Türkiye, NATO’dan ‘Uçuşa Yasak Bölge’ Bekliyor

Suriye’de Fırat Kalkanı Operasyonu’nu sürdüren Türkiye, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’den “uçuşa yasak bölge” için destek talep etti.

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşerek başladığı Ankara temaslarına bugün devam etti. Stoltenberg, darbe girişimi sırasında en ağır hasarı alan kurumlardan birisi olan TBMM’deki bombalanan bölümleri ziyaret etti. Burada Stoltenberg, TBMM Başkanvekili Akif Hamzaçebi’nin ev sahipliğinde ağırlandı ve görüşmeye AKP Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak da katıldı. Stoltenberg, ayrıca CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştü.

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, TBMM ziyaretinde, “Buraya gelip, burada, bu durumu bire bir yaşamış insanlardan bu deneyimi duyuyor olmak etkileyici. Bu darbe girişiminin yalnızca Türk demokrasisine değil aynı zamanda NATO müttefiklerinin, NATO değerlerinin kalbine yapılmış bir kalkışma olduğunu düşünüyorum. Bu darbe girişiminin ilk saatlerinde doğrudan siyasi liderlerle görüşmek benim için çok önemliydi” açıklaması yaptı. Ardından ziyaretine ilişkin düşüncesini Twitter’daki hesabından takipçileriyle de paylaştı.

Stoltenberg yargı sürecine dikkat çekti

Stoltenberg, bugün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya geldi ve ortak basın toplantısı düzenledi. Darbe girişimiyle ilgili faillere ilişkin yargı sürecini işaret eden Stoltenberg, Çavuşoğlu’na bu süreçte Türkiye’nin uluslararası yükümlüklerine riayet edeceğini öğrenmekten duyduğu memnuniyeti aktardı. Stoltenberg, “Eminim Türkiye bu çerçevede hukukun üstünlüğü ve hayatımızın merkezinde olan demokratik değerlere olan taahhüdünü sürdürecektir” yorumunda bulundu.

Türkiye’ye ayrıca NATO’ya katkısı için teşekkür ettiğini belirten Stoltenberg, Afganistan, DAEŞ ile ve diğer terör örgütleriyle mücadele, Ege Denizi’nde insan kaçakçılığına karşı işbirliği gibi örnekler verdi. Stoltenberg, “Türkiye'nin NATO'nun yanında durduğu gibi biz de Türkiye'nin yanında olacağız ve aynı zamanda Türkiye'deki askeri varlığımızı, havada, denizde ve aynı zamanda füze savunma sistemleri içerisinde göstereceğiz. Sabırsızlıkla bu çalışmaları yapmayı bekliyorum aynı zamanda bu güçlü ortaklığımızı geliştirmeyi. Kasım ayında ben tekrar Türkiye'ye geleceğim ve sık ziyaretlerimi sürdüreceğim” dedi.

Terörle mücadelede NATO’nun askeri gücüyle müdahalesi yerine yerel güçleri eğitmek gerektiğini kaydeden Stoltenberg, “DAEŞ’e karşı bu mücadele devam ettiriliyor ve destekleniyor ve bu noktada ben yerel güçlerin kilit önem taşıdığını düşünüyorum. Elbette bu karmaşık ve zor bir süreç ama bunun hiçbir alternatifi yok, bizim bunu dışarıdan seyretme gibi bir alternatifimiz yok. NATO'nun bu konuda vermiş olduğu destekler çok farklı şekillerde gerçekleşiyor. Örneğin, hava gözetim uçakları, füze savunmaya ilişkin desteğimizin verilmesi ve Türkiye'deki hava savunma sistemleri açısından daha fazla varlığımızın arttırılması yine deniz kuvvetleri için aynı şey geçerli. Dolayısıyla biz önemli bir müttefikimizi bu saldırılara karşı koruma konusunda taahhüt sahibiyiz. Dolayısıyla bu çerçevede yaptığımız mücadelede verilen destek de çok önemli diye düşünüyorum” diye konuştu.

Buna karşılık Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ise, Türkiye’nin Suriye’deki güvenli bölge talebindeki kilit noktalardan birisi olan “uçuşa yasak bölge” beklentisini yineledi. Çavuşoğlu, Suriye’ye ilişkin şunları dile getirdi:

“Cerablus’ta olduğu gibi Rakka’da, Musul'da ve özellikle yönetilemeyecek durumda olan Suriye'de ve ülkeyi yönetmekte zorluk çeken hükümetlerin olduğu Libya ve Irak'ta da DAEŞ'e ve terör örgütlerine karşı yerel güçlerin eğitilmesi ve donatılması çok önem arz ediyor. Bu anlamda NATO’nun rolü de önemli. DAEŞ’e karşı, teröre karşı operasyondan sonra bu şehirlerin güvenliğinin korunması bakımından da yerel güçlerin eğitilip, donatılması önemli. Cerablus’u ve çevresini kurtaran güçler esasen o bölgenin insanları ve hayat oralarda normale dönmeye başladı. Hatta Türkiye'den Cerablus'a ve o bölgedeki köylere dönüşte başladı. Münbiç tamamen DAEŞ’ten temizlendikten sonra de facto oluşan bu güvenli bölge, uçuşa yasak bölgeyle de desteklenebilirse gönüllü şekilde birçok göçmen kendi topraklarına dönme imkanı bulacak.”

Çavuşoğlu, ayrıca “PKK dahil DAEŞ, diğer terör örgütleri ile mücadelede biz NATO'nun daha aktif rol almasını destekliyoruz” ifadesini kullandı.