Erişilebilirlik

20 Mart Amerikan Basınından Özetler


Christian Science Monitor, Kıbrıs Rum kesiminde Dimitris Hristofyas’ın cumhurbaşkanlığına seçilmesiyle adada birleşme çabalarının da hız kazandığını yazıyor. Gazete, adada ilk kez hem Türk hem de Rum tarafında uzlaşma yanlısı liderlerin işbaşında olduğunu yazıyor:

"Sağlanacak bir uzlaşma sadece ada halkı açısından değil, uluslararası ilişkiler açısından da büyük önem taşıyor. Adanın bölünmüşlüğü Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği açısından önemli bir engel teşkil ediyor. Bu da, Amerika’nın laik ve Müslüman bir demokratik ülke niteliği taşıyan; Suriye, Irak ve İran’la komşu olan Türkiye’yi Batıyla daha fazla entegre etme yönündeki stratejik girişimini engelliyor. Kıbrıs sorunu ayrıca NATO üyesi olan Türkiye ile Yunanistan arasındaki iyi ilişkiler kurulmasını da engelliyor. Ankara ile Rum yönetimi arasındaki gerginlik, Afganistan ve Kosova gibi konularda NATO ve Avrupa Birliği arasındaki işbirliğini de zora sokuyor. Avrupa’daki son bölünmüş başkent olan Lefkoşa’nın birleşmesinin psikolojik ve sembolik önemi de büyük."

Washington Times ise, Rum ve Türk liderler arasında yarın yapılacak görüşme öncesinde tarafların yaklaşımlarında bir değişiklik olmadığına dikkat çekiyor. Gazete, Türk tarafının Annan planını temel aldığını ancak Rum lider Hristofyas’ın bu plana karşı çıktığını belirtiyor:

"Adadaki 35 bin Türk askerinin desteklediği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 2004 yılında Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan ve federal bir çözüm öngören planın görüşmeler için tek uygulanabilir çözüm olduğunu söylüyor. Annan planını reddeden Hristofyas ise, tek bir egemenliği, tek bir vatandaşlığı ve tek bir uluslararası kimliği olan iki bölgeli, iki toplumlu bir federal devlet yapısını amaçlayan görüşmeler başlatılmasını istiyor. Hristofyas, müzakerelerin iki tarafın daha önce üzerinde uzlaştığı anlaşmaların yanı sıra, Türkiye’nin askeri müdahalesini kınayan Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler kararlarını da temel alması gerektiğini söylüyor."

New York Times, savaşın beşinci yıldönümünde Amerika’nın Irak’taki görevini hala tamamlayamadığını vurguluyor. Yapılan yorumda, Irak savaşından hala gerekli dersleri çıkarmadığı gerekçesiyle eleştiri okları Başkan Bush’a yöneltiliyor:

"Aksi yöndeki bütün kanıtlara rağmen Bush hala bugün Irak’ta faaliyet gösteren El Kaide ile 11 Eylül saldırılarını gerçekleştiren El Kaide arasında bağlantı kurmaya çalışıyor. Bu haksız savaşı, Saddam Hüseyin’in devrilmesinin sağladığı faydalarla açıklamaya çalışırken, savaşa gerekçe olarak gösterdiği kitle imha silahlarının bulunamaması konusuna hiç değinmiyor. Ölen dört bin Amerikan askerinin yanı sıra, savaşın maliyeti kimi tahminlere göre üç trilyon doları aşacak. Savaş, İran’a yeni bir siyasi açılım imkanı sunmakla kalmadı, Amerika’nın adına büyük bir leke sürdü ve Irak toplumuna da büyük zarar verdi."

Washington Post ise sadece Başkan Bush’u değil Demokrat Parti’nin başkan adaylığı için yarışan Barack Obama ile Hillary Clinton’ı da hedef alıyor. Gazete, Demokrat adayları Irak konusunda, gerçekçi olmamakla suçluyor:

"Başkan Bush, yaşadığı acı tecrübelerden sonra en azından Irak’ta sağlanan gelişmelerin nasıl bir çırpıda yok olabileceğini öğrenmiş bulunuyor. Obama ve Clinton’ın konuşmaları ise, en az Başkan Bush’un işgal emrini verdiği dönemdeki kadar gerçeklerden uzak olduklarını gösteriyor. Obama ve Clinton, gönüllü kuklalar muamelesi yaptıkları Iraklı liderleri hiç anlamadıklarını ortaya koyuyorlar. Umarız bu hayalci konuşmalar sadece seçim kampanyasının bir parçasıdır ve adaylar Irak’taki gerçekliğin farkındadır."

XS
SM
MD
LG