Erişilebilirlik

Bush Halktan Destek İsteyecek


28 Haziran 2005, Irak’ta yönetimin Geçici Koalisyon Yönetimi’nden Iraklılara devredilmesinin birinci yıldönümü. Başkan Bush, birkaç saat sonra yapacağı konuşmada, bu konuya değinecek. Ancak Irak’ta artan şiddet olayları, Amerikalıların ve Iraklıların sabrını taşırıyor. Amerika’daki kamuoyu yoklamaları, Irak savaşına verilen desteğin azaldığını gösteriyor.

Başkan Bush’un bu akşam yapacağı konuşma, Beyaz Saray’ın, dikkatleri Irak’taki olumlu gelişmelere çekme çabasının bir parçasını oluşturuyor. Yetkililer, Irak’ta her gün düzenlenen bombalı intihar saldırılarının ve artan ölü sayısının, Irak savaşı ve bu ülkenin yeniden yapılandırılması yönündeki desteği azalttığı görüşünde.

CBS televizyonu ve New York Times gazetesinin yeni yaptırdığı bir kamuoyu yoklaması, Başkan Bush’un politikalarını destekleyen Amerikalıların oranının, Şubat ayından bu yana yüzde 45’ten yüzde 37’ye düştüğünü gösteriyor. Bush, Irak’taki kanlı direnişin sorumlularının, hem Irak’ta, hem de Amerika’da kamuoyu desteğini yıpratma amacı taşıdığını savunuyor ve şöyle diyor:

"Onların bütün çabası, iki ülke halkını korkutmaktan ibaret. Eğer irademizi sarsıp, kamuoyu desteğini etkileyebilirlerse, siyasetçilerin, üstlendikleri görevden vazgeçeceklerine inanıyorlar. Ben bu görevden vazgeçmeyeceğim. Bizler, doğru olanı yapıyoruz."

Irak savaşında sivil kayıpların yanı sıra, 1,700’den fazla Amerikan askeri yaşamını yitirdi. Başkan Bush, bu askerleri onurlandırmanın en doğru yolunun, Irak’taki görevin tamamlanması olduğunu söylüyor. Başkan, bazı Kongre üyeleri tarafından ortaya atılan ve Irak’tan çekilme takvimi belirlenmesi yönündeki önerilere kulak asmıyor ve böyle bir kararın, Irak’ta direnişi artırmaktan başka bir işe yaramayacağını düşünüyor.

Amerika Savunma Bakanlığı, Irak’ta asayişi sağlamak için bu ülke vatandaşlarından oluşan bir ordu hazırlıyor. Şu ana kadar, Irak güvenlik güçleri için 170 bin kadar asker yetiştirilmiş ve donatılmış bulunuyor.

Irak’taki Amerikalı komutanlardan Korgeneral John Vines, yeni yetiştirilen Irak askerlerinin performansını yeterli buluyor ve şöyle diyor:

"Askerlerin performansı genel olarak çok iyi. İyi yoldalar ve ülkelerini ne kadar sevdiklerini gösterdiler. Savaşmaya azimliler ve olağanüstü iyiler."

Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, eğitimli Irak askerlerinin bugünkü durumuna bakarak, koalisyon kuvvetlerinin en erken, gelecek yıl içinde Irak’tan ayrılmaya başlayabileceklerini söylüyor:

"Çekilmenin 2006 yılı başlarında olabileceğini söylersek, bu mantıklı. Çünkü o zamana kadar kendi askerlerimiz sayı, eğitim düzeyi ve donatım açısından yeterli olacak."

Amerikalı askeri yetkililer, Irak’taki intihar bombacılarının çoğunun, Suudi Arabistan, Mısır, Yemen ve Sudan gibi ülkelerin vatandaşları olduğunu belirtiyor. Amerika Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice gibi üst düzey yetkililer, sınırlarını denetim altına alması ve direnişçilerin geçişlerini önlemesi için özellikle Suriye’ye baskılarını sürdürüyor. Rice bu konuda son günlerde şöyle dedi:

"Irak’ta demokrasiye geçme vaadini yerine getirmek için bu ülkeye yardım etme yükümlülüğümüzün farkındayız. Özellikle Suriye, Irak’ın bu ilerlemesine engel olmak isteyenlere karşı, sınırlarını güvenlik altına almak zorunda."

Bush yönetiminin Irak politikalarına karşı çıkanlardan biri de Demokrat Partili Senatör Joseph Biden. Biden, Beyaz Saray yetkililerinin, Irak’taki savaş hakkında yanıltıcı açıklamalar yaptığını savunuyor. Kısa bir süre önce Irak’a giden Senatör Biden, Amerikalı yetkililerin bu ülkedeki olumlu gelişmeleri abartılı bir şekilde sunmaya çalıştığını söylüyor:

"Yönetimin söylemi ve gerçekler arasındaki kopukluk, saygınlığımızı yitirmemize yol açıyor. Bu boşluğun içinde 139 bin Amerikan askeri bulunuyor ve bunlardan bazıları uzun bir süredir orada."

Irak’ın siyasi geleceğini ilgilendiren bir diğer beklentiyse, 15 Ağustos’a kadar yeni anayasanın hazırlanmış olması. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan, Irak’taki bütün dini ve etnik grupların bu sürece dahil edilmesi gerektiğini vurguluyor:

"Iraklıların hepsi bir araya gelmeli, herkesi kapsayacak, herkesin taleplerini karşılayacak, katılımcı ve şeffaf bir süreç içinde yeni anayasayı hazırlamalı. Anayasanın hazırlanmasında birlik sağlanması elbette taviz verilmesini gerektiriyor. Tavizin mümkün olduğunu ve sonuç vereceğini biliyoruz."

Irak geçici meclisi, Ağustos ayında bir anayasa hazırlayabilirse, bu anayasa Ekim ayında referanduma sunulacak. Süreç doğru işlerse, Irak genel seçimleri de Aralık ayında düzenlenecek ve kalıcı bir hükümet tesis edilmiş olacak.

XS
SM
MD
LG