Amerika’nın gözetimi altındaki tutuklulara her türlü işkencenin yasaklanmasını öngören tasarı üzerinde, Kongre ile Beyaz Saray arasında anlaşmaya varıldı. Bush yönetimi başlangıçta terörist saldırıları durdurma gücünü sınırlayacağı gerekçesiyle böyle bir tasarıya karşı çıkmıştı.
Uzun pazarlıklar sonucu sağlanan uzlaşmadan sonra Başkan Bush bunun, tüm dünyaya Amerikan hükümetinin işkence yapmadığını açıkça gösteren bir anlaşma olduğunu söyledi.
Açıklamadan sonra, etkili bir Kongre üyesi bu anlaşmanın istihbarat hizmetinde çalışanlarla, terörizme açılan savaşa zarar vermeyeceği konusunda Beyaz Saray’dan güvence istedi.
Anlaşmanın Beyaz Saray’da açıklanmasından hemen sonra Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komisyonu’nun Başkanı Duncan Hunter şunları söyledi:”Birçok kişinin çalıştığı, parasını bütçeden ödediğimiz, pek çok Amerikalı’nın hayatını tehlikeye atarak görev yaptığı istihbarat hizmetinin, bu tasarının yasalaşmasından sonra da etkili bir şekilde çalışacağı konusunda güvence lazım. Böyle bir güvenceyi henüz almadık. Bu güvence verilmedikçe bu tasarı kanunlaşamaz.”
Kongre üyesi güvencenin Beyaz Saray’dan yazılı olarak verilmesi ve istihbarat hizmetlerinde çalışanlarla görüşülerek hazırlanması gerektiğini de sözlerine ekledi.
İşkencenin her şeklini yasaklayacak olan anlaşma, Başkan Bush’la nüfuzlu Cumhuriyetçi Partili Senatör John Mccain arasında sağlandı. Başkan Bush bu anlaşmadan önce Amerika’nın işkence yapmadığını kamuoyuna açık bir dille bildirmişti.
Demokrat partili Kongre üyesi Jack Murtha Amerika’nın işkence uygulamasının hiçbir koşulda haklı gösterilemeyeceğini belirtti: “Amerika ve benimsediği değerler, insan haklarını savunmayı ve ihlal edenleri kınamayı gerektirir. İşkenceyi, her ne olursa olsun, hiçbir gerekçe haklı gösteremez. Savaş durumu, siyasi istikrarsızlık, ya da olağanüstü durum gibi gerekçelerle, işkence yapılması haklı görülemez.”
Senatör McCain ise, bizzat hazırladığı işkenceye son veren tasarı konusunda Başkan Bush’la uzlaştıktan sonra şunları söyledi: “Tüm dünyaya Amerika’nın teröristlere benzemediğini gösterdik. Biz değerlerine ve davranış standartlarına bağlı olan ve, ne kadar kötü olurlarsa olsunlar, herkese insanca davranabildiğimizi gösterdik. Bunun, terörle savaş boyunca, bizim insanların kalbini kazanabileceğimizi göstermemize büyük çapta yardımcı olacağına inanıyoruz. “
Senatör McCain Vietnam Savaşı sırasında esir alınarak uzun yıllar hapiste tutulup işkenceye hedef olan bir Kongre üyesi. Bu senatörün hazırladığı ve Beyaz Saray’a kabul ettirdiği tasarı, tutuklulara, zalim, aşağılayıcı ve insanlık dışı muameleyi yasaklıyor. Tasarı buna ek olarak tutukluları sorguya çekenlerin de Amerikan ordusunun, bu alandaki kurallarına uymasını istiyor.
Uzun pazarlıklar sonucu sağlanan uzlaşmadan sonra Başkan Bush bunun, tüm dünyaya Amerikan hükümetinin işkence yapmadığını açıkça gösteren bir anlaşma olduğunu söyledi.
Açıklamadan sonra, etkili bir Kongre üyesi bu anlaşmanın istihbarat hizmetinde çalışanlarla, terörizme açılan savaşa zarar vermeyeceği konusunda Beyaz Saray’dan güvence istedi.
Anlaşmanın Beyaz Saray’da açıklanmasından hemen sonra Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komisyonu’nun Başkanı Duncan Hunter şunları söyledi:”Birçok kişinin çalıştığı, parasını bütçeden ödediğimiz, pek çok Amerikalı’nın hayatını tehlikeye atarak görev yaptığı istihbarat hizmetinin, bu tasarının yasalaşmasından sonra da etkili bir şekilde çalışacağı konusunda güvence lazım. Böyle bir güvenceyi henüz almadık. Bu güvence verilmedikçe bu tasarı kanunlaşamaz.”
Kongre üyesi güvencenin Beyaz Saray’dan yazılı olarak verilmesi ve istihbarat hizmetlerinde çalışanlarla görüşülerek hazırlanması gerektiğini de sözlerine ekledi.
İşkencenin her şeklini yasaklayacak olan anlaşma, Başkan Bush’la nüfuzlu Cumhuriyetçi Partili Senatör John Mccain arasında sağlandı. Başkan Bush bu anlaşmadan önce Amerika’nın işkence yapmadığını kamuoyuna açık bir dille bildirmişti.
Demokrat partili Kongre üyesi Jack Murtha Amerika’nın işkence uygulamasının hiçbir koşulda haklı gösterilemeyeceğini belirtti: “Amerika ve benimsediği değerler, insan haklarını savunmayı ve ihlal edenleri kınamayı gerektirir. İşkenceyi, her ne olursa olsun, hiçbir gerekçe haklı gösteremez. Savaş durumu, siyasi istikrarsızlık, ya da olağanüstü durum gibi gerekçelerle, işkence yapılması haklı görülemez.”
Senatör McCain ise, bizzat hazırladığı işkenceye son veren tasarı konusunda Başkan Bush’la uzlaştıktan sonra şunları söyledi: “Tüm dünyaya Amerika’nın teröristlere benzemediğini gösterdik. Biz değerlerine ve davranış standartlarına bağlı olan ve, ne kadar kötü olurlarsa olsunlar, herkese insanca davranabildiğimizi gösterdik. Bunun, terörle savaş boyunca, bizim insanların kalbini kazanabileceğimizi göstermemize büyük çapta yardımcı olacağına inanıyoruz. “
Senatör McCain Vietnam Savaşı sırasında esir alınarak uzun yıllar hapiste tutulup işkenceye hedef olan bir Kongre üyesi. Bu senatörün hazırladığı ve Beyaz Saray’a kabul ettirdiği tasarı, tutuklulara, zalim, aşağılayıcı ve insanlık dışı muameleyi yasaklıyor. Tasarı buna ek olarak tutukluları sorguya çekenlerin de Amerikan ordusunun, bu alandaki kurallarına uymasını istiyor.