Önümüzdeki yıl Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde 3 aday, Hillary Clinton, Barack Obama ve John Edwards, Demokrat Parti’nin başkan adaylığı yarışında arayı açmış gibi görünüyor. Bu üç aday, kamuoyu yoklamalarında da önde gidiyor. Ancak bazı uzmanlar New Mexico Valisi Bill Richardson’un sonradan arayı kapatıp öne geçmesini mümkün görüyor. Bill Richardson, seçmenler arasında çok tanınan bir aday adayı değil. Ancak uzmanlar, başkanlık için Richardson’un belki de en yeterli aday olduğu görüşünde.
New Mexico Valisi Bill Richardson, Demokrat Parti’nin başkan adaylığı için yarışacağını açıkladığı Mayıs ayından önce kazanmasının hiç de kolay olmayacağını kabul etmişti. Ancak Richardson aday olmakta ısrarlıydı.
Virginia Üniversitesi Profesörü Larry Sabato, Richardson’u yenmenin zor olduğunu söylüyor ve Demokratların bunu farketmemesi ilginç buluyor.
Sabato, Richardson’un başkanlık seçimlerinde zorlu bir rakip olabileceğini söylüyor. Richardson’un Latin Amerika kökenli olması da giderek güçlenen Latin kökenli seçmenlere hitap etmesi açısından bir avantaj.
Amerika’da doğan Bill Richardson’un annesi Meksikalı, babası da Nikaragualı.
Richardson şöyle diyor: "Çocukken Amerikalı mı yoksa Meksikalı mı olduğumu bilmezdim. İspanyolca rüya görür, İngilizce düşünürdüm."
1980’de milletvekili seçilerek Kongre’ye giren Richardson, diplomatik bir başarısından sonra alkışlanıyor.
Amerika’nın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi olarak görev yapan Richardson, Kuzey Kore ve Irak’taki rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamıştı.
1990’lı yılların sonunda Richardson, Clinton hükümetinde enerji bakanı oldu.
Virginia Üniversitesi Siyaset Merkezi Başkanı Larry Sabato değerlendiriyor: "Cumhuriyetçiler, Demokratların Bill Richardson’u başkan adayı olarak göstermeleri durumunda seçimlerin başlamadan biteceğini düşünüyor. O’na karşı kazanamayacaklarını biliyorlar."
Richardson, çeşitli konularda farklı tavırlar takınmasıyla biliniyor ve ne Demokrat ne de Cumhuriyetçi Parti’nin çizgisine sadık kalıyor. Örneğin Richardson’un silah sahibi olma hakkını savunması, batı eyaletlerinde yaşayan ve genellikle Cumhuriyetçi Parti’ye oy veren seçmenlerin hoşuna gidiyor. Irak’taki Amerikan askerleri konusundaysa Richardson, kendi partisinin solcu çizgisini izliyor.
Richardson Irak konusunda şöyle diyor: "Şu anda Irak’ta 160 bin askerimiz var. Bunlara, 2007 yılının Ocak ayında eklenen 30 bin asker de dahil. Ben olsam askerlerin tümünü Irak’tan çekerim."
Richardson, başkanlık ön seçimlerinin ilk yapıldığı eyaletlerden biri olan Iowa’da yoğun bir kampanya sürdürüyor. Ancak Richardson’ın Iowa’daki kamuoyu yoklamalarında dördüncü sıradan daha yukarıya yükselemediği görülüyor. Amerikan siyaseti uzmanı Stuart Rothenberg’ün yorumu: "Richardson’un önündeki engel, Demokrat Parti’nin başkan adaylığı yarışında şu anda herhangi bir boşluk olmaması. Demokratların yüzde 85’i, mevcut aday adaylarından memnun."
New York Senatörü Hillary Clinton, Demokrat Parti başkan adaylığı yarışını önde götürüyor. Illinois Senatörü Barack Obama ise ikinci sırada. Uzmanlar, bu iki adaydan birinin tökezlemesi durumunda Kuzey Carolina eski senatörü John Edwards’ın üçüncü sıradan yükselebileceğini tahmin ediyor.
Richardson, önşeçimlerde daha iyi sonuçlar alması gerektiği gerçeğini kabul ediyor. Nevada, önseçimlerin yapılacağı ilk batı eyaleti olacak ve Richardson bu eyalete de önem veriyor.
Stuart Rothenberg şöyle diyor: "Richardson’un herhangi bir eyalette kazanması ve herkesi etkilemesi gerekiyor. Iowa’da etkisini göstermeye başlayan Richardson’ın, daha katedecek çok uzun bir yolu var."