Son yıllarda Türkiye’de sağlık çalışanlarına yönelik şiddet arttı. İstanbul, Yalova, Niğde, Denizli’de en az beş hekim yılın ilk ayında fiziksel saldırıya uğrarken 17 Ocak’ta hamile bir hemşire Gülhan D. İstanbul Başakşehir’de dört kişi tarafından darp edildi.
Gözaltına alınan saldırganlar önce serbest bırakıldılar ancak özellikle sosyal medyadan yükselen tepkiler üzerine Küçükçekmece Sulh Ceza Hakimliği, saldırganlardan ikisi Rıdvan K. ve Hüseyin K.’nin tutuklanmasına karar verdi.
33 yaşındaki hemşire aile sağlık merkezinde vuruldu
20 Ocak’ta İstanbul Kartal’da hemşire Ömür Erez, çalıştığı aile sağlığı merkezinde tabancayla vuruldu. Öğle saatlerinde Erez’in çalıştığı odaya elinde silahla giren saldırgan Rahmi Uygun, kısa bir tartışmadan sonra Erez’i vurduktan sonra olay yerinden silahıyla kaçtı.
33 yaşındaki hemşire ağır yaralı olarak kaldırıldığı Kartal Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi’nde hayatını kaybetti.
Erez’i öldüren Uygun, Bağcılar’da çay içtiği kafede polisler tarafından yakalandıktan sonra verdiği ilk ifadesinde olayın alacak verecek davası olduğunu öne sürdü.
Uygun’un 20 kadar adli suçtan sabıkası olduğu belirtiliyor.
Sağlık Bakanı Koca: ‘‘Suç insanlık dışı’’
Olay sonrası sosyal medyadan açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ‘‘Hemşire arkadaşımızın öldürülmesi olayında zanlı cinayetin işlendiği silahla yakalandı. Daha önce 20 suçtan kaydı olduğu, bir süre görüştüğü arkadaşımızı rahatsız ettiği belirtildi. Bu cinayette kurban bir kadın. Cinayetin yeri sağlık kurumu. İki yönüyle de suç, insanlık dışı’’ dedi.
Sağlık bakanının insanlık dışı bulduğu saldırıdan bahsederken saldırgan ile maktul hakkında ‘‘bir süre görüştüğü arkadaşımızı’’ ifadesi, bir ilişki olduğunu ima ettiği gerekçesiyle tepki çekti.
TTB Başkanı: ‘‘Bu cinayet aile sağlık merkezlerinin ne kadar güvensiz olduğunu da gösteriyor’’
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Fincancı, ‘‘Maalesef Sağlık Bakanı son derece çirkin bir açıklamada bulundu. Ne demek ‘görüştüğü arkadaşı’, ne anlama geliyor bu ifade? Öldürülen hemşire sanki şiddeti çağırmış mı demek istiyor? Satır arasına neden bu ifadeyi sokuyor? Bu bir şiddet, apaçık bir saldırı. Yalnız kadına yönelik şiddet de değil bu bir kadın cinayeti. Bu cinayet aile sağlık merkezlerinin ne kadar güvensiz olduğunu da gösteriyor. Saldırgan elini kolunu sallayarak giriyor ve aynı şekilde çıkıyor. Orada başka insanları da öldürülebilirdi’’ dedi.
Fincancı: ‘‘Tutuklu yargılama uygulanmıyor’’
Türk Tabipleri Birliği’nin 2017 yılında hazırladığı tasarının bir torba yasanın içine sokularak törpülendiğini vurgulayan TTB Başkanı, bunun eksikliğinin bugünlerde daha da anlaşılır hale geldiğini söyledi.
Şebnem Korur Fincancı, ‘‘TTB’nin tasarısını sağlık temel yasasının içine yerleştirdiler. Mesela tasarıda ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ kaldırılsın deniyordu, bu yapılmadı. Hükmün açıklanması geri bırakılıyor, saldırgan dönüyor bir daha saldırıyor. Oysa sağlık çalışanına saldırı, ağırlaştırılmış suçlar kapsamında. Kamu görevlisine yönelik suçlar kapsamında tutuksuz yargılama değil tutuklu yargılama yapmak gerekiyor. Ama ne yazık ki bu da uygulanmıyor’’ diye konuştu.
HEP-Sen: ‘‘Bıçak kemiğe değil canımıza dayandı, hepimizin tabuta mı girmesi lazım?’
Hemşireler ve Tüm Sağlık Personelleri Sendikası (HEP-Sen) da son günlerdeki saldırılar sonrası Sağlıkta Şiddet Yasası’nın güncellenmesini talep etti.
HEP-Sen Genel Sekreteri Yasin Aldemir, ‘‘Artık canımız yanıyor. Bugün Kartal’da bir aile sağlık merkezinde bir hemşire arkadaşımız öldürüldü. Birkaç gün önce Başakşehir’de, ondan önce Şanlıurfa’da, Denizli’de saldırılar oldu. Bu saldırılara ‘hayır’ diyoruz. Bunlara yetişemiyoruz. Gelin görün ki şiddet terörüne karşı ne yetkililer ne de bürokratlar gerekeni yapmıyorlar. Tüm siyasi partileri göreve davet ediyoruz. Sağlıkta Şiddet Yasası’nın güncellenmesini, kurum girişlerinin korunaklı hale getirilmesini talep ediyoruz. Bıçak kemiğe değil canımıza dayandı. Bir hemşire meslektaşımız daha canından oldu. Daha ne olması lazım. Hepimizin tabuta mı girmesi lazım? Yetkililerin bizi duyması için daha ne yapmalıyız?’’ sözleriyle tepki gösterdi.