Tarihin yeni sıfır noktası: Karahantepe

Şanlıurfa’ya 45 km uzaklıkta bulunan Karahantepe, 1997 yılında keşfedildikten sonra, 2019 yılında kazılmaya başlandı. 250’ye yakın dikilitaşın bulunduğu alanın Neolitik dönemden kaldığı tahmin ediliyor.

Karahantepe’nin bulunduğu bölgede yeralan kireçtaşı tabakaları, benzer yapıdaki diğer yerlerde olduğu gibi, burada da hem yapılar için malzeme, hem de dikilitaşların yapımı için hammadde işlevi görüyordu.

12 bin yıllık geçmişe sahip olduğu tahmin edilen Karahantepe ile çağdaş olan Göbeklitepe’de daha çok hayvan betimleri bulunsa da Karahantepe de insan tasvirleri ön plana çıkıyor.

Karahantepe’deki kazılarda bulunan dört farklı yapı ve sırtında leopar taşıyan insan heykeli gibi birçok heykel Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.

Uzmanlar kazılarda ortaya çıkarılan komplekslerin kamusal amaçlarla inşa edilmiş yapılardan oluştuğunu ve günlük yaşamın izlerini taşıdığını düşünüyor.

Karahantepe’de yüzeyde 250’nin üzerinde dikilitaş tespit edildi. Uzmanların tahminine göre her yapıda 12-14 arasında dikilitaş bulunuyor. Bütün yapının ortaya çıkarılması için başka noktalarda da kazı yapılacak.

2022 yılında 9 alanda kazılara başlanırken, alan Ağustos ayında ise ‘ören yeri’ statüsüne alındı. Bunun ardından yerli ve yabancı çok sayıda ziyaretçi alanı ziyaret etti.

Karahantepe’de 2019 yılından bu yana arkeolojik kazılar yapılsa da, şu ana kadar sadece küçük bir kısım ortaya çıkarılabildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sitesinde yer alan bilgilerde Karahantepe’nin Göbeklitepe’den bile daha erken olabileceği belirtiliyor.

Bölgede yaşayanların Keçilitepe olarak adlandırdığı Karahantepe’nin dünyanın bilinen en eski Neolitik bölgesi olduğuna inanılıyor.

Bölgede bulunan, elleriyle penisini tutan insan heykeli, tartışmalara neden olduğu için ziyarete kapatıldı.

Karahantepe, kazıların sürmesine rağmen, ilgi odağı olmaya devam ediyor.

Şanlıurfa’ya 45 km uzaklıkta bulunan Karahantepe, 1997 yılında keşfedildikten sonra, 2019 yılında kazılmaya başlandı. 250’ye yakın dikilitaşın bulunduğu alanın Neolitik dönemden kaldığı tahmin ediliyor