidarın kötüye kullanılması, Almanya’da da kadın oyuncuların yaşantısının acı bir parçasıdır” adını taşıyan bir bildiri yayınladı.
Bu açıklama sonrasında çok sayıda kadın sinema oyuncusu, cinsel taciz vakalarının Alman film ve tiyatro camiasında da yaşandığını, bunun yanı sıra oyuncu okullarında da gerçekleştiğini aktaran röportajlar verdi.
Konuya yönelik tartışmalar kısa süre içinde tüm kamuoyuna yayıldı, onbinlerce kadın cinsel şiddet deneyimlerini sosyal medyada paylaşırken, geride kalan hafta sonunda ülkenin değişik kentlerinde kadınlara yönelik tacizi protesto amaçlı yürüyüşler düzenlendi.
Bu arada yapılan bir araştırma şiddetin boyutlarını gözler önüne serdi ve ülkede iki kadından birinin tacize uğradığı ortaya çıkardı. 2 bin kişi üzerinde yapılan araştırmaya katılan kadınların yüzde 43'ü, hayatında en az bir defa cinsel tacize ve tehdide uğradığını söyledi. Kadın katılımcıların yüzde 14'ü kamusal alanda, yüzde 13'ü ise özel alanda tacize uğradığını açıklarken, yüzde 10'u da iş yerinde taciz edildiğini açıkladı.
Alman meclisi geçen yıl kadınları taciz ve tecavüze karşı daha etkin korumayı hedefleyen ve kamuoyunda "Hayır, hayır demektir" adı altında tanınan yasayı çıkartarak, tecavüzün tanımını değiştirmişti.
Köln kentinde 2015’i 2016’ya bağlayan yılbaşı akşamı yüzlerce kadının Kuzey Afrika ve Ortadoğu kökenli bir grup erkek tarafından cinsel tacize uğraması sonrasında, kamuoyunda yasal düzenleme yapılması konusu yoğun olarak tartışılıyordu.
Yeni yasa tecavüzün yasal tanımını genişletti ve kurbanların haklarını genişletti. Buna göre bir olayın taciz olup olmadığı belirlenirken, kurbanların hem fiziksel hem de sözlü eylemlerinin dikkate alınması saptandı.
Yasada, cinsel tacize uğrayan kişinin açık ve net şekilde ‘hayır’ demesi durumunda, taciz eden kişi tecavüz ile suçlanabiliyor. Yasayla birlikte cinsel suçlarda zaman aşımı süresi de uzatıldı.
Ayrıca, yaşı ne olursa olsun kişilerin çıplak görüntülerini izinleri olmaksızın çekmek ve yaymak da artık cinsel suç sayılmaya başlandı.