Ukrayna'da Halk Umutsuz

Your browser doesn’t support HTML5

Ukrayna’nın doğusu, geçen hafta yeni şiddet eylemleriyle sarsıldı. Ukrayna Savunma Bakanlığı, Kramatorsk kasabası yakınlarında pusuya düşürülen yedi askerin öldürüldüğünü bildirdi. Giderek kontrolden çıkan şiddet karşısında halkın umutsuzluğu çok açık görülüyor
Ukrayna’nın doğusu, geçen hafta yeni şiddet eylemleriyle sarsıldı. Ukrayna Savunma Bakanlığı, Kramatorsk kasabası yakınlarında pusuya düşürülen yedi askerin öldürüldüğünü bildirdi. Bunun öncesinde de Krasnoarmeyks kentinde Ukrayna’dan ayrılmak için yapılan referandum sırasında askerlerin protestoculara ateş açması, karışıklığı zaten körüklemişti. Amerika’nın Sesi, üniformalı kişilerin kalabalığa ateş açtığını gösteren amatör bir video kaydı ele geçirdi.

Associated Press Ajansı’nın haberine göre video görüntüleri, hükümetin ulusal muhafız kolunda görevli üniformalı kişilerin Krasnoarmeysk belediye sarayına varışıyla başlıyor.

Bu kişiler, kentte, Ukrayna’dan ayrılmak için yapılan referandumu durdurmakla görevli.

Kalabalık dağılmayı reddedince üniformalı kişiler hayava ateş açtı, ancak videoda da görüldüğü gibi bazıları kalabalığa ateş etti.

Beyaz kıfayetli kişi, vurularak anında öldü. Diğeri bacağından yaralandı.

Görgü tanıklarına göre vurulan ilk kişinin cansız bedeni olay yerinden taşındıktan sonra belediye sarayına taş atan üçüncü bir kişi de göğsünden vuruldu ve hastaneye götürülürken öldü.

Amerika’nın Sesi’nin izlediği görüntülerde vurulan kişilerin silahlı olmadığı görülüyor.

Belediye binasındaki kişilerin kim oldukları konusunda çelişkili bilgiler var. Ukrayna Hükümeti, kalabalığa ateş açılması olayının ve Rusya yanlısı eylemcilerin ülkenin doğusundaki kent ve kasabalarda hükümet binalarını ele geçirdikten sonra yaşanan şiddet olaylarının soruşturulacağını bildirdi.

Bir sonraki gün üzerine çiçekler bırakılmış kaldırımdaki kan izleri hala duruyordu. Ölenlerin Vadim Kudiz ve Yuri Mikolenko olduğu bildirildi.

Zinaidya Vlasilevna, olayın görgü tanıklarından: ”Bir kişi ikinci kata çıktı ve pencereyi açtı. İnsanlar kaçışmaya başlamadı, korkmuyorlardı. Ayakta bekleşiyorlardu, ben de ‘çocukları değil, beni vurun’ diye bağırıyordum.”

Dükkan sahibi Maria Kolomoyets, çevresindekileri sakinleştirmeye çalıştığını, eşinin de kendisine ‘bir an önce eve dön’ dediğini söylüyor: ”Oğullarıma beni engellememelerini söyledim. Hemen öfkeleniyorlar çünkü. Kurşun yarası alırlarsa onları kurtarmam mümkün olmayacaktı. Eşim olay yerinde olduğumu öğrenince beni aradı. Ben eve döner dönmez de halkın üzerine ateş açıldı. Eğer olay yerinde olsaydım böyle olmazdı, göğsümü onlara siper ederdim. Savunmasız çocukları korurdum. Orada kimse silahlı değildi. İnsanların ellerinde oy vermek için sadece kalemleri vardı.”

Giderek kontrolden çıkan şiddet karşısında halkın umutsuzluğu çok açık görülüyor. Maria, referandumun yasal olmadığını bildiğini, ancak bunun barış için son çare olduğuna inandığını söylüyor: “Bardağı taşıran son damla oldu,çok üzgünüz.”

Bu kentte yaşayan birçok kişi için umutlar, kurşunlarla parçalandı.