Erişilebilirlik

Kristof Kolomb Günü


Amerika’da Ekim ayının ikinci Pazartesi günü, 1492 yılında Amerika’yı keşfeden Kristof Kolomb’u anmak amacıyla Columbus Günü olarak kutlanır. Panorama’yı Kristof Kolomb’un Amerika’yı keşfetmeden önce kıtada yaşayan Kızılderili grupların kültürü hakkında şaşırtıcı iddialara yer veren yeni bir kitaba ayırdık.

“Science” ve “Atlantic Monthly” adlı dergilerde muhabir olarak çalışan Charles Mann’ın yeni kitabı “1491: New Revelations of the Americas Before Columbus” “Kolomb’dan Önceki Amerika Kıtası Hakkında Yeni Bulgular”, Avrupalıların Amerika kıtasına ayak basmadan önce, kıtadaki Kızılderililerin nasıl bir yaşam sürdükleri konusunda ilginç bilgiler içeriyor. Kitabın yazarı Charles Mann, bundan 20 yıl önce Meksika’nın Yucatan Yarımadası’na yaptığı bir gezide Maya harabeleri hakkında edindiği bilgilerin, kitabının taslağını oluşturmada kendisine yol gösterdiğini söylüyor. Mann, Maya harabelerini gezdikten sonra başka Kızılderili yerleşim bölgelerine de gitmiş ve buralarda çalışmalar yürüten arkeolog ve antropologlarla görüşmeler yapmış. Yazar, bu araştırmaların, Kolomb’dan önce bu bölgelerde yaşayan insanların kültürleri hakkında kendisini, okulda öğretilenlerden çok daha farklı gerçeklerle karşılaştırdığını söylüyor.

Mann şöyle konuştu: "Okulda, Kızılderililerin 12 bin yıl önce Buzul Çağı’nın sonlarında Bering Boğazı’nı yürüyerek geçip Amerika kıtasına geldiklerini öğrenmiştim. İşin ilginç yanı, şu an okula giden oğluma da aynı bilgilerin veriliyor olması... Bunun yanısıra Kızılderililerin o zamanlarda küçük ve dağınık yerleşim birimlerinde yaşadığını ve yaşadıkları çevrede hemen hemen hiç iz bırakmadıklarını öğrenmiştik. Yani Kristof Kolomb Amerika kıtasına ayak bastığında kıta el değmemiş bakir topraklardan ibaretti. Ancak günümüzde bir çok araştırmacı, bu bilgilerin artık geçerli olmadığı konusunda hem fikir."

“1491” adlı kitabında Charles Mann, Kristof Kolomb öncesi Amerika’da yaşayan yerliler hakkında yeni teorilere yer veriyor. Bu teorilerden bazıları, eski teorileri çürütür nitelikte...Ancak bazılarıysa hala çok tartışma yaratıyor. Bu teorilerden biri, Amerika’da yaşayan yerlilerin Yeni Dünya’ya ne zaman ve nasıl geldikleri ve yerleştikleri konusunda...

Mann şöyle devam etti: "Yerlilerin Amerika’ya buzlarla kaplı Bering Boğazı’nı yürüyerek geldikleri konusunda bazı kuşkular var. Bu alanlar, o zamanlar gerçekten de buzlarla mı kaplıydı? Bu insanlar, buzullarda nasıl yaşadı? Yaklaşık 4 bin kilometre uzunluğundaki buzlarla kaplı boğazı nasıl yürüyerek geçtiler? Şimdi ise Amerika’da yaşayan Kızılderililerin Sibirya’daki atalarından 20 bin ila 40 bin yıl önce koptukları ve Amerika’ya su yollarından gemilerle geldikleri yolunda yeni iddialar var."

Araştırmacılar ayrıca Kristof Kolomb Amerika’ya ayak bastığında kıtada bulunan yerli nüfus hakkında yeni bilgiler ediniyor. Charles Mann, o zamanlarda 150 ila 200 milyon yerli nüfusun özellikle Meksika’nın orta kesimlerinde yoğunlaştığını belirtiyor. Bazı uzmanlara göreyse bu rakam sadece 20 ila 30 milyon civarında...

Mann, "Bir çok araştırmacı, o yıllarda Meksika’nın orta kesimlerinin dünyanın en kalabalık bölgesi olduğu konusunda görüş birliği içinde. Sadece bu bölgede o zamanlarda 30 milyon kişi yaşıyordu." şeklinde konuştu.

Mann, kitabında ayrıca Amerika’da yaşayan yerlilerin ilkel oldukları yolundaki genel kanının da son derece yanlış olduğunu söylüyor: "Yerlilerin kullandıkları teknoloji, o devirler için oldukça ileri sayılabilir. Elbette ki binlerce yıl önceki teknolojilerin bugünkü gelişmelerle kıyaslanması son derece yanlış olur. Örneğin yerliler, metalürji alanında oldukça büyük buluşlara imza atmıştı. Demirdöküm, alaşımlar ve metalleri ince katmanlar haline getirme gibi birçok dalda zamanın çok ilerisinde gelişme göstermişlerdi."

Charles Mann ayrıca yerlilerin yaşadıkları topraklarda çok derin izler bıraktıklarını söylüyor.

Mann şöyle konuştu: "Örneğin Amazon ormanlarındaki yerliler, buradaki verimsiz toprakları son derece verimli hale getirmeyi başarmışlardı. Böylece “siyah toprak” adını verdikleri bu verimli topraklarda tarım yapmayı kolaylaştırmışlardı. Bu, yerlilerin yaşadıkları toprakları ve çevreyi nasıl etkilediklerine dair en büyük örneklerden biridir. Eğer yerlilerin toprakları verimli hale getirmek için kullandıkları yöntemleri öğrenebilsek, bugün Afrika ve Asya’daki yorgun ve verimsiz toprakları tarım alanı haline getirmeyi başarabilir ve açlığa çare bulma yolunda önemli adımlar atabiliriz."

Charles Mann, kitabında irdelediği teorilerin siyasi yelpazenin her iki kanadında da ideolojik nedenlerden dolayı tartışıldığını, akademik çevrelerin de bu tartışmalara katıldığını belirtiyor. Pennsylvania Eyalet Üniversitesi’nde arkeolojik antropoloji profesörü olan Dean Snow, Mann’ın kitabında yerlilerin nüfusu konusunda ortaya atılan görüşlerin çoğuna katılmadığını ancak bu grupların Kristof Kolomb Amerika’ya ayak basmadan önce oldukça ileri teknolojiler geliştirdiklerine inandığını söylüyor:

Dean Snow şöyle konuştu: "Amerika’daki yerlilerin kültür ve yaşamı bizim için son derece büyük önem taşıyor. Bunun nedeni, Amerika kıtasında yaşayan yerlilerin yaklaşık 14 bin yıl boyunca dünyanın başka hiçbir yeriyle iletişim içinde olmamasına rağmen Eski Dünya’daki gelişmelere paralel ilerlemeler kaydetmeleri... Elimizdeki arkeolojik bulgular, bunu kanıtlıyor."

Amerika kıtasındaki yerliler, 1492 yılında Eski Dünya ile tanışır. Bu tarihten sonra Avrupa’dan gelen hastalıklar nedeniyle yerlilerin çok sayıda kayıp verdiği, bilinen bir gerçek. Charles Mann, Kolomb’un Amerika’ya ayak basmasının bazı çevrelerce yerlilerin gelişmeye başlayan kültürünün sona ermesi olarak algılandığını anlatıyor. Kimileriyse Kolomb’un keşfini, Avrupalıların ellerine geçirdikleri en büyük fırsatlardan biri olarak tanımlıyor. Mann, hangi tezi savunursa savunsun, Kolomb Günü’nün tüm Amerikalılar için önemli olduğunu vurguluyor.

Mann, şöyle konuştu: "Birbirinden tamamıyla farklı iki ekosistem, farklı ırklar ve hatta farklı bitki ve hayvan türleri, Kolomb’un Amerika’yı keşfiyle birlikte birbiriyle tanışmış oldu. Böylece karmaşık ve hatta çılgınca olarak tanımlayabileceğimiz bir karışım ortaya çıktı. Aslında bugün de böyle bir dünyada yaşıyoruz. Günümüzde farklı ekosistemlerin ve değişik kültürlerin çarpışması ise dünyamızı sarsacak nitelikte..."

Panorama’yı Amerika’da Ekim ayının ikinci Pazartesi günü kutlanan Columbus Day yani Kolomb Günü’ne ayırdık ve Kolomb’un Amerika’ya ayak basmadan önce kıtanın durumunu anlatan yeni bir kitap hakkında bilgi verdik.

XS
SM
MD
LG