Erişilebilirlik

29 Kasım 2005: Irak Savaşı ve Saddam'ın Yargılanması Yorumlanıyor


Irak savaşının Amerika’nın nüfuz ve itibarına ciddi zarar verdiğini yazan New York Times, Felluce’deki çatışmalarda beyaz fosfor kullanıldığının ortaya çıkmasıyla Amerika’nın bir darbe daha yediğini savunuyor. Gazete, insan bedenini eriten beyaz fosforun sivil hedeflere karşı kullanımının yasak olduğunu hatırlatıyor ve savunma bakanlığının “sivil kayıplara yol açmamak için elimizden geleni yapıyoruz” açıklamasının da artık inandırıcılığını yitirdiğini vurguluyor.

"Amerika, savaş sırasında bile kullanılması insanlık dışı kabul edilen bu tür silahların yasaklanmasında dünyaya liderlik etmelidir. Çünkü ancak bazı kurallar hayata geçirilirse, biz Amerikalılar da dahil olmak üzere herkes güvende olabilir. İşte Amerika bu nedenle cezaevlerinde işkenceyi de yasaklamalıdır. Ve işte yine bu nedenle beyaz fosfor kullanımına son vermelidir."

Saddam Hüseyin’in yargılanmasını ele alan Boston Globe, mahkemede tarihsel gerçeklerin hiç kimse tarafından inkar edilemeyecek biçimde belgelenmesi gerektiğini kaydediyor. Saddam Hüseyin yönetiminin Şiilere ve Kürtlere karşı uyguladığı katliamlar kadar İran ve Kuveyt savaşları sırasındaki suçlarının da açığa çıkmasını isteyen gazete, Amerika ile Saddam Hüseyin arasındaki ilişkilerin de hasır altı edilmemesi gerektiği görüşüne yer veriyor.

"Eğer Saddam Hüseyin’in işlediği suçların açığa çıkarılması, geçmişte Amerika’nın Saddam’la yaptığı işbirliğinin de açığa çıkması anlamına geliyorsa, bırakın herkes gerçekleri öğrensin. Iraklılar, bunu zaten biliyor. Gerçekler sadece Amerikan halkından gizlendi. Amerika ile Irak arasındaki ilişkilerin sağlıklı bir raya oturması için, Saddam’ın yargılandığı mahkemede Washington’un geçmişte bu zorbanın yaptıkları karşısındaki kayıtsızlığı da ortaya konmalıdır."

Washington Post gazetesi ise Dayton anlaşmasının onuncu yılında Bosna ile Irak ve Afganistan’ı karşılaştırıyor. Bosna’nın harcanan bütün çabalara rağmen on yıl boyunca etnik ve dini düşmanlıkları yok edemediğini, ulusal bütünlüğünü sağlayamadığını hatırlatan gazete, bu örnekten ders çıkarılması gerektiğinin altını çiziyor.

"Boşnak, Sırp ve Hırvatlar gibi birbirini katleden gruplar, bir gecede yeni bir siyasi sistemi kabul edip hayata geçiremez. Güvenliğin ve asgari düzeyde güvenin sağlanması için yıllarca çaba harcamak gerekir. Batının on yıl boyunca barış gücü görevi, siyasi denetim ve ekonomik yardım yapmasının ardından Bosna daha yeni yeni ileriye yönelik adımlar atmaya başladı. Bosnalı liderler, ülkede normale dönüş için daha en az bir on yıl gerektiğini söylüyor. Amerikalılar, Irak ve Afganistan’da istikrarı sağlamaya çalışırken, Bosna yapılması gerekenler konusunda çok açık bir örnek teşkil ediyor."

Christian Science Monitor, Amerika’da sınır güvenliği ve kaçak işçi sorununun Cumhuriyetçi Parti tabanında ciddi bir sıkıntı yarattığını belirtiyor. Sorunun ülke güvenliğiyle de bağlantılı olduğuna dikkat çeken gazete, Bush yönetiminin sınırların daha iyi korunması için önemli adımlar atması gerektiğini yazıyor.

XS
SM
MD
LG