Sabancı Center suikasti faillerinden Fehriye Erdal, altı yıllık bir beklemeden sonra, Belçika’da işlediği suçlar nedeniyle yargılanmaya başlandı. DHKP-C lideri Dursun Karataş’ın da gıyabında yargılandığı duruşmaya Erdal katılmadı. Erdal’ın avukatlarının, “güvenlik kaygılarını” dile getirmeleri üzerine olağanüstü önlemler alındı.
Sanık avukatları duruşmada Bruges Mahkemesi’nin bu kişileri yargılama yetkisinin bulunmadığı tezini işlediler. Altında Belçika’nın da imzasının bulunduğu Avrupa Birliği terör listesinde DHKP-C’nin yer aldığını dikkate almayan avukatlar, bu örgütün terör örgütü olmadığını savundular. “Siyasi bir davanın” söz konusu olduğunu kabul ettirmeye çalışan sanık avukatları, sorunun “Türkiye ile örgüt arasında” olduğunu, bu durumda da Belçika’nın bu kişileri yargılayamayacağını dile getirdiler. Avukatlar müvekkillerinin “siyasi suçlu”, terör örgütü DHKP-C’nin de “siyasi parti” olduğunu ileri sürdüler ve Bruges Ceza Mahkemesi’nin yetkisizlik kararı almasını istediler.
Mahkeme tarafları dinledikten sonra açıkladığı kararında siyasi bir davanın söz konusu olmadığını, suç örgütü ve üyelerinin söz konusu olduğunu belirterek “yargılama yetkisinin kendisinde olduğunu” belirtti. Erdal ve birlikte yargılandığı on örgüt üyesinin aralarında silah taşımak, suç örgütü faaliyetlerine katılmak, sahte kimlik kullanmak gibi unsurların da bulunduğu suçlamalarla yargılanmalarına 10 ve 23 Ocak’ta devam edilecek. Mahkeme, 23 Ocak’taki davada Erdal’ın da hazır bulunmasını istedi.
Sanık avukatlarının talebi üzerine duruşma için çok sıkı güvenlik önlemleri alındı. Ancak bu önlemler kendilerine de uygulanınca avukatlar durumu protesto ettiler ve duruşma salonuna girmeme tehdidinde bulundular. Avukatların tavrına tepki gösteren savcı Johan Delmulle ise avukatların savcılığa başvurarak sanıkların öldürülebileceklerini, Türkiye’den bu amaçla “infaz timleri” gönderildiğini ileri sürdüklerini anlattı. Delmulle önlemlerin avukatların isteği üzerine alındığını hatırlattı.
Bu arada Türkiye de davaya müdahil oldu. Türkiye’yi temsil eden avukat Dries Vincken, Türkiye’nin Erdal’a ilişkin bir davada ilk kez müdahil olduğunu hatırlatarak “söz konusu sanıkların ve örgütün Türk Devleti’nin çıkarlarını zedelemek için çaba harcadıklarının görüldüğünü”
söyledi.