Türkiye-İran İlişkilerinde Yeni Gergin Dönem

Bir süre öncesine kadar çok yakın olan Türkiye-İran ilişkileri, Ankara’nın Tahran’ın müttefiki olan Suriye hükümetine karşı savaşan isyancılara verdiği destek vermesi yüzünden bozulmaya başladı. Tahran hükümeti beklenmedik bir şekilde, 50 yıldır yürürlükte olan Türk vatandaşlarının vizesiz İran’a girişlerini askıya aldı.

İki ülke arasındaki ilişkiler, İran’ın vizesiz seyahat uygulamasını askıya almasının ardından daha da gerildi. Betamax adlı bir uluslararası danışmanlık şirketinde çalışan İranlı gözlemci Mehrdad İmadi, bu olayın ciddi öneme sahip olduğuna dikkati çekiyor.
Gerginliğin ardında Ankara ve Tahran’ın Şam yönetimine farklı yaklaşımlarının yattığına inanan İmadi daha önce ilişkilerin bu kadar kötüleştiğini görmediğini kaydediyor.
İranlı liderler ve üst düzey diplomatlar Ankara’ya yönelik söylemlerini gittikçe sertleştiriyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da Tahran hükümetini, Türkiye’nin İran’ın nükleer programına yönelik uluslararası gerginliği çözme çabalarını görmezden gelmekle suçladı. Türkiye iki yıl önce Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi geçici üyesiyken, nükleer programı yüzünden İran’a ek yaptırımlar öngören tasarıyı reddetmişti.

Emekli diplomat Murat Bilhan, İran’ı anlamanın çok güç olduğunu söylüyor. Bilhan, “İran Genelkurmay Başkanı basın toplantısında Türkiye’yi tehdit ediyor, ondan sonra dışişleri bakanları gelip bunu yalanlıyor. Hangisine inanacaksınız?” diyor.

Murat Bilhan, Tahran hükümetinin bu denli karmaşık davranmasının ardındaki bir nedenin, İran’ın Suriye’de isyancılar tarafından kaçırılan 48 vatandaşını kurtarması için Türkiye’den medet umması olduğunu belirtiyor.

İranlı gözlemci İmadi de Tahran’da bir yönetim kargaşası olduğuna dikkati çekiyor. İmadi, “Dış politika konusunda hiç bu kadar dağınık ve eşgüdümsüz olmamışlardı” diye konuşuyor.

Ankara’nın en büyük kaygısı Kürt sorunu. Tahran hükümeti 1990’lı yıllarda PKK’ya destek verdi. İmadi, İran’ın bir kez daha PKK’yı koz olarak kullanabileceği yönünde uyarıyor ama bunun son derece tehlikeli bir oyun olacağını söylüyor. İran’ın büyük bir Kürt nüfusu olduğunu belirten İmadi, bu nüfusun son dönemde daha hareketlendiğini, bundan dolayı da Tahran hükümetinin PKK’ya destek vererek daha büyük risk alacağını savunuyor.