ABD'de işverenler 2024'ün ik ayında 353 bin kişiye iş imkanı sağladı. Ocak ayına ilişkin istihdam verileri, ekonominin son 20 yılın en yüksek faiz oranlarından sıyrılmaya devam etme becerisinin en son işaretini verdi.
ABD Çalışma Bakanlığı'nın Cuma günü yayınladığı istihdam raporu, geçen ayki istihdam artışı olan 333 bini aştığını gösterdi. İşsizlik oranı yüzde 3,7 ile 50 yılın en düşük seviyesinin hemen üzerinde kaldı.
Beklentilerin çok üzerinde olan son veriler, işverenlerin istikrarlı tüketici harcamalarını karşılamak için işe alımları sürdürme istekliliğini ortaya koyuyor. 2024 başkanlık seçimi için kampanyaların yoğunlaştığı şu günlerde Başkan Joe Biden'ın ekonomi yönetimine ilişkin görüşler de önemli bir rol oynuyor. Kamuoyu yoklamaları yaygın bir memnuniyetsizlik olduğunu gösteriyor çünkü enflasyon keskin bir şekilde yavaşlamış olsa da fiyatlar çoğunlukla pandemi öncesi seviyelerin oldukça üzerinde seyrediyor. Ancak son zamanlarda yapılan bazı anketler Amerikan kamuoyunun ekonomiye verdiği onayın giderek arttığını gösteriyor.
Bu hafta ABD Merkez Bankası (FED), Başkan Jerome Powell'ın "ekonomi iyi performans gösteriyor, işgücü piyasası güçlü olmaya devam ediyor" sözleriyle ekonominin dayanıklılığına dikkat çekti. FED, uzun zamandır beklenen faiz oranlarını düşürmeye yaklaşırken, bunu yapmak için acele etmediğini açıkça belirtti.
Enflasyonla mücadele etmek için FED, Mart 2022'den itibaren gösterge faiz oranını 11 kez arttırdı. Daha yüksek borçlanma maliyetlerinin işsizliği arttırması ve muhtemelen bir resesyona neden olması bekleniyordu. Ancak ekonomi, enflasyon baskılarını hızlandırmadan bir resesyondan kaçınmak için yeterli istihdam artışı üretmeyi başardı. Enflasyonun 2023 yılı boyunca düşmesi, FED'in ekonomiyi rayından çıkarmadan enflasyonu kontrol altına alarak "yumuşak iniş" gerçekleştirmesini daha olası hale getirdi.
UPS, Google ve Amazon gibi şirketlerden gelen bir dizi işten çıkarma duyurusunun bir işten çıkarma dalgasının başlangıcının habercisi olup olmayacağı konusunda kaygılar oluşmuştu. Ancak son işten çıkarmalar genel iş piyasasında ciddi bir hasar oluşturmadı. Tarihsel açıdan bakıldığında, işten çıkarmalar hala nispeten düşük, işe alımlar hala sağlam, işsizlik oranı da hala sağlıklı bir ekonomiyle uyumlu.
Öte yandan tüketiciler, FED'in faiz artışları karşısında beklenenden daha dirençli olduklarını kanıtladı. Pandemi sırasında birikimlerini arttıran çoğu Amerikalı, ekonomi yeniden açıldığında bu birikimlerini harcamaya istekliydi. Bir kısmı COVID-19 ile bağlantılı olan erken emeklilik dalgası, çalışabilecek kişi sayısını sınırladı ve sıkı işgücü piyasasına katkıda bulundu.
Son dönemde yapılan bir dizi anketle kamu güvenindeki kademeli iyileşme de ortaya çıktı. Michigan Üniversitesi tarafından yapılan tüketici duyarlılığı ölçümü, son iki ayda 1991'den bu yana en yüksek artışa işaret etti. New York Merkez Bankası tarafından yapılan bir anket, Amerikalılar'ın enflasyon beklentilerinin yaklaşık üç yılın en düşük noktasına ulaştığını ortaya koydu. Associated Press ve NORC tarafından yapılan yeni bir ankete göreyse ABD'li yetişkinlerin yüzde 35'i ülke ekonomisinin iyi durumda olduğunu söylerken, bu oran geçen yılın sonlarında yüzde 30'du.
Ücret eğilimlerinin güvenilir bir belirleyicisi olarak kabul edilen Amerikalılar'ın istifa oranı, pandemi öncesi seviyelere geriledi. Bu da çalışanların başka bir yerde daha iyi bir iş bulma konusunda kendilerine olan güvenlerinin azaldığını gösteriyor. İşverenler, elemanlarını ellerinde tutmak için ücretleri yükseltme ve daha yüksek işgücü maliyetlerini telafi etmek için fiyatlarını arttırma baskısını daha az hissediyor olabilir. Bu döngüyse enflasyonu sürekli hale getirebilir.
Forum