Pittsburgh Üniversitesi’nden uzmanlar, öldürücü H5N1 virüsünü oluşturan parçaları kullanarak kuş gribine karşı etkili bir aşı geliştirmeyi başardıklarını söylüyor. Araştırma, Viroloji Dergisi’nde yayınlandı.
Genetik mühendisliğinin bir ürünü olan bu kuş gribi aşısının fare ve tavuklarda denendiği ve araştırma kapsamında aşılanan tüm hayvanların kuş gribine karşı bağışıklık kazandığı bildiriliyor. Kuş gribi aşısı, insanlarda görülen ve soğuk algınlığına yol açan canlı bir virüsün ve H5N1 virüsünün bazı parçalarının birleşmesiyle oluşturuluyor. Bu örnekler daha sonra hücreler içinde yetiştiriliyor. Aşı üretimi, geleneksel olarak ölü virüslerin yumurta içinde yetiştirilmesiyle elde ediliyordu. Ancak uzmanlar, bu yeni yöntemin bir çok avantaja sahip olduğunu söylüyor.
Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Doktor Andrea Gombotto, aşı çalışmasının başkanlığını yürütüyor. Doktor Gombotto, yeni aşının, daha önce geliştirilen ve sadece tek türde grip virüsüne karşı etkili olan aşılara oranla çok daha geniş kapsamlı koruma sağladığının altını çiziyor: "Ölü virüs kullanarak yaptığımız aşıyı büyük miktarda üretmeye başladığımızda virüsün mutasyona uğradığını yani değişmeye başladığını görseydik, yeni bir aşı üretmek için yaptığımız tüm çalışmaları bir kenara bırakıp yeniden başlamamız gerekecekti. Hatta belki bu aşamada aşıyı oluşturduğumuz yumurtaların hepsini kullanmış olacaktık. Bu durumda ya elimizde hiçbir sonuç olmayacaktı, ya da yeni bir aşı üretme kapasitesine sahip olmayacaktık."
Pittsburgh Üniversitesi’nin yaptığı araştırma, kullanılan tek türde virüsün H5N1 virüsüne karşı birkaç türde bağışıklık kazanılmasına yardımcı olacağını ortaya çıkardı. Bu durumda yeni aşı, kuş gribinin hem kümes hayvanları hem de insanlar arasında yayılmasını engellemeye aday olacağı düşünülüyor. "Yeni sistemle hem daha hızlı aşı üretebilir hem de ürettiğimiz aşının virüsün değişime uğraması karşısında esnek olmasını sağlayabiliriz. Eğer bir kuş gribi salgınıyla karşı karşıya kalırsak bir ay içinde aşıyı toplu miktarda üretebiliriz. Ayrıca aşının yapısında küçük değişiklikler yapmamız da mümkün olur."
Doktor Andrea Gombotto, önümüzdeki 6 ay içinde aşıyı insanlar üzerinde de denemeye başlayacaklarını umduğunu söylüyor. Uzman, genetik mühendisliği sayesinde üretilen aşıların sadece H5N1 virüsüne karşı değil, bir çok hastalığa karşı aşı üretilmesinde de kullanılacağını belirtiyor. "Ben bu konuda son derece iyimserim. Ürettiğimiz aşının insanlar üzerinde de etkili olacağına inanıyorum. Ancak bilmediğim bir şey var, o da kuş gribine karşı insanların bağışıklık sistemini harekete geçirmek için ne kadar miktarda aşı vermem gerektiği..."
Uzmanlar, şimdiye kadar dünya çapında 150 ila 200 milyon kuşun kuş gribi salgını nedeniyle öldüğünü ya da olası bir salgını engellemek için itlaf edildiğini bildiriyor. Şu ana kadar kuş gribi taşıyan kümes hayvanlarından kuş gribi virüsü kapan insan sayısı, 170, kuş gribinden ölen insan sayısı ise virüsü kapanların yaklaşık yarısı... Uzmanlar, kuş gribinin insandan insana bulaşır hale gelebilmesi için önce mutasyona uğraması yani yapısının değişmesi gerektiğini söylüyor.
Genetik mühendisliğinin bir ürünü olan bu kuş gribi aşısının fare ve tavuklarda denendiği ve araştırma kapsamında aşılanan tüm hayvanların kuş gribine karşı bağışıklık kazandığı bildiriliyor. Kuş gribi aşısı, insanlarda görülen ve soğuk algınlığına yol açan canlı bir virüsün ve H5N1 virüsünün bazı parçalarının birleşmesiyle oluşturuluyor. Bu örnekler daha sonra hücreler içinde yetiştiriliyor. Aşı üretimi, geleneksel olarak ölü virüslerin yumurta içinde yetiştirilmesiyle elde ediliyordu. Ancak uzmanlar, bu yeni yöntemin bir çok avantaja sahip olduğunu söylüyor.
Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Doktor Andrea Gombotto, aşı çalışmasının başkanlığını yürütüyor. Doktor Gombotto, yeni aşının, daha önce geliştirilen ve sadece tek türde grip virüsüne karşı etkili olan aşılara oranla çok daha geniş kapsamlı koruma sağladığının altını çiziyor: "Ölü virüs kullanarak yaptığımız aşıyı büyük miktarda üretmeye başladığımızda virüsün mutasyona uğradığını yani değişmeye başladığını görseydik, yeni bir aşı üretmek için yaptığımız tüm çalışmaları bir kenara bırakıp yeniden başlamamız gerekecekti. Hatta belki bu aşamada aşıyı oluşturduğumuz yumurtaların hepsini kullanmış olacaktık. Bu durumda ya elimizde hiçbir sonuç olmayacaktı, ya da yeni bir aşı üretme kapasitesine sahip olmayacaktık."
Pittsburgh Üniversitesi’nin yaptığı araştırma, kullanılan tek türde virüsün H5N1 virüsüne karşı birkaç türde bağışıklık kazanılmasına yardımcı olacağını ortaya çıkardı. Bu durumda yeni aşı, kuş gribinin hem kümes hayvanları hem de insanlar arasında yayılmasını engellemeye aday olacağı düşünülüyor. "Yeni sistemle hem daha hızlı aşı üretebilir hem de ürettiğimiz aşının virüsün değişime uğraması karşısında esnek olmasını sağlayabiliriz. Eğer bir kuş gribi salgınıyla karşı karşıya kalırsak bir ay içinde aşıyı toplu miktarda üretebiliriz. Ayrıca aşının yapısında küçük değişiklikler yapmamız da mümkün olur."
Doktor Andrea Gombotto, önümüzdeki 6 ay içinde aşıyı insanlar üzerinde de denemeye başlayacaklarını umduğunu söylüyor. Uzman, genetik mühendisliği sayesinde üretilen aşıların sadece H5N1 virüsüne karşı değil, bir çok hastalığa karşı aşı üretilmesinde de kullanılacağını belirtiyor. "Ben bu konuda son derece iyimserim. Ürettiğimiz aşının insanlar üzerinde de etkili olacağına inanıyorum. Ancak bilmediğim bir şey var, o da kuş gribine karşı insanların bağışıklık sistemini harekete geçirmek için ne kadar miktarda aşı vermem gerektiği..."
Uzmanlar, şimdiye kadar dünya çapında 150 ila 200 milyon kuşun kuş gribi salgını nedeniyle öldüğünü ya da olası bir salgını engellemek için itlaf edildiğini bildiriyor. Şu ana kadar kuş gribi taşıyan kümes hayvanlarından kuş gribi virüsü kapan insan sayısı, 170, kuş gribinden ölen insan sayısı ise virüsü kapanların yaklaşık yarısı... Uzmanlar, kuş gribinin insandan insana bulaşır hale gelebilmesi için önce mutasyona uğraması yani yapısının değişmesi gerektiğini söylüyor.