Washington’da Deniz Kuvvetleri’ne ait bir tesiste sözleşmeli bir personelin düzenlediği silahlı saldırı sonrasında başlatılan soruşturma, Aaron Alexis adlı saldırganın ruhsal sorunları olduğunu ortaya koydu. Saldırganın, işe alınırken özgeçmişindeki bu sorunun dikkatlerden kaçması da, Savunma Bakanlığı yetkililerini zor duruma soktu.
Aaron Alexis hakkındaki soruşturma derinleştikçe, sabıka kaydı, psikolojik rahatsızlıkları ve ordudan ihraç edilmiş olmasının nasıl olup da dikkate alınmadığı tartışılır oldu.
Deniz Kuvvetleri sözcüsü Tuğamiral John Kirby duruma açıklık getirmeye çalıştı: “Konuyla ilgili soruşturma genişletiliyor. Biz de kendi soruşturmamızı derinleştiriyoruz, gözden kaçırdığımız unsurlar oldu mu, yanlış bir uygulama yapıldı mı belirlemeye çalışıyoruz.”
Daha önceki silahlı saldırılar nedeniyle poliste kaydı olan Alexis, donanmadan uzaklaştırılmış. Ayrıca psikolojik sorunlar da yaşamış. Polise, gaipten sesler duyduğunu söyleyen Alexis’in bu durumu, donanmaya bildirilmiş.
Saldırgan ayrıca askeri hastanede psikolojik tedavi görmüş.
Bütün bunlardan sonra yine de rahatlıkla silah satın alabilmiş.
Savunma Bakanı Chuck Hagel, Alexis’in durumunun dikkatlerden kaçması konusunda soruşturma başlatıldığını söyledi.
Saldırı, ordunun, kendi üyelerinin ruhsal sorunlarına tanı koyamadığı suçlamasına yol açtı.
WikiLeaks’e gizli bilgileri sızdırdığı için yargılanan ordu eski istihbarat uzmanı Bradley Manning’e de anksiyete ve cinsiyet kimlik bozukluğu teşhisi konmuştu.
Eski ordu mensuplarını tedavi eden psikiyatrist Barbara Van Dahlen, asıl sorunun akıl ve ruh sağlığına yeterince önem verilmemesinden kaynaklandığını söylüyor: “Ülke olarak akıl sağlığına yeterli önem vermiyoruz, bu sadece ordunun eksik kaldığı bir konu değil. Çoğunlukla ortaya çıkıp, ‘Depresyondayım, anksiyete yaşıyorum, yardıma ihtiyacım var’ diyemiyoruz. Hele orduda bu daha da zor. Her zaman her sorunun altından kalkmanız beklenir.”
Alexis’in muharebe tecrübesi yok, dolayısıyla da savaş sonrası stres bozukluğu yaşamamış. Ancak Van Dahlen, halüsinasyon ve uykusuzluk şikayetleriyle hastaneye gittiğinde, bunun ciddiye alınmış olması gerektiğini söylüyor: “Uyku bozuklukları bazı temel sorunların göstergesi olabilir. O nedenle bu konuya dikkatle yaklaşmalı, nedenlerini belirlemeliyiz.”
Saldırı sonrasında, Savunma Bakanlığı, akıl ve ruh sağlığı konusuna daha fazla önem verecek gibi görünüyor:
Savunma Bakanı Chuck Hagel, “Bu sorunlar neden ciddiye alınmadı, güvenlik kontrollerinde neden bu ortaya çıkarılamadı, bu sorulara cevaplar bulmak zorundayız,” şeklinde konuştu.
Aaron Alexis, bu sorunları dikkate alınmadığından rahatlıkla Deniz Kuvvetleri’nde işe girebilmişti. Şimdi yetkililer benzeri bir olayın yaşanmaması için alınacak önlemleri belirlemeye çalışıyor.
Aaron Alexis hakkındaki soruşturma derinleştikçe, sabıka kaydı, psikolojik rahatsızlıkları ve ordudan ihraç edilmiş olmasının nasıl olup da dikkate alınmadığı tartışılır oldu.
Deniz Kuvvetleri sözcüsü Tuğamiral John Kirby duruma açıklık getirmeye çalıştı: “Konuyla ilgili soruşturma genişletiliyor. Biz de kendi soruşturmamızı derinleştiriyoruz, gözden kaçırdığımız unsurlar oldu mu, yanlış bir uygulama yapıldı mı belirlemeye çalışıyoruz.”
Daha önceki silahlı saldırılar nedeniyle poliste kaydı olan Alexis, donanmadan uzaklaştırılmış. Ayrıca psikolojik sorunlar da yaşamış. Polise, gaipten sesler duyduğunu söyleyen Alexis’in bu durumu, donanmaya bildirilmiş.
Saldırgan ayrıca askeri hastanede psikolojik tedavi görmüş.
Bütün bunlardan sonra yine de rahatlıkla silah satın alabilmiş.
Savunma Bakanı Chuck Hagel, Alexis’in durumunun dikkatlerden kaçması konusunda soruşturma başlatıldığını söyledi.
Saldırı, ordunun, kendi üyelerinin ruhsal sorunlarına tanı koyamadığı suçlamasına yol açtı.
WikiLeaks’e gizli bilgileri sızdırdığı için yargılanan ordu eski istihbarat uzmanı Bradley Manning’e de anksiyete ve cinsiyet kimlik bozukluğu teşhisi konmuştu.
Eski ordu mensuplarını tedavi eden psikiyatrist Barbara Van Dahlen, asıl sorunun akıl ve ruh sağlığına yeterince önem verilmemesinden kaynaklandığını söylüyor: “Ülke olarak akıl sağlığına yeterli önem vermiyoruz, bu sadece ordunun eksik kaldığı bir konu değil. Çoğunlukla ortaya çıkıp, ‘Depresyondayım, anksiyete yaşıyorum, yardıma ihtiyacım var’ diyemiyoruz. Hele orduda bu daha da zor. Her zaman her sorunun altından kalkmanız beklenir.”
Alexis’in muharebe tecrübesi yok, dolayısıyla da savaş sonrası stres bozukluğu yaşamamış. Ancak Van Dahlen, halüsinasyon ve uykusuzluk şikayetleriyle hastaneye gittiğinde, bunun ciddiye alınmış olması gerektiğini söylüyor: “Uyku bozuklukları bazı temel sorunların göstergesi olabilir. O nedenle bu konuya dikkatle yaklaşmalı, nedenlerini belirlemeliyiz.”
Saldırı sonrasında, Savunma Bakanlığı, akıl ve ruh sağlığı konusuna daha fazla önem verecek gibi görünüyor:
Savunma Bakanı Chuck Hagel, “Bu sorunlar neden ciddiye alınmadı, güvenlik kontrollerinde neden bu ortaya çıkarılamadı, bu sorulara cevaplar bulmak zorundayız,” şeklinde konuştu.
Aaron Alexis, bu sorunları dikkate alınmadığından rahatlıkla Deniz Kuvvetleri’nde işe girebilmişti. Şimdi yetkililer benzeri bir olayın yaşanmaması için alınacak önlemleri belirlemeye çalışıyor.